Son Mühür- Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan’ın ziyaretinin ardından dikkat çeken bir açıklama gerçekleştirdi. Açıklamasında Türkiye’nin ve bölgenin “kritik ve zorlu bir eşikten geçtiğini” belirten İmamoğlu, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında Türkiye’nin gerçek bir demokrasi, adalet ve barış düzenine kavuşması gerektiğini vurguladı.
Çözüm milletin iradesine dayandırılmalı
İmamoğlu, Türkiye’nin terörsüz ve çatışmasız bir döneme geçişi için cesur ve kararlı adımların atılmasının önemine dikkat çekerek, “Kürt meselesinin çözümü, sadece bir etnik grubun değil, tüm milletimizin ortak geleceğinin anahtarıdır” ifadelerini kullandı. İmamoğlu, bu görüşmede PKK’nın kendini feshetmesi sonrası atılabilecek adımları, Kürt meselesinin çözüm yollarını, siyasallaşmış yargı sorununu ve TBMM’nin bu süreçteki rolünü konuştuklarını dile getirerek, “Barış ve demokrasinin koşulu olmaz. Bu mesele milletin meselesidir ve çözümü milletin iradesine dayanmalıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kurulacak bir komisyon çerçevesinde, şeffaf ve katılımcı bir süreç işletilmelidir" dedi.
CHP'yi düşman gören anlayışla çözülmez!
İmamoğlu açıklamasında, çözüm sürecinde samimi olunması gerektiğini belirterek, “CHP’ye ve muhalefete düşman hukuku uygulayan bir anlayış, Kürt meselesi dahil hiçbir sorunu kalıcı şekilde çözemez. Türkiye’nin birinci partisi olan CHP’yi yok sayan her girişim, milletin sesine kulak tıkamaktır. Bu ülkeyi barışa ve refaha taşıyacak yönetim anlayışı, millet iradesiyle şekillenmelidir" ifadelerine yer verdi.
“Türkiye Ortadoğu’da barışın kutup yıldızı olmalı”
İsrail-İran gerilimi ve Suriye’deki geçiş süreciyle ilgili olarak Türkiye’nin “hukukun üstünlüğü ve demokratik yönetişim ilkeleri” doğrultusunda diplomatik inisiyatif alması gerektiğini vurgulayan İmamoğlu, “Suriye’de tüm halkların haklarını koruyacak bir anayasa süreci desteklenmeli; Ortadoğu’da istikrar için Türkiye yol gösterici olmalıdır" dedi. Türkiye’de yaşayan Türk, Kürt, Arap, Alevi, Sünni tüm yurttaşların aynı çatı altında ortak bir gelecek için yaşadığına dikkat çeken İmamoğlu, “Devletin ve milletin geleceği için artık herkesin kendisini bu ülkenin eşit hissedarı olarak göreceği bir düzen kurulmalı. Atatürk’ün ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ ilkesi, bu topraklarda barışın teminatı olmalıdır" ifadelerini kullandı.