İzmir’in köklü mesleki eğitim kurumlarından biri olan Konak Mersinli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin, Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından alınan kararla, Mesleki Eğitim Merkezi’ne dönüştürülme sürecine girdiği iddia edildi. Bu karar, İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne iletildi. 1981 yılında kurulan okul, elektrik, bilişim, kimya, biyomedikal ve metal işleme gibi alanlarda nitelikli iş gücü yetiştiren önemli bir eğitim kurumu olarak uzun yıllardır yüzlerce öğrenciyi barındırıyor.
Özellikle bu okullarda eğitim almayı planlayan öğrencilerin, mesleki eğitim almak yerine doğrudan çıraklığa yönlendirilmesi, teorik ve pratik eğitimin eksik kalmasına yol açabiliyor. Mersinli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin kapanmasının ardından etkilenecek olan öğrenciler, aileler bu önemli değişikliğe karşı endişelerini dile getiriyor.
Konunun henüz resmi olarak netleşmediğini ifade eden Eğitim-Sen İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Nafiz Ceylan "MESEM'lerin kapatılmasını savunurken iktidar yenilerini açma peşinde" diyerek, kararı eleştirdi. Ceylan lisenin önemine dikkat çekerek şöyle konuştu:
"Mersinli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi köklü bir lise. Yaklaşık kırk elli yıllık bir lise. Bu lisenin kapatılıp yerine MESEM açılması, oradaki öğrenci ve öğretmenlerin mağdur olmasına sebep olacaktır. İhtiyaç varsa yeni bir bina yapılabilir ama baktığımız zaman, o okulu yıktığı zaman yaklaşık bin beş yüz, iki bin tane öğrenci var. Bu öğrenciler nereye yerleştirilecek?
"Çocuklar patronlara teslim ediliyor"
Çocukların o bölgede eğitim görmesi ve öğrencilerin uzak yerlere yerleştirilmesi sorunu ortaya çıkacaktır. Bunun doğru bir karar olmadığını düşünüyoruz. Eğer bir çözüm gerekiyorsa MESEM merkezlerinin yeniden yapılmasını talep ediyoruz. MESEM'leri zaten kapatmaya çalışırken, bu siyasi iktidar meslek merkezlerini çoğaltmaya çalışıyor. Çünkü örgün eğitim öğrencilerinin patronların emrine verilmesi de kabul edilemez. Biz burada, meslek merkezlerinin Milli Eğitim Bakanlığının kendi okullarında verilmesi gerektiğini savunuyoruz. Ama sadece bir iki haftanın bir günü okulda, diğer dört gün ise patronlara teslim edilen bu öğrencilerin hem iş yerindeki güvenliği hem de eğitim ortamındaki yanlışlıkları ortada. Bunlara bir an önce çözüm bulunmalıdır."





