Son Mühür/ Beste Temel- İzmir Büyükşehir Belediyesi, 30 Ekim depreminin yıkıcı etkilerini en aza indirmek ve kent yaşamını güvence altına almak amacıyla başlattığı yapı envanteri çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Daha önce depremde ağır hasar alan Bayraklı ve Bornova’da tamamlanan bu kritik incelemeler, şimdi de kentin önemli ilçelerinden Karşıyaka’ya taşındı. İnşaat mühendislerinden oluşan uzman ekipler, ilçenin 27 mahallesindeki yaklaşık 22 bin 500 yapının olası bir deprem anında göstereceği tepkiyi ve hasar potansiyelini belirlemek üzere saha çalışmalarına resmen başladı. İki aşamalı olarak yürütülen bu kapsamlı projenin çıktıları, İzmir’in gelecekteki Deprem Master Planı’na temel veri sağlaması açısından büyük önem taşıyor.

Çalışmanın kapsamı ve yöntemi
İzmir Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanlığı, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) bünyesindeki İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi iş birliğiyle bu önemli projeyi yürütüyor. Özellikle Bahriye Üçok Mahallesi'nden başlanarak ilçedeki tüm yapı stokunun detaylı bir ön incelemesi hedefleniyor. Afet İşleri Dairesi Başkanlığı Yapı İnceleme ve İyileştirme Şube Müdürü Soner Bilge, projenin amacının kentin depreme karşı dayanıklılığını artırmak olduğunu vurguladı. Bilge, daha önce Bayraklı ve Bornova’da yaklaşık 100 bin yapının incelendiğini belirterek, Karşıyaka’da da hem saha gözlemi hem de mevcut proje verileri üzerinden iki kademeli bir analiz yapılacağını ifade etti. Bu çalışmanın, yapıların riskli olup olmadığına dair kesin bir tanı koymak yerine, öncelikle bir sağlık taraması işlevi gördüğünü dile getirdi.
Ön değerlendirme ve Master planına katkısı
Müdür Soner Bilge, yapılan çalışmayı bir tür ön değerlendirme sürecine benzeterek, tıpkı hastanelerdeki ilk kontrolde olduğu gibi yapıların yaşı, inşaat yılı gibi temel bilgilerin toplandığını ve bu sayede yapıların genel durumunun belirlendiğini söyledi. Elde edilen bu kritik veriler, yalnızca Deprem Master Planı’nın bilimsel alt yapısını güçlendirmekle kalmayacak, aynı zamanda kentin kentsel yenileme önceliklerini ve güvenli yaşam alanlarının kurulacağı sağlam zeminlerin belirlenmesinde yol gösterici olacak. Bilge, bu yapı envanteri çıkarmanın uzun vadede İzmir’in tamamına yayılması hedefini taşıdıklarını sözlerine ekledi. İlk etapta saha ekiplerinin veri toplamasıyla başlayacak süreç, ardından proje bazlı incelemelerle derinleştirilecek.

Mühendisler: "Bu bir triyaj çalışmasıdır"
İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Bengi Atak, 30 Ekim depreminin İzmir’deki yapı stokunun ne kadar kırılgan olduğunu acı bir şekilde gösterdiğini ifade etti. Atak, barınma hakkının güvenli bir şekilde sağlanmasının hayati önem taşıdığını belirterek, bu çalışmanın bir önceliklendirme çalışması olduğunu, kesin bir risk analizi veya karot numunesi alma işlemi içermediğini vurguladı. Uzman inşaat mühendisleri sahada, binaların çeşitli açılardan fotoğrafını çekerek gerekli ölçümleri yapacak ve masa başında projelerle karşılaştırarak bir tahminde bulunacaklar. Ardından toplanan bu bulgular, Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü'ndeki akademisyenlerin desteğiyle analiz edilecek. Bengi Atak, bu süreci hastane acillerindeki triyaj odalarına benzeterek, 22 bin 500 yapı arasından hızlı bir değerlendirme ile öncelikle detaylı inceleme gerektiren yapıların (eleğin üstünde kalanlar) belirleneceğini ve kaynakların doğru yerlere yönlendirilmesi için bir yol haritası oluşturulacağını açıkladı.
Karşıyaka sakinlerine önemli çağrı
Bengi Atak, Karşıyaka’da ikamet eden vatandaşlara da önemli bir çağrıda bulundu. Sahada çalışacak baretli ve yelekli ekiplerin riskli yapı belirleme değil, sadece teknik veri toplama amaçlı çalıştığını vurgulayarak, sakinlerin endişeye kapılmamalarını ve ekiplere yardımcı olmalarını rica etti. Bahriye Üçok Mahallesi Muhtarı Özlem Ümmetoğlu da, deprem endişesinin yaygın olduğunu belirterek, sağlıklı ve güvenli yapılara sahip olmak için bu kritik çalışmalara tüm halkın destek vermesi gerektiğini ifade etti. Bu iş birliği sayesinde, Karşıyaka’nın yapı stoğunun depreme karşı ne kadar dirençli olduğu hızla tespit edilmiş olacak.





