Son Mühür/ Beste Temel - Ege Üniversitesi (EÜ) 70. Yıl Kariyer Etkinlikleri kapsamında, EÜ Birgivi İlahiyat Fakültesi tarafından “Nasıl Bir Tanrıya İnanıyoruz?” başlıklı konferans düzenlendi. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Maraş, konferansın konuşmacı konuğu oldu.

Edebiyat Fakültesi Ahmet Arslan Konferans Salonu’ndaki programa; EÜ Birgivi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muhammet Hanefi Palabıyık, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Ferda Beytekin, Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Abdullah Temizkan, İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Muhammet Caner Ilgaroğlu, Kariyer Planlama Birimi Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Nuriye İnci, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Program, Yunus Emre Nebioğlu’nun Kur’an-ı Kerim tilavetiyle açıldı.

+++Prof. Dr. Muhammet Hanefi Palabıyık Prof. Dr. İbrahim Maraş (12)

Maraş: “Tanrı birdir, farklı olan O’nu anlama biçimleridir”

Konuşmasına herkesin zihninde bir Tanrı algısı bulunduğunu vurgulayarak başlayan Prof. Dr. Maraş, Tanrı anlayışının “Kelamcıların Tanrısı, sufilerin Tanrısı ve filozofların Tanrısı” şeklinde üç ana başlıkta ele alındığını söyledi. İslam felsefesindeki ekoller üzerinden kelamcıların, sufilerin ve filozofların Tanrı tasavvurlarını karşılaştırmalı şekilde açıklayan Maraş, kelam geleneğinin merkezinde yer alan hudûs ve felsefi ekollerin temel kavramlarından sudûranlayışının üzerinde durdu.

“Biz nasıl bir Tanrı'ya inanıyoruz?”

Prof. Dr. Maraş, temel tartışma alanını şöyle açıkladı: “Bugün üzerinde durduğum ana mesele şudur: Biz nasıl bir Tanrı’ya inanıyoruz? İsim farklılıklarının ötesinde, zihnimizdeki Tanrı tasavvurunu belirleyen köklü bir sorudur. Elbette Tanrı birdir; farklı olan O’nu anlama biçimlerimizdir. Kelamcıların hudûs yaklaşımına göre Allah ezelîdir ve varlığı iradesiyle yokluğa tercih ederek yaratmıştır. Bu nedenle tercih ve irade kavramları onlar için kritik önemdedir. İnsan iradesi sınırlıdır, Tanrı’nın iradesi ise mutlak ve kuşatıcıdır.”

++Prof. Dr. İbrahim Maraş (5)

Mâtürîdî’nin yaklaşımı: “Tanrı’nın yaratması ezelîdir”

Konferansın dikkat çeken bölümü, İmam Mâtürîdî’nin Tanrı tasavvuru üzerine oldu. Maraş şu değerlendirmeyi yaptı: “Mâtürîdî’ye göre Tanrı’nın yaratma sıfatı O’ndan ayrı düşünülemez. Tanrı ezelde yaratıcıysa, yaratma da ezelîdir. ‘Tanrı varlığı yokluğa tercih etti’ anlayışı sorunludur; çünkü her tercih bir tercih ettirici gerektirir ve bu Tanrı’nın mutlaklığını zedeler. Tanrı’nın yaratması, O’nun ezelî kudretinin doğal sonucudur. Bu nedenle Tanrı’yı anlık kararlar veren bir varlık gibi tasavvur etmek doğru değildir.”

++Eü’ye Konuk Olan Prof. Dr. İbrahim Maraş, Genç Ilahiyatçılarla Bir Araya Geldi (2)

“Hakikat kimsenin tekelinde değildir”

Prof. Dr. Maraş, filozofların Tanrı tasavvuruna ilişkin değerlendirmelerinde şu ifadelere yer verdi: “Filozoflar Tanrı’yı bilfiil bilen, ezelî kudrete sahip, yaratıcı bir varlık olarak tasavvur eder. Potansiyel yaratıcı fikri kabul edilmez. Bu yaklaşım, kelamcıların oluşturduğu ilahi–hâdis ayrımındaki çelişkileri aşar. Fârâbî ve İbn Sînâ gibi düşünürler, geniş bir kadim bilgi birikimini İslam düşüncesiyle harmanlayarak hakikatin kimsenin tekelinde olmadığını göstermiştir.”

Filozofların melek tasavvuru, melekût–lâhut âlemleri ve Tanrı’nın hem tümelleri hem tikelleri bilmesine ilişkin görüşler de detaylı biçimde ele alındı. Sunumun ardından katılımcılar Prof. Dr. Maraş’a sorular yöneltti. Program, teşekkür belgesi ve hediye takdimiyle sona erdi.

Muhabir: Beste Temel