Son Mühür / Erkan Doğan – İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İzmir Metro A.Ş. Genel Müdürü Sinan Karakuzu, kurum bünyesinde kurulan sistemler sayesinde bakım ve onarım faaliyetlerinin tamamının artık dışarıdan hizmet alınmadan yürütüldüğünü belirtti.
"Kazakistan Astana Metrosuna destek vermeyi hedefliyoruz"
İzmir Metro A.Ş. Genel Müdürü Sinan Karakuzu, birikimleri ve teknik kapasiteyle yurtiçindeki diğer raylı sistem işletmelerine sundukları hizmetlerin yanı sıra son olarak Kazakistan’ın başkenti Astana’da hayata geçirilmesi planlanan metro projesine destek vermeyi hedeflediklerini ifade ederek, İzmir Metro A.Ş.’nin uluslararası alanda sektöre yön veren bir yapıya kavuştuğunu söyledi.

"Türkiye'deki tek firmayız"
Son Mühür Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulunan Karakuzu, metro ve tramvay sistemlerinin tüm bakım, onarım ve makas çalışmalarının İzmir Metro A.Ş. bünyesinde oluşturulan profesyonel ekipler tarafından gerçekleştirildiğini vurguladı. Karakuzu, şu değerlendirmelerde bulundu: “Raylı sistemler alanında faaliyet gösteren şirketler arasında, dışarıdan herhangi bir hizmet satın alması yapmayan Türkiye’deki tek firmayız. Tüm bakım faaliyetlerimizi kendi bünyemizde oluşturduğumuz uzman ekiplerle yürütmekle kalmıyor, aynı zamanda farklı şehirlerdeki raylı sistem işletmelerine de teknik hizmet sunuyoruz. Elektronik kart bakımından tren klima sistemlerine kadar pek çok teknik alanda Türkiye’nin çeşitli illerindeki önemli metro ağlarına destek veriyoruz. Bunun yanı sıra bir ilimizin raylı sistem şirketine müşavirlik hizmeti sunmaya hazırlanıyoruz. Astana’da kurulması planlanan bir metro hattının devreye alma sürecinde de teknik destek sağlamayı hedefliyoruz.”

İzmir Metro A.Ş. Kendi Detektörünü Geliştirdi
Bakım ve onarım faaliyetlerinin kurum bünyesinde yürütülmesinin zaman içinde planlı bir dönüşümle gerçekleştiğini belirten Karakuzu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Göreve başlamadan önce birçok teknik hizmet dışarıdan satın alınıyordu. Kurduğumuz sistemler sayesinde bu süreçleri tamamen kendi imkânlarımızla yürütmeye başladık. Personelimiz bu yapıya kısa sürede uyum sağladı ve bu durum kurumumuz için önemli bir avantaj yarattı. Tüm kontrolün kurum bünyesinde olması, hem kaliteyi hem de operasyonel verimliliği artırıyor. Ayrıca kendi kontrol sistemimizi de geliştirdik. Metro trenlerinin tekerleklerinde herhangi bir arıza oluştuğunda, geliştirdiğimiz hot-box dedektörler sayesinde bunu anında tespit edebiliyoruz. Bu sistemde RF teknolojisini kullanıyoruz. Dedektörler aracılığıyla tekerlek rulmanlarını, ısınma durumlarını, dişli kutularını ve gürültü seviyelerini sürekli olarak izliyoruz. Tüm bu uygulamalar, raylı sistemlerde geliştirilen son teknoloji dijital ikiz yaklaşımını; yani demiryolu altyapısından vagonlara, raylardan istasyonlara ve sinyalizasyon sistemlerine kadar tüm fiziksel yapının son derece ayrıntılı biçimde modellenmesini etkin şekilde kullandığımızın somut bir göstergesidir.”





