Son Mühür- İddianamede, 15 Ekim 2024’te Halk TV’de yayınlanan “Şule Aydın ile Kayda Geçsin” programında Soykan ve Pehlivan’ın, toplumun adalet duygusunu zedeleyecek ve yargı ile devlet kurumlarını töhmet altında bırakacak ifadeler kullandıkları öne sürüldü. Bu kapsamda ikili hakkında soruşturma başlatıldığı aktarıldı.
Programa katılan gazeteci Murat Ağırel hakkında ise ek kovuşturmaya yer olmadığına hükmedildi. Ayrıca Soykan’a yöneltilen “cumhurbaşkanına hakaret” ve “devlet kurumlarını aşağılama”, Pehlivan’a yöneltilen “devlet kurumlarını aşağılama” suçlamalarının usul farklılığı gerekçesiyle dosyadan ayrıldığı kaydedildi.
Savunmalar

Timur Soykan’ın savunmasında, beyanlarının resmi makam açıklamaları, açık kaynak araştırmaları, siyasi kulis bilgileri ve mesleki deneyimlere dayandığını belirterek gazetecilik sorumluluğu çerçevesinde kamuoyunu bilgilendirdiğini ve suçlamaları reddettiği aktarıldı.
Barış Pehlivan’ın ise 20 yılı aşkın gazetecilik tecrübesine dikkat çekerek sözlerinin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savunduğu iddianamede yer aldı. Pehlivan, suçun unsurlarının oluşmadığını belirterek kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar talep etti.
AİHM, AYM ve Yargıtay kararlarına atıf

İddianamede, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay kararları hatırlatılarak, basında yayımlanacak haberlerin gerçeğe uygun olması, kamu düzenini bozacak nitelikte olmaması ve kişi ya da kurumların saygınlığını hedef almaması gerektiği vurgulandı.
“Suç unsuru” değerlendirmesi
Savcılık, Soykan ve Pehlivan’ın sözlerinin eleştiri sınırlarını aşarak suç teşkil ettiği kanaatine vardı. Programda kullanılan ifadelerin basın ve düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği, kamuoyunu yanıltıcı nitelik taşıdığı belirtildi.
Yargılama süreci
Hazırlanan iddianame Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Gazeteciler Timur Soykan ve Barış Pehlivan’ın yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.





