Son Mühür- Eğitim-İş İzmir şubelerine bağlı öğretmenler, Karşıyaka İZBAN İstasyonu’ndan Karşıyaka İskelesi’ne tek sıra yürüyüş gerçekleştirdi. Basın açıklamasını Eğitim-İş İzmir 3 No’lu Şube Başkanı Barış Düdü okudu. Açıklama sırasında sık sık “Tarikatın bakanı Yusuf Tekin istifa”, “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz”, “Türkiye laiktir, laik kalacak” sloganları atıldı.

Tekinsiz eğitim

Eğitim-İş üyeleri tarafından hazırlanan serginin amacı, eğitimdeki mevcut tabloya dikkat çekmekti. Barış Düdü sergi hakkında, “Adını da buradan aldı: Tekinsiz Eğitim, Tekinsiz Gelecek. ‘Tekinsiz’ kelimesi güvensiz, huzursuzluk veren, karanlık bir tehdit taşıyan anlamına gelir. Ne yazık ki eğitim sistemimiz bu kavramla tanımlanabilecek bir hale geldi” dedi.

‘Tekinsiz eğitim, tekinsiz gelecek” sergisi

Eğitim-İş üyelerinin hazırladığı sergi hakkında bilgi veren Barış Düdü, “Adını da buradan aldı: Tekinsiz Eğitim, Tekinsiz Gelecek. ‘Tekinsiz’ kelimesi güvensiz, huzursuzluk veren, karanlık bir tehdit taşıyan anlamına gelir. Ne yazık ki eğitim sistemimiz bu kavramla tanımlanabilecek bir hale geldi” dedi.

eğitim iş-5

"Tekinsiz okullar, tekinsiz eğitim, tekinsiz gelecek"

Barış Düdü, “Tekinsiz okullar gördük. Depreme dayanıksız ve temizlenmeyen binaları, ısınmayan sınıfları, güvensiz bahçeleriyle öğrencilerin değil, sorunların korunduğu binalar. Tekinsiz bir eğitim düzeni izledik. İdeolojik dayatmalarla bilimden uzaklaşan, pedagojiyi dışlayan, eşitsizlikleri derinleştiren, çocukları tarikat ve cemaatlerin ya da sermayenin kucağına iten, sınavlarla boğan; ama onların duygularını, hayallerini yok sayan bir sistem. Ve artık hep birlikte tekinsiz bir geleceğe bakıyoruz. Eğitimden umudunu kesmiş çocuklar, mesleğini yapamayan öğretmenler, adaletsizliğe teslim olmuş aileler” dedi.

“Bu fotoğraflar birer sanat eseri değil”

Açıklamada, “Bu fotoğraflar, bu görüntüler birer sanat eseri değil. Bunlar, bir bakanlığın, bir dönemin, bir ideolojinin tanıklıklarıdır. Ve bu yüzden her karede bir imza var: Bu serginin ‘eser sahibi’ sizsiniz Sayın Yusuf Tekin! Çünkü bu sistem sizin bakanlığınızda, AKP iktidarının 23 yıllık karanlık mirasıyla şekillendi. Cemaatlerle, tarikatlarla ve patronlarla el ele vererek eğitimi bilimden, laiklikten ve kamusallıktan koparmak için olağanüstü çaba harcadınız. Ve işte sizin o ‘eserleriniz’” ifadeleri yer aldı.

Okullarda temizlik yok, güvenlik sağlanamıyor

“Velilerin kendi çocuklarının tuvaletlerini temizlediği bir eğitim yılı geçirdik. Okullarda sabun bile yoktu. Kadrolu hizmetli atamadınız, temizlik personeli yerine İŞKUR üzerinden ‘geçici çözümler’ dayattınız. TYP üzerinden eski hükümlüleri okullara soktunuz çocukların istismar edilmesine neden oldunuz. Bayraklı’da bir ilkokulda 8 yaşındaki çocuğun uğradığı taciz, bu ihmal zincirinin en acı halkasıydı. Çocuklar size emanet edildi, siz onları tehlikeye attınız” dedi.

1,5 milyon çocuk eğitim dışında

“Sokakta, tarlada, atölyede, fabrikada çalışmak zorunda kalan; istismarın, şiddetin, erken yaşta evliliğin kurbanı olan milyonlarca çocuk gerçeğiyle karşı karşıyayız. Çocuklar ya tarikatların ya da sermayenin kucağına itildi. Kimisi ekonomik yoksunluk yüzünden, kimisi taşımalı eğitimin engelleriyle okuldan koptu. 12 yıllık zorunlu eğitim uygulamasının üzerinden yıllar geçmesine rağmen, hala yüzde 100 okullaşma sağlanamadı. Eğitim dışındaki çocuk sayısı %38,4 oranında artarak 612 bin 814’e ulaşmıştı. Açık öğretime kayıtlı 327.710 öğrenci ve Mesleki Eğitim Merkezleri’ne (MESEM) kayıtlı yaklaşık 500 binin üzerindeki öğrenciyle birlikte, bugün 1,5 milyondan fazla çocuk örgün eğitim sisteminin dışına itildi. TÜİK’e göre kayıtlı çocuk işçi sayısı 869 bine ulaştı. 16-17 yaşındaki 9354 kız çocuğu ‘evlendirildi’! Bunlar yalnızca istatistik değil, yitirilen hayatlardır. Ve bu kayıpların sorumlusu sizsiniz!”

