Son Mühür / Yiğit Uzun- İzmir’in Bayraklı ilçesinde, Salhane Mahallesi’ndeki onlarca esnaf, “kentsel dönüşüm” adı altında yürütülen yıkım girişimlerine karşı isyan etti.
40025 ada, 1 parselde yıllardır ticari faaliyet gösteren kiracı esnaflar, “ekmek teknelerimizi elimizden almak istiyorlar”diyerek hukuksuz sürece tepki gösterdi.
Esnaflar, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’un, mülk sahipleri tarafından “rant sopasına” dönüştürüldüğünü savunuyor.
Yıllardır vergi ödeyip istihdam sağlayan işletme sahipleri, bir sabah işyerlerinin “riskli yapı” ilan edildiğini, tahliye için süre dahi tanınmadan yıkım sürecine geçildiğini belirtti.
“Kale gibi binalar bir gecede riskli oldu”
Salhane esnafları, tonozlu, tek katlı, betonarme yapıların İzmir’deki hiçbir depremde zarar görmediğini vurguluyor.
Buna rağmen mülk sahiplerinin ani şekilde tahliye baskısı yaptığını, sürecin “kanuna karşı hileyle” yürütüldüğünü iddia ediyorlar.
Esnafların talebi, yeni işyeri bulmak, makineleri söküp taşımak ve düzen kurmak için makul bir süre verilmesi yönündeydi. Ancak bu taleplerin reddedildiği, tahliye sürecinin hızla ilerletildiği belirtiliyor.
Üniversite raporu: “Riskli yapı tespiti hatalı”
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü uzmanları tarafından hazırlanan teknik inceleme raporu, esnafların iddialarını destekler nitelikte.
Raporda, mülk sahiplerinin sunduğu Riskli Yapı Tespit Raporu’nun hem usul hem de esas bakımından “eksik, hatalı ve bilimsel temelden yoksun” olduğu vurgulandı.
Uzmanlar, mevcut yapının güçlendirilmesiyle kullanılabilir durumda olduğunu, yıkımın zorunlu olmadığını belirtti. Buna rağmen mülk sahiplerinin “yangından mal kaçırır gibi” davrandığı ifade ediliyor.
“Bu dönüşüm değil, rant”
Esnaflar, bu sürecin deprem güvenliği bahanesiyle yürütülen bir rant planı olduğunu öne sürüyor:
“Mülk sahiplerinin amacı halkın can güvenliği değil, arsa üzerinden çıkar sağlamak. Bu yapılar güçlendirilebilir ama kimse bunu istemiyor. Çünkü amaç başka.”
Tarihi dokunun yok edilmesine tepki
Salhane’deki yapıların 20. yüzyıl İzmir Liman arkası mimarisinin karakteristik özelliklerini taşıdığını belirten esnaflar, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Sit Bölge Kurulunu göreve çağırdı.
Yapıların tarihi dokuya sahip olduğunu, koruma altına alınması gerektiğini dile getirdiler.
“Yıkım gerçekleşirse adaletin kararı anlamını yitirir”
Tahliye kararına karşı yargı süreci başlatan esnaflar, mahkemeden yürütmeyi durdurma talebinde bulunduklarını ancak henüz olumlu bir yanıt alamadıklarını söylüyor.
“Adalet gecikirse adalet olmaz. İşyerlerimiz yıkıldıktan sonra verilecek kararın hiçbir anlamı kalmayacak. En azından keşif yapılana kadar yıkım durdurulmalı.”
Son uyarı: “İsimleri açıklayacağız”
Kendilerini “ekmeğinin peşinde olan, dürüst esnaflar” olarak tanımlayan grup, çağrılarına kulak verilmezse “bu hukuksuzluğun arkasındaki tanınmış mülk sahibi ailenin isimlerini kamuoyuna açıklayacaklarını” belirtti.
“Ekmek teknelerimizi hileli ve hukuksuz şekilde elimizden almalarına izin vermeyeceğiz.”





