Son Mühür/ Beste Temel- İzmir Büyükşehir Belediyesi, kent genelinde afetlere karşı daha dirençli ve güvenli yerleşim alanları oluşturma hedefi doğrultusunda yürüttüğü bilimsel zemin araştırma çalışmalarına Karşıyaka ilçesi ile devam ediyor. Bornova’daki kapsamlı saha çalışmalarını tamamlayan ekipler, şimdi yaklaşık 2 bin hektarlık geniş bir alanda derin sondajlar yaparak zemin yapısına dair kritik veriler toplamaya odaklandı.

Mikrobölgeleme çalışmaları Karşıyaka’da hız kazandı
Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanlığı tarafından koordine edilen bu çok yönlü çalışmalar; deprem ve heyelan gibi olası doğal afetlerin kent üzerindeki etkilerini minimize etmeyi amaçlıyor. Yapı envanteri oluşturma, deniz ve karada depremsellik araştırmaları yürütme ve zemin etütleri, elde edilen verilerin kentin gelecekteki imar planlaması için temel teşkil etmesini sağlıyor. Bornova’da 7 bin hektarlık bir alanda tamamlanan saha çalışmalarının ardından, Afet İşleri Dairesi’ne bağlı ekiplerin yeni adresi Karşıyaka oldu. Örnekköy Sosyal Tesisleri ve Mustafa Kemal Mahallesi’nde konuşlanan sondaj makineleri aracılığıyla zeminden karot numuneleri alınmaya başlandı. Uzmanlar, Karşıyaka’daki yaklaşık 2 bin hektarlık bölgeyi bu detaylı yöntemle inceliyor.
Güvenli Planlamanın bilimsel altyapısı oluşturuluyor
İzmir Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanlığı Afet ve Risk Yönetimi Şube Müdürü Tolga Oktay Gül, Bornova’daki saha çalışmalarının raporlama aşamasında olduğunu belirterek, Karşıyaka’daki çalışmalara dikkat çekti. Gül, Egeşehir şirketi ile işbirliği içinde başlatılan mikrobölgeleme çalışmalarıyla, yerel zemin koşullarının ve geoteknik (zemin davranış bilimleri) parametrelerin çok daha iyi anlaşılmasını hedeflediklerini ifade etti. Daha önce Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı onaylı etütlerden gelen verileri de kullanarak jeolojik ve jeofizik araştırmaları birleştirdiklerini aktaran Gül, "Bu bilimsel altyapı sayesinde, olası afet risklerini öngörüp, Karşıyaka’nın kentsel gelişim ve planlama süreçlerini bilimsel verilerle destekleyerek daha güvenli ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşmasını amaçlıyoruz," dedi.

Deprem Master planına temel veriler toplanıyor
Şube Müdürü Gül, bu saha çalışmalarından elde edilecek detaylı bilgilerin, kentin uzun vadeli Deprem Master Planı’nın temelini oluşturacağını hatırlattı. Ayrıca bu verilerin, yapı mühendislerinin sahaya özel, hassas tasarımlar yapabilmesi için vazgeçilmez bir referans kaynağı olacağını vurguladı. Gül, bu mikrobölgeleme projesinin sadece teknik bir araştırma olmadığını, Karşıyaka'nın gelecekteki sağlıklı ve güvenli yaşam alanlarının belirlenmesinde atılan kritik bir adım olduğunu sözlerine ekledi.
Zemin Modellemesi için yeraltı su seviyesi takibi yapılıyor
Afet ve Risk Yönetimi Şube Müdürlüğü’nden Jeoloji Mühendisi Ercüment Aysert ise mikrobölgeleme için açılan kuyulardan numune alındıktan sonra zeminin doğru modellenmesi adına kritik bir aşamaya geçtiklerini aktardı: yeraltı suyu takibi. Aysert, "Gerekli numuneleri aldığımız alanlarda, kuyunun girişini betonla kapatıyoruz. Belli aralıklarla yeraltı su seviyelerini ölçerek zaman içindeki değişimleri izleyeceğiz. Zemin davranışlarını en doğru şekilde modelleyebilmek için bu yeraltı suyu seviyesi ölçümleri hayati önem taşıyor. Bu nedenle tamamlanan sondajların ardından kuyular, proje süresince korunmak üzere özel olarak kapatılıyor," açıklamasını yaptı.