İkili eğitim, taşımalı sistemde derinleşen kriz

“Yıllardır ‘ikili eğitimi bitireceğiz’ dediniz. Bitirmediniz! Aksine yaygınlaştırdınız. 2023-2024 eğitim-öğretim yılında taşımalı eğitim kapsamında eğitim görmek zorunda kalan öğrenci sayısı 1.009.214’e ulaşmıştı. Köy okullarını kapattınız, çocukları taşımaya mecbur ettiniz. Sabahın köründe yola düşen, karanlıkta eve dönen çocukların yorgunluğunun ve yılgınlığının faili sizsiniz. Geleceği taşımalı hale getirdiniz!”

Aç öğrenciler, verilmeyen bir öğün yemek

“OECD diyor ki: Türkiye’de her 4 çocuktan biri okula aç gidiyor. Ama siz ne yaptınız? Bu çocuklara bir öğün yemek bile çok gördünüz. Üstelik yerel yönetimlerin yemek dağıtmasını da ‘devleti aciz gösteriyor’ diye engellediniz. Bu vicdansızlığın adı ‘eğitim politikası’ olamaz!”

Piyasalaşan eğitim: Özel okullarda patlama

“Kamusal eğitimin içi boşaltıldıkça aileler özel okullara mecbur bırakıldı. Parası olan çocuğunu 9 kişilik sınıfa, parası olmayan 45 kişilik sınıfa gönderdi. Bu düzen, eğitimde sınıf farklarını kalıcı hale getirdi. 2012’de 4.664 olan özel okul sayısı bugün 14.352! Sizin eseriniz bu: ‘Parası olan okur, olmayan tarikatlara mahkûm olur’ düzeni!”

MESEM’lerde çocuk emeği, ölümler

“Devlet eliyle organize edilen modern kölelik sisteminde çocuklar iş cinayetlerine kurban gitti. Adı meslek eğitimi olan bu düzende, bugüne kadar 14 çocuk hayatını kaybetti, yüzlerce çocuk yaralandı… Bu tablo vicdan sahibi herkesin içini acıtır!”

Tarikatlar okullarda, laiklik raflarda

“Tarikatlar, cemaatler, ‘sivil toplum’ maskesiyle okullara yerleşti. ÇEDES’le öğrenciler cami temizliğine gönderildi, önlerine mezar konuldu, ellerine bıçak verildi, pedagojik cinayet işlendi. Bu yıl, laikliğin tabutuna bir çivi daha çakıldı…” Atatürk’ün adını sildiniz, bilimi dışladınız, her derse dogmayı boca ettiniz. Sizin ‘Maarif’ dediğiniz şey, ‘biat eden nesil’ yaratma planıdır. Bu müfredat, pedagojik değil ideolojiktir.”

Bütçe yok, itibar var

“OECD ülkeleri arasında öğrenci başına en az harcama yapan ülkeyiz. Maarif Vakfı’na ayrılan bütçe 600 kat artarken, MEB bütçesi yarım kat bile artmadı… Eğitime en çok bütçeyi ayırdık diyorsunuz. Peki bu bütçeyle hangi sorunu çözdünüz? Öğretmen maaşı 20 yılda 20 gram altından 7’ye düştü… Öğretmenler diplomalarının ve mesleki onurlarının her gün ayaklar altına alındığı bir döneme daha katlandı"

Atamalar az, mülakat çok

“91 bin norm açığı varken yalnızca 20 bin öğretmen atadınız… KPSS’yi kazanan öğretmenleri, torpilli mülakatlarla elediniz.”

Proje okullarında keyfiyet, öğretmene sürgün

“Proje okulu uygulaması, öğretmenlerin siyasi referansla seçildiği, liyakatin dışlandığı yapılar haline getirildi… Tekin döneminde MEB, öğretmeni koruyan değil, cezalandıran bir kuruma dönüşmüştü.”

Deprem bölgesinde hala konteyner eğitimi

“6 Şubat’ın üzerinden neredeyse 2 yıl geçti. Ama deprem bölgesindeki öğrenciler hâlâ konteynerde, hâlâ birleştirilmiş sınıflarda… Milli Eğitim Bakanlığı, 12 yıllık zorunlu eğitimi hedef alarak, eğitim sistemini daha da gericileştirme ve piyasalaştırma adımı atmaktadır… Bu bir tesadüf değil, planlı bir geleceksizlik dayatmasıdır!”

“Bu eser sizin, ama gelecek size bırakılmayacak”

“Bu sergi; bir dönemin utanç albümüdür. Ve bu albümün her sayfasında sizin imzanız var Sayın Yusuf Tekin… Sizin yarattığınız karanlığa karşı; Eğitim-İş’in aydınlık mücadelesi büyüyerek sürecek. Laik, bilimsel, kamusal eğitim için mücadele etmeye devam edeceğiz…”

Muhabir: GAMZE ESKİKÖY