Türk medyasının duayen isimlerinden Ayşenur Arslan, bugün İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davasında “terör örgütü propagandası yapma” ve “suçu ve suçluyu övme” suçlamalarından beraat etti. 2023’te Ankara’daki bombalı saldırı hakkında Halk TV’de yaptığı yorumlar nedeniyle gözaltına alınan ve hakkında dava açılan Arslan, 50 yıllık gazetecilik kariyerinde basın özgürlüğü mücadeleleriyle tanınıyor. Mahkemenin beraat kararı, sosyal medyada ve meslektaşları arasında sevinçle karşılandı.
Davanın beraatla sonuçlanması, Türkiye’de ifade özgürlüğü ve gazetecilik tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Arslan’ın “Suçsuzum demek bile zül geliyor” sözleri, mahkemedeki duruşunu özetledi. Peki, Ayşenur Arslan kimdir, neden gözaltına alınmıştı ve dava süreci nasıl gelişti? İşte detaylar.
Ayşenur Arslan kimdir?
Ayşenur Arslan, Türk medyasının önde gelen gazetecilerinden biri. 1950’de Aydın’da doğan Arslan, İstanbul Üniversitesi İtalyan Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden 1972’de mezun oldu. Gazeteciliğe 1974’te TRT’de muhabir olarak başladı. Güneş Gazetesi, Nokta Dergisi, Cumhuriyet Gazetesi, Star TV ve ATV gibi kurumlarda çalıştı. CNN Türk’te “Medya Mahallesi” programıyla geniş kitlelerce tanındı. 2014’ten itibaren Halk TV’de program yapan Arslan, cesur yorumları ve basın özgürlüğü savunuculuğuyla biliniyor. İki kez evlenen Arslan, ikinci eşi Erbil Tuşalp’tan olan oğlu Sinan ile biliniyor.
Neden gözaltına alındı?
Arslan, 1 Ekim 2023’te Ankara’daki İçişleri Bakanlığı önündeki PKK saldırısı hakkında 2 Ekim’de Halk TV’de yayınlanan “Medya Mahallesi” programında yaptığı yorumlar nedeniyle gözaltına alındı. Programda, saldırganlardan birinin “üzerindeki bombanın uzaktan kumandalı olduğunu bilmediği” yönündeki spekülasyonu ve olayın ardındaki motivasyonu sorgulaması, savcılık tarafından “terör örgütü propagandası yapma” ve “suçu ve suçluyu övme” suçlamalarına gerekçe gösterildi. RTÜK, Halk TV’ye inceleme başlatırken, kanal yönetimi programı yayından kaldırdı. Arslan, 3 Ekim 2023’te İstanbul’daki evinden alınarak Çağlayan Adliyesi’ne götürüldü ve savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
Dava süreci ve beraat
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Arslan hakkında TCK 215 (suçu ve suçluyu övme) ve 7/2 (terör örgütü propagandası) maddeleri kapsamında dava açtı. İddianamede, Arslan’ın sözlerinin “toplumda infial yaratabileceği” ve “terör örgütüne sempati uyandırabileceği” öne sürüldü. Arslan, savunmasında sözlerinin yanlış anlaşıldığını, terörü lanetlediğini ve sadece olayın ardındaki olası mesajları sorguladığını belirtti. 6 Mayıs 2025’te İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, mahkeme Arslan’ın beraatine karar verdi. X’te gazeteci Barış Pehlivan, Arslan’ın “50 yıllık gazetecilik tecrübesinin ağır cezada konu edilmesi”ne sitem ettiğini paylaştı. Karar, basın özgürlüğü savunucuları tarafından “emsal” olarak nitelendirildi.