Son Mühür/ Seçil Ünlü- Ege Üniversitesi (EÜ) Su Ürünleri Fakültesi, bilim dünyasına önemli bir katkı sunarak yeni bir denizel omurgasız türü keşfetti. Prof. Dr. Melih Ertan Çınar danışmanlığında, Dr. Deniz Erdoğan Dereli tarafından yürütülen doktora tez çalışması kapsamında yapılan detaylı taksonomik incelemeler sonucunda, "Spinosphaera latachaeta" adı verilen yeni tür bilim literatürüne kazandırıldı. Bu keşif, özellikle Akdeniz biyoçeşitliliği açısından büyük önem taşıyor.
EÜ Rektörü Budak'tan bilimsel ekosisteme vurgu
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, üniversitede oluşturulan bilim ekosisteminin böylesine önemli sonuçlar doğurmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Rektör Budak, "Üniversitemizde oluşturduğumuz bilim ekosisteminin sonucunda akademisyenlerimiz bilim literatürüne önemli katkılar sunuyor. Su Ürünleri Fakültemiz öğretim üyesi Prof. Dr. Melih Ertan Çınar danışmanlığında, Dr. Deniz Erdoğan Dereli tarafından yürütülen çalışma sonucunda yeni bir denizel omurgasız türü literatüre eklendi. Hocalarımızı tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum" dedi. Bu başarı, Ege Üniversitesi'nin bilimsel araştırmalardaki gücünü bir kez daha gösterdi.
Nadir cinsin Akdeniz'deki ilk temsilcisi: Spinosphaera latachaeta
Yeni keşfedilen tür hakkında detaylı bilgi veren Dr. Deniz Erdoğan Dereli, bu heyecan verici buluşmanın Türkiye'nin Ege Denizi kıyıları ile Çanakkale Boğazı'ndan, 27 ila 80 metre derinlikteki yumuşak çamur habitatından örneklenen canlılar üzerinde yapılan morfolojik incelemelerle ortaya konduğunu belirtti. Dr. Dereli, "Spinosphaera latachaeta, dünyada oldukça nadir bulunan Spinosphaera cinsine ait olup, bu cinsin Akdeniz'den bildirilen ilk kaydı ve Türkiye denizlerinden tanımlanan ilk türüdür. Ayrıca, bu çalışma cinsin Akdeniz'deki ilk kaydını içermesiyle Akdeniz biyoçeşitliliği için de önem taşımaktadır. Tanımlanan bu türle birlikte, literatürde cinse ait toplam tür sayısı 6'dan 7'ye yükselmiştir" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin Denizel Biyoçeşitliliği için yeni ufuklar
Dr. Dereli, bu keşfin sadece yeni bir türün literatüre eklenmesiyle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda Türkiye'nin denizel biyoçeşitliliğinin hala büyük ölçüde keşfedilmeyi bekleyen birçok tür barındırdığını gösterdiğini vurguladı. "Bu nedenle, bentik canlıların taksonomik olarak incelenmesi büyük önem taşımakta; yapılacak ileri araştırmalarla, bu türlerin ekosistemdeki yeri, işlevi ve rollerinin daha iyi aydınlatılması gerekmektedir" diyen Dr. Dereli, gelecekteki araştırmaların önemine işaret etti.





