Son Mühür - Ayşegül Koç / Kemal Kamburoğlu'nun hazırlayıp, sunduğu Hayatın Nabzı programının konuğu olan Prof. Dr. Coşkun Küçüközmen, Kemal Kamburoğlu'nun ABD ve Türkiye ilişkileri, mevcut ekonomik tablo, Avrupa Birliği'ne giriş süreci ile ilgili sorularını yanıtladı.
“Lira'nın para olma özelliği bitti”
Prof. Dr. Küçüközmen, AK Parti Uşak Milletvekili İsmail Güneş'in vatandaşın döviz alması yasaklanmalı önerisini gülümseyerek karşıladı. Prof. Dr. Küçüközmen; "Bu mümkün değil. Ben ekonomist değilim diye başlamış. O zaman konuşmaması gerekir. 80 öncesine geri mi dönüyoruz? Yasaklamak mümkün değil? Geçmişte, mevduatı koruma kanunu, Türk parasının değerini koruma kanunu gibi kanunlarla paranın itibarı korunmaya çalışıldı. İngilizler bozuk paralarını biriktirerek tatil parası çıkarır.
Bizim için bu mümkün değil. Lira'nın değeri sürekli düşüyor. Para olma özelliği bitti. Bir hamburger bile 400 lira, en büyük paramız ile ancak yarısını alabiliyoruz. Böyle programlar sonrasında İnşallah düzelir diye dua etmekten başka şansımız yok diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
“Trump'ın politikaları, makro ekonomik yapıyı bozdu”
“Trump'ın politikaları, makro ekonomik yapıyı bozdu” diyen Prof. Dr. Küçüközmen; “Hükümet gelip geçici, devlet kalıcıdır. Trump'ın yaptıkları geçmiş hükümetlerden çok farklı değil. Dengeler bozulacak. Bazı ülkelerle daha yakın ilişkiler içerisinde bazıları ile hiç irtibat kurmuyor. Bazı ezbere konuşmaları oluyor. Sonra geri adım atabiliyor. Devlet adamlığından değil emlakçılıktan gelen bir isim. Kimin nasıl zengin olduğunu biliyor. Yeniden yapılandırarak daha zengin bir ülke yaratmak istiyor. Ticaret yaratılması ya da ticaret sapması gibi ticarette iki yol vardır. Ticaret yapılmayan ülkelerle yeni anlaşmalar yapmak mümkün, yeni ticaret yolları da açılıyor.
İthalatta gümrük vergisi arttırarak, yeni ticaret yollar bularak ticareti güçlendirecek. Napolyon Çin için 'Uyuyan devi uyandırmayın' der. Trump, Amerika'yı uyandırmaya çalışıyor. Önce Amerika diyip, yeniden sistemi kuruyor. Üreten ülke olma yolunda biz lideriz deniliyor. Birçok şeyi millileştiriyor. ABD, Çin'e karşı Hindistan'ı büyütüyor. Çin'in yüksek teknoloji ürünleri, devasa toprakları, alıcıları ve satıcıları var. Her alanda hızla üretim yapan bir ülke... Amerika'nın en güçlü rakibi... Amerika Çin'in sınır komşusu Hindistan'ı destekleyerek Çin'e rakip oluşturuyor” dedi.
Hindistan-Pakistan gerilimi...
Prof. Dr. Küçüközmen; "Hindistan -Pakistan birbirine girmesi ilginç... Biri Çin silahları diğeri Amerikan silahlarını kullanılıyor. Yani Çin füzeleri ile vurulan Hint uçakları var. Burada da bir güç savaşı var. Umarım Çin de savaşa dahil olmaz. Her iki ülkenin nükleer silahları da var. Dünya için büyük bir tehlike... Risk her zaman var. Önemli olan minimal düzeyde tutabilmek" dedi.
“Trump’ın kucağında başka sorunlarda var”
"Trump'ın kucağında, Meksika, göçmenler, Avrupa Birliği gibi sorunlarda var” diyen Prof. Dr. Küçüközmen; “Trump'ın AB ve Türkiye ilişkileri de değişiyor. Türkiye fiili olarak Avrupa Birliği'nde aslında... Avrupa'nın ayrılmaz bir parçası... Kendi ülkesinin hakkını savunan insanlar var tabii ki. Türkiye'nin Akdeniz üstünlüğü, söz sahipliği var. Avrupa, savunma sanayinde daha üstün olma ve kendi ekonomik bağımsızlığı için daha çok çalışmaya başladı. Türkiye dengeleyici bir unsur. Lojistik anlamda da çok önemli bir konumda” diye konuştu.
“Avrupa'dan uzaklaşılmamalı”
Prof. Dr. Küçüközmen; “Türkiye üye olma vaadi ile Gümrük birliği anlaşması yaptı. Avrupa Birliği üyeliği gecikti. İlişkiler dolduruldu. Gümrük Birliği, Avrupa ile ilişkiler pamuk ipliğine bağlandı. Avrupa'dan uzaklaşılmamalı. Kültürel birlik olarak kaynaşma zor. Birlik içinde müslüman bir ülke yok. Vize problemleri var. Avrupa Birliği'ne üye olunsa bile tam dolaşıma izin verilmeyebilir. Vize problemleri yaşanır. Bu da yeterli bir birlik olmaz, ölü doğum olur.
Hem uyumlu hem de veriye dayalı bir ekonomi gerekiyor. Enerji fiyatları çok yüksek, maliyetleri arttırıyor. Rekabeti zorlaştırıyor. Ülkeler kendi enerjilerini kendi üretmeye başlayacak. Türkiye'nin konumu da enerji üretimi açısından çok önemli. Ticaret savaşları farklı bir boyuta dönüşebilir. Ülkelerin birbirlerine karşı bağlılıkları var. Su, temiz gıda gibi... Türkiye, Çin'in üretim üstü olabilir. Avrupa Birliği ve ABD arasında köprü olabilir” açıklamasında bulundu.
Türkiye'de ekonomi...
“Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri ekonomik sıkıntılar, asgari ücret, kira dengesizliği, enflasyon rakamları” diyen Prof. Dr. Küçüközmen, halkın refah seviyesine kavuşması için yapılması gerekenleri anlattı. Prof. Dr. Küçüközmen; "Halkın şu anki seviyenin altına düşmemesi gerekir. Reel faiz de ilk kez bu şekilde duruyor. Yabancı yatırımcılar için fırsat olarak değerlendirilmeli. Sıcak para girişi sağlanıyor.
Kısa vadede bir fon oluşuyor. Enflasyon bugünkü seviyesini aratacak hale gelebilir. Türk parasının değer kaybetmesi dövize ilgiyi arttırıyor. Kurun üzerindeki baskıyı hafifletmek lazım. Enflasyon bir güven sorunudur. İnsanların ceplerindeki para ile hiçbir şey alması mümkün değil. İçerde ve dışarda dengeli bir politika sürdürecek bir reform gerekiyor. Ekonomi yönetimi bunu çözebilmelidir" dedi.