Türkiye’yi sarsan deprem felaketinin üzerinden haftalar geçmesine rağmen yaraların sarılma süreci çok daha uzun sürecek gibi görünüyor. Afet yönetiminin olmazsa olmazının hazırlık olduğuna dikkat çekti. Deprem felaketininyaşandığı bir dönemde 8 Mart Düya Kadınlar Günü’nün kutlanmasının zorluğuna işaret eden Ülkümen Rodoplu, ‘8 Mart’ın hikayesinin başlangıcında sorumluluk alıp sesini yükselten kadınlar var. Hem depremde can veren, hem hayat kurtarmak için bölgede canla başla çalışan kadınlarımızın 8 Mart’ını kutlamak isterim’ dedi.  

İşte Ülkümen Rodoplu’nun açıklamalarından öne çıkan detaylar... 

KIZILAY’IN BAŞINA KADIN ATARDIM 

Benim elimde yetkim olsa Kızılay Başkanı olarak bir kadını görevlendiririm. Neden? Kucaklayabilen, çok boyutlu düşünebilen bir Kızılay Başkanı olsaydı eğer çadır üretimne depremden sonra değil önce başlardı. Satmazdı. ‘Deprem yaşıyoruz, kurum reil olur, herkes bizi topa tutar’derdi. Yakın bir zamanda olacaktır, ben de çok istiyorum Afet Bakanı’nın, daire başkanının kadın olması gerekiyor. Herkes İçin Acil Sağlık Derneğimizin yönetiminin yarısı kadınlardan oluşuyor. Bşkan Yardımcımız Aysun Özbek, Genel Sekreterimiz Büşranur Berrak, bizler ve ekibe müthiş vizyon veriyorlar.  

BİZ HİÇ HAZIRLANMAMIŞIZ 

Ben acil hekimi ve acil tıp uzmanıyım. Onun için senelerdir afetlere hazırlık yapalım mesajı verdim. Afet yönetiminin olmazsa olmazı, hazırlanmak. Biz depreme afet demiyoruz, deprem bir doğa olayıdır hatta Anadolu’nun da bir zenginliğidir. Deprem sonraki süreci yönetemediğinizde afete döner. Devlet ne için var? Yerel yönetimler ne için var? Biz insanlar bir grubu bizi yönetsin diye niye seçiyoruz? O belirsizliği ortadan kaldırsın diye. Şunu gördüm, biz hiç hazırlanmamışız. 

KÜSTAH VE TEPEDEN BAKAN EKİPLER 

 Ben bölgede şunu gördüm. Küstah, tepeden bakan, çok şık kıyafetler içinde biz biliriz diyen, gönüllü istemeyen, yardım istemeyen bir yapı oluşmuş. Çok iyi olanları tenzih ederek büyük fotoğrafa bakarak gördüğüm tablo buydu. Biz Marmara depreminde de gördük ama burada ilk defa açıklıyorum bunun üzerine küstahlık binmiş. Tepeden bakıp, nasıl canım her şey yolunda diyen kurumlar sıfır puan aldı, sıfır. Hiçbir şey yolunda değildi. Deprem afete ilk 72 saat yaptıklarını ya da yapamadıklarınızla dönüyor. 

AFET YÖNETİMİN TEKBİR AMACI VARDIR 

Afet yönetiminin bir tek amacı vardır. İnsanları korumak ve çok sayıda insanı sağ, bütün, sakatlanmadan kurtarmak.Türkiye hastane, ambulans, yaralı kısmını hiç konuşmadı. Bölgeye giden on binlerce doktorun, hemşirenin, paramediğin yollarda kaldığını, onların bölgeye ulaşmak için el yordamıyla yol bulduğunu hiç konuşmadı. Bölgeden gelen arkadaşların açıklamalarından anlıyoruz ki, kurtarılabilenecek bir tek hasta bile kurtarılamadı. Neden? Plansızlıktan, programsızlıktan. 

HAP’IN İSİM BABASI BENİM 

Hastane Afet Planı yani HAP. HAP’ın isim babası benim. HAP’ta hafif yaralı olanları ayırır, ölmekte olanları ne yaparsanız yapın kurtulamayacak olanları gerekirse feda eder, gerçek yaralıar dediğimiz basit müdaheleyle kurtulabilecek olanlara müdahale edersiniz acil servislerde. Bölgede ne oldu? Güvenlik olmadığı için sahadaki deneyimsiz doktor arkadaşımız zaten depremzede, her kafadan bir ses, güvenlik olmadığı için panikle her hastayı çevre illere göndermeye çalıştı. Üç gün, dört gün, beş gün böyle geçti.  

Deprem bize hazırlan diyor. Fay hattı üzerine hastane yapma, belediye binası yapma diyor. Aklını kullan diyor, hayatta kal diyor.  

Bölgede bir tek kişiye ilk yardım yapıldığı görmedim. Kırıklar birinci ölüm sebebidir aslında. 

KEŞKE ARTÇI UYARISI YAPABİLSEYDİK 

Bir sistemimiz olsaydı ve deprem sonrası megafonlarla anons yapılsaydı evlere girmeyin diye ölenlern yüzde 50’si hayatta kalırdı. Çünkü artçıların geleceği belliydi, ilkinde hasar alan binalar ya artçıda ya da dokuz saat sonra gelen ikinci büyük depremde yıkıldı.  

BASİT İLK YARDIM EĞİTİMİ ŞART 

Arama kurtarma çok yoğun bir emek. Olmalı mı? Evet. Yapılmalı mı? Kesinlikle. Ancak günler sonra çıkarılanlarıb çoğunun yaşayamadığını biliyorum ben. Öte tarafta insanlara kanamayı durdurmayı, kırık atellemeyi öğretmek, yaralıyı güvenli bölgeye nasıl taşırıı öğretmek, basit eğitimlerle bunları öğretmek daha basit ve sonucu daha yüz güldürücü. 

Editör: TE Bilişim