Son Mühür- İran Bağımsız Sinemacılar Derneği, Ceylan’a hitaben bir mektup kaleme alarak festivalin propaganda amaçlı kullanıldığını savundu. Mektupta, Ceylan’ın isminin festivalde yer almasının “İslami Cumhuriyet rejiminin kültürel imajını parlatmaya hizmet edeceği” ifade edildi.
Mektupta, İran’daki baskılar, 2019 protestolarında öldürülen siviller, 2020’de düşürülen yolcu uçağı ve “Kadın, Yaşam, Özgürlük” sürecindeki devlet müdahaleleri hatırlatılarak şu ifadeler yer aldı:
“Bu festival, İranlı sanatçıların büyük bölümü için artık bir vitrin olmaktan çıkmıştır. Sizin katılımınız, hükümetin ülkenin kültürel durumunu olduğundan farklı göstermesine hizmet edecektir. Daveti kabul etme kararınızı yeniden değerlendirmenizi umuyoruz.”
“Bu tür buluşmalar İranlı gençler için hayati önemde”

Nuri Bilge Ceylan, Variety’e yaptığı açıklamayla eleştirilere yanıt verdi. Yönetmen, Fecr Film Festivali’nin 40 yıldır düzenlendiğini ve geçmişte birçok kez katıldığını hatırlatarak festivalin İran’daki genç sinemacılar için değerli olduğuna vurgu yaptı.
Ceylan, İran’da verdiği ustalık sınıflarında gördüğü yaratıcı potansiyele dikkat çekerek şunları söyledi:
“İran’da gençlikte olağanüstü bir kıvılcım var. İranlı yönetmenler, zor koşullara rağmen üretmeye devam ediyor. Bu insanlar, karşılaşmalara ve umuda herkesten fazla ihtiyaç duyuyor.”
“Boykot etmek halka zarar veriyor”
Ceylan, festivalin siyasi yönlerine ilişkin farkındalığı olduğunu ancak boykot çağrılarına katılmadığını belirtti:
“Bir festivali boykot etmek elbette bir direniş biçimi olabilir. Ancak orada yaşayan insanları filmlerden ve bu karşılaşmalardan mahrum bırakmak bana onları cezalandırmak gibi geliyor.”
“Katılımı reddetmek sanatı siyasete kurban etmek gibi”
Ceylan, devlet desteği olmadan varlığını sürdürebilen festival sayısının yok denecek kadar az olduğuna işaret ederek tartışmayı şöyle değerlendirdi:
“Siyasi gerekçelerle festivallere katılımı reddetmek bana sanatı siyasete kurban etmek gibi geliyor. Eğer festivalleri hükümetlerin günahlarıyla özdeşleştireceksek, dünyada boykot edilmeyecek çok az festival kalır.”
Sanatın ve kültürel etkileşimin siyasi sınırları aşan bir güç olduğunu vurgulayan Ceylan, festival katılımının hükümetlere destek olarak değil, halklar arasında köprü kuran bir irade olarak görülmesi gerektiğini ifade etti.





