Son Mühür- İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un isim vermeden Ekrem İmamoğlu'na yüklendiği açıklamasına gazeteci İbrahim Kahveci'den tepki gecikmedi.
Altun'un siyasi tartışmalara girmemesi gereken bir memur olduğunu hatırlatan Kahveci,
"Millete hizmet anlamında heybesinde kırıntı dahi bulunmayan" diye suçladığı Ekrem İmamoğlu tüm AK Parti ve tüm KABİNE seferber olmasına rağmen İstanbul'da 16 milyonun Belediye Başkanıdır.
Ve aynı zarfın içindeki 4 oyda 3'ünü geçerli sayıp 1'ini geçersiz sayan sözüm ona bağımsız karar verenlere rağmen başkandır'' ifadelerine yer verdi.
Fahrettin Altun'un açıklamasını paylaşan İbrahim Kahveci X hesabından paylaştığı mesajında şunları söyledi.
Her şeyden önce bu kişi bir memur...
Buradan komiklik bölümlerini alalım:
1- Herşeyden önce bu kişi bir memur: Yani siyasi tartışmalara giremez. Türk Halkı bu memura para-maaş veriyorsa memuriyetini hakkıyla sürdürmelidir.
2-Bağımsız yargı: 28 Şubatçılar da hep aynı dili kullanırdı "bağımsız yargı".
Bir savcı siyasete girip Bakan Yardımcısı oluyor ve sonra tekrar savcı atanıyorsa orada siyasetten bağımsız yargı yok demektir. Bu hikayeyi kimse yemez yemiyor da.
"Biz yapıyoruz ama siz buna ses çıkartmayın" demekten başka bir şey değil.
İstanbul'da 16 milyonun belediye başkanıdır...
3-"Millete hizmet anlamında heybesinde kırıntı dahi bulunmayan" diye suçladığı Ekrem İmamoğlu tüm AK Parti ve tüm KABİNE seferber olmasına rağmen İstanbul'da 16 milyonun Belediye Başkanıdır.
Ve aynı zarfın içindeki 4 oyda 3'ünü geçerli sayıp 1'ini geçersiz sayan sözüm ona bağımsız karar verenlere rağmen BAŞKANDIR.
Ve bir memur 16 milyonun oyunu alan kişiyi siyaset olarak eleştiremez. Demektir ki MEMURLAR'da bağımsız değil; hepsi iktidara BAĞIMLI. İspatı bu memurun yazdıklarıdır.
4-Geçmişte kaç yargı kararı siyasi eleştiri sonrası aynı gününde değişmiştir. Bunu en iyi bilenlerden biri de bu memur arkadaştır.
Ve buna rağmen hala bize "bağımsız yargı" iddialarını yedirmeye çalışmaktadır.
SONUÇ: Devlet siyasileşirse o ülke zayıflar ve toplumsal bağlar kopar. Devleti siyasallaştıranlar tam da buna hizmet ederler.
