Türkiye’yi acıya boğan deprem felaketinin ardından depremzedelerin barınma sorunu için KYK yurtlarının tercih edilmesi tartışılmaya devam ediliyor. Bu kararla birlikte üniversitelerde de online eğitime geçilmesi için çalışmalar başladı. ‘’Üniversitelerin online eğitime geçmesi çok sıkıntılı bir karar’’ olduğunu vurgulayan Eğitim-Sen 3 Nolu Üniversiteler Şube Başkanı Doç. Dr. Ümit Akıncı ‘’Üniversitenin bütün kesimlerinden bu karar karşı bir tepki geldi. Öğretim elemanları derneklerinden öğrenci oluşumlarından hatta kimi üniversitelerin senatolarından tepki geldi. Temel sorun şu, yüksek öğretimin toplumdaki yeri konusunda bizi yönetenlerin kafası muhtemelen çok net değil’ dedi.
Doç Dr. Ümit Akıncı’nın açıklamalarından öne çıkan detaylar şunlar...
BUNLAR BİZİM GELECEĞİMİZ
Bunlar bizim geleceğimiz. Geleceğin mühendisleri, geleceğin avukatları, hakimleri, bilim insanları, geleceğin sanatçıları üniversitelerde yetiştiriliyor. Bu tarz durularda göün hemen üniversiteye çevrilmesi, üniversitelerin imkanlarının kullanılması bahanesiyle uzaktan eğitime geçilmesi kabul edilebilir bir şey değil. Çünkü uzaktan eğitimle üniversitedeki birçok disiplinin bilgisini aktaramazsınız. Teknik olarak bu mümkün değil, zaten niversiteler buna hazır da değil.
800 BİNE YAKIN YATAK KAPASİTESİ VAR
KYK’ya bağlı yurtların 800 bine yakın, İzmir’de de 16 bine yakın bir kapasitesi var. Baktığınız zaman 8 milyon civarında bir öğrenci var. Yurtlar zaten yeterli değildi. Hem yurtların tahsis edilmesi hem de uzaktan eğitime geçilmesi ciddi sorun yaratıyor.
ÖĞRENCİLERİN BİR ARAYA GELMESİNİ İSTEMİYORLAR
Kararla ilgili arka plana bakmak gerek. Birincisi yüksek öğretime verilen önem. Sıkıntılı bir bakış var bu konuda. Ekonomik olarak ülkece içinde bulunduğumu durum çok parlak değilken bir de üzerine deprem geldi. Üniveriteler öğrencilerin sadece bir takım bilgiler alıp gittikleri yer değil. Onların aynı zamanda toplumsallaştığı yerler. Üniversite gençliğinin bir araya gelip Türkiye’nin içinde bulunduğu olumsuz koşuları beraberce dile getirilmesinin de önüne geçilmek istenmiş olabilir.
TÜRKİYE’Nİ YAKIN VADEDEKİ GELECEĞİNİ RİSKE ATIYORLAR
KYK yurtlarını tahsis etmezsek depremzedeler açıkta kalacak diye bir şey yok. Devlet ona çok farklı çözümler üretebilir. Türkiye’nin yakın vadedeki geleceğini de online eğitimle riske atmamış olur.
DEPREMİN YARALARI YÜZ YÜZE EĞİTİMLE DAHA İYİ SARILABİLİRDİ
Yüz yüze eğitim olsaydı deprem bölgesindeki öğrencilerin yaralarının sarılması çok daha kolay olabilirdi. Bilgiye ulaşmak artık çok kolay. Tecrübenin aktarılması ve insanların bir araya gelip topsumsallaşması üniversiteyi üniversite yapan şeydir. Yoksa gerisi lisenin biraz daha gelişmişi olmuş olur.

ÇOK TRAJİK BİR DURUM
Yurtlardan çıkarılıp evine gönderilenler arasında depremzede öğrenciler de var. Bu da çok trajik bir durum aslında.
Toplum canlı bir organizma. Dünü vardı, bugünü var, yarını da olacak. Yarını inşa ederken toplumu kafalarında tam oturtamazsa yönetenler bu tarz kararlar alırlar.
LİYAKATA UYGUN ATAMA ŞART
Üniversitelerin sorunlu hale gelmesinin bir nedeni de liyakata uygun olmayan atamalar. Rektörlerden dekanlara, dekanlardan idari kısımdaki bütün hiyerarşik yapılandırmada artık maalesef liyakat ilkesi ayaklar altına alınmış durumda.
DEPREM UZMANARINI YOLLAMADILAR
Şöyle bir şey yaşadık biz. İzmir depremi sonrası İzmir Büyükşehir Belediyesi bir çalıştay düzenlemişti, deprem uzmanlarını bu çalıştaya davet etmişti. Fakat bazı üniversiteler kendi bünyelerindeki deprem uzmanlarını belediyenin bu çalıştayın göndermediler.
ONLİNE KARARI REVİZE EDİLMELİ
Kararlar alınırken üniversitenin gerçek bileşenlerine sorulmuyor. Sendikaların, üniversitenin, öğrencilerin görüşü sorulmalı ve ona göre kararalınması gerekiyor. Uzaktan öğretim kararının revize edilmesini istiyoruz.





