Son Mühür/Gamze Eskiköy- İzmir Gaziemir’de konut hayaliyle birikimlerini Gazicity Kooperatifi'ne yatıran binlerce aile, yıllardır yaşadıkları mağduriyeti gündeme taşımaya devam ediyor. Arsa ve yapı kooperatifi mağdurları bu kez Gaziemir'de bulunan seslerini şantiye sahasında düzenledikleri basın açıklamasıyla duyurdu.
“5000 aileyiz, yolsuzluk iddiaları nedeniyle evsiz bırakıldık”
Açıklamasında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na tepki gösteren Yavuz, sözlerine şöyle başladı:
“Bizler, umutlarımızı ve tüm birikimlerimizi yatırdığımız kooperatif projesinde, yolsuzluk iddiaları nedeniyle yıllardır evsiz bırakılan 5000 aileyiz. Her gün derinleşen çaresizliğimiz ve öfkemizle adalet beklerken, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nun, bu mağduriyetin baş sorumlularından biri olarak yargılanan tutuklu sanığa kendi el yazısıyla gönderdiği destek mesajını görmenin şokunu ve derin hayal kırıklığını yaşıyoruz"
“Sizin ‘adalet’ dediğiniz nedir?”
Yavuz, İmamoğlu’nun tutuklu sanığa yazdığı mektuptaki ifadeleri hatırlatarak şu soruları yöneltti:
“Sayın İmamoğlu, sanık arkadaşına yazdığı mektupta, ‘Sevgili Şenol Aslanoğlu başkanım, büyük adalet mücadelemiz devam ediyor. Dayanışmamız sürecek, zor günleri birlikte aşacağız. Hasretle kucaklıyorum’ ifadelerini kullanmıştır.
Bu mektubu okuduk ve 5000 aile olarak, on binlerce mağdur adına Sayın Ekrem İmamoğlu’na soruyoruz:
Sayın Başkan, HANGİ ADALET?
Sizin ‘BÜYÜK ADALET MÜCADELENİZ’ kimin içindir?
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Cemil Tugay’ın sürekli tekrar ettiği ‘Kooperatif üyelerinin mağduriyetlerini önlemek adına üzerimize düşeni hukuk ve mevzuat kuralları çerçevesinde yapacağız’ diyerek bizleri oyaladığı bürokratik adalet midir?
Yoksa evleri yıkılmış, yıllardır kiralarda sürünen, düzeni altüst olmuş biz hak sahiplerinin beklediği adalet midir?”
“Zor günleri kiminle aşacağız?”
Kooperatif üyelerinin yıllardır maddi-manevi büyük kayıplar yaşadığını dile getiren Yavuz, şu ifadeleri kullandı:
“Evini, arsasını, arabasını, yarım asırlık emeklerini, çocuğunun rızkını bu projeye yatıran, boğazından kesen biz kooperatif üyelerine reva görülen bu zulüm müdür sizin ‘Adalet’ dediğiniz!
Sayın Başkan, KİMİNLE DAYANIŞACAĞIZ? ‘Dayanışmamız sürecek, zor günleri birlikte aşacağız’ demişsiniz. Çok doğru, zor günleri aşmanın yolu dayanışmadan geçer.
Peki, biz 5000 mağdur aile, bu zor günleri kiminle dayanışarak aşacağız? Bizimle dayanışmayı hiç düşündünüz mü? Tek bir gün, tek bir an bile bizim yanımızda oldunuz mu? Sizin dayanışmanız, sadece siyasi yoldaşlarınız için mi geçerlidir? Halkın feryadı, sizin dayanışma çemberinize giremiyor mu?”
“İyi siyasetçi, halkın kötü gününde belli olur”
Basın açıklamasının sonunda İmamoğlu’nun tutumunu eleştiren Yavuz, sözlerini şöyle noktaladı:
“Sayın İmamoğlu, mektubunuzda dostluğun ve dayanışmanın öneminden bahsetmişsiniz.
İyi dost, kötü günde belli olur. Evet! Ama iyi siyasetçi de halkın en kötü gününde belli olur! Siz, bu sınavda bizler için sınıfta kaldınız. Tarafınızı, mağdurlardan değil, zanlıdan yana seçtiniz. Bizler siyasi kavgalarınızın, dostluk yeminlerinizin piyonu değiliz. Bizler evini, emeğini, hayallerini kaybetmiş on binlerce insanız. Ve size hatırlatmak isteriz. BİZ, HALK!”
İmamoğlu'nun mektubu şöyle:
