Son Mühür/Merve Turan- CHP İzmir Hukuk Komisyonu Başkanı, Önceki Dönem İzBB Grup Başkanvekili Avukat Murat Aydın Sıcak Bakış programında Tunç Erciyas'ın sorularını yanıtladı.
CHP birlik ve beraberlik içinde...
Doğum gününe buruk olarak girildiğini konuk etmediğini ve CHP'nin son 15-20 yılının en dirençli, birlik ve bütünlük içinde olduğu günleri yaşadığını belirten Murat Aydın, "Bu tartışmaların konusu olan kişiler çok az bir grup, çoğu partili, partiye sahip çıkmaya çalışıyor. İç tartışmaları bir kenara bırakmış durumdalar ve bu anlamda birlik, beraberlik en güçlü, direncin en yüksek noktada olduğu günleri yaşıyor. 9 Eylül'de bu şekilde geçirildi. CHP Sivas Kongresi kendisinin ilk kurultayı sayar. Temellerini Sivas Kongresi'ne, Kuvayi Milliyeye, Anadolu Müdafai Hukuk Cemiyeti'ne dayar. Tarihsel kökeni güçlüdür. Valiliğe verilen bir dilekçe ile kurulmamıştır. Yetkisiz, kayyumlar atanabilecek, kapatılabilecek ya da iradesi yok sayılabilecek bir parti değildir. İktidardan düşse il, ilçe başkanı bile bulamayacak kişiler kendilerini 102 yıldır ayakta duran bir parti ile karşılaştırmamalıdır. CHP'nin doğum günü buruk geçmedi ama Balçova'da yaşanan olayların üzüntüsü ile İzmir'in kurtuluşu yeterince coşkulu kutlanamadı." dedi.
Tekin il Başkanımız değil...
Gürsel Tekin atanmış bir CHP İstanbul İl Başkanı değildir. Tekin ve diğerleri mahkeme tarafından çağrı heyeti olarak tanımlanmıştır ve geçici olarak il yönetiminin yetkilerini kullanmakla görevlendirilmiş kişilerdir. Kayyumdur. Kayyumlar için düşüncelerimiz bellidir.
Bir siyasi partiye böyle müdahale edilmesi kabul edilemez. 1960 yılını hatırlatıyor. Demokrat Parti'nin son dönemlerinde mecliste tahkikat komisyonu kurularak. Komisyona hem savcılık hem de mahkeme yetkileri verilerek CHP kapatılmaya çalışılmıştı. Anlaşılan o ki kendisinin devamı olduğunu söyledikleri Demokrat Parti'nin gidiş günlerini bu iktidar da yaşıyor. Rakibi olarak gördüğü, bu ülkenin kurucusu ve Ana Muhalefet partisini hedeflerine almış durumda...

102 yıldır birçok parti bunu denedi. Ancak CHP bunları arkasında bırakmayı bildi. Çünkü CHP, haklı bir davanın, Özgürlük, bağımsızlık ve Cumhuriyetin partisidir. Atatürk 'iki büyük ederim var bir Cumhuriyet diğeri CHP' der. Cumhuriyet CHP'nin Siyasal programı ile kuruldu. Bugün anayasal sistemimiz CHP programı ile oluştu. CHP demek Cumhuriyet demek. CHP'ye saldırı Cumhuriyet'e saldırı demek. Bugüne kadar Cumhuriyet'e saldıranların başına ne geldiyse bu siyasî iktidarın başına da o gelecektir.
Aslolan CHP'dir
102 yıllık bir Parti olarak kurumsal kimliğini devam ettiriyor CHP, Parti içindeki arkadaşların önceki ya da şu anki genel başkanın yanında olması değil CHP'nin yanında olması önemlidir. Asılan CHP'dir. Hepsi gelip geçicidir. CHP'ye yapılan bir girişim söz konusu, burada önemli olan partinin geleceğidir. Parti için tartışmalar olur. Kongre ve kurultay süreci bunun için yapılır. Mahkemeden alına bir kağıtla partinin başına geçen bir kişi olabilir mi? Yargının verdiği kararlar nasıl verildiği belliyken bazı kararları kabul edip bazılarının kabul edilmemesi olmaz. Siyasi kararlılık çok önemlidir. Bu partinin başına kayyım olarak gelmeyi kimse içine sindiremez. Bu Parti halkın partisidir. Her şey gelip gider. Şairin dediği gibi geriye bir yarın için direnenler kalır bir de bugünkü sessizlikleri ile kendilerine ikbal arayanlar hatırlanır... "
Gözler bu davalarda...
Av. Aydın, 15 Eylül'de gerçekleşecek davadan bir sonuç çıkmayacağına inandığını, bu davanın uzamasını iktidarın işine geleceğini belirtti.
"Hukuki değerlendirmeyi hakeden bir dava değil. Siyasi nedenlerle açılan bir dava bir sonuç çıkacağına inamıyorum. İktidarın işine yarıyor. Bu bakımdan kullanışlı. Yok hükmünde gördüğümüz İstanbul kongresinde delegelerin görevlerinin durdurulması bu davayı da etkilenir deniyor. Tüm hukukçular bilir ki asliye hukuk mahkemesinde görülen davada açılış tarihi önemli, iddialar yok.
Resmen değerlendirilecek bir konu değil. Ya bu dava reddedilir ya da ertelenir. Kurultay iptalinin hukuki yanı yoktur. Olursa ne olur diye konuşmak CHP'yi tartışmaktır. Yok hükmünde görmek lazım bu davayı... Tartışılıp CHP'yi karıştırmak istenmektedir. 39. Olağan Kurul Ay'da bu yönetimi beğenmeyen varsa çıkar eylemini ortaya koyar. Aday olur"
Bu davada İzmir'in amiri yargılanıyor...
Kooperatif davası da bu ay 19 Eylül'de yapılacak. Av. Murat Aydın tüm partilileri ve halkı bu davaya davet etti. "Bu dava büyük bir ihtimalle insanlar gelmesin diye Şakran'da cezaevindeki duruşma salonunda yapılacak. Suç teşkil eden bir durum yok. Kooperatifleşme ile ilgili anlamsız bir dava bu... Davaların sonucu önemli değil süreci önemli süreçte dövüyorlar sizi...
Tutuksuz yargılanma şeklinde sürdürülecektir. Mahkeme hiç tutuklanmaması gerekenler için doğru kararı verecektir. İl Başkanımız yargılanıyor. İl başkanı bir partinin genel başkanını temsil eder. Bu partiye üye olan herkesi üstü konumundadır. Amirimiz yargılanıyor. CHP üyesi herkes orada olacaktır. " dedi.
Yarın ne olacağı bilinmez...
"Ekrem İmamoğlu davasından da bir şey çıkmaz bu davaların ne amaçla yapıldığını herkes biliyor. Sarayda bile anket yapılsa bu dava ile ilgili görüş aynı çıkacağını düşünüyorum. Diplomanın iptal olması Cumhurbaşkanı adayımız olamayacağı anlamına gelmez. Siyasette 24 saat önemlidir. Yarın ne olacağı bilinmez" dedi.





