Deniz Kaplumbağaları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi (DEKAMER), 2008 yılından bu yana İztuzu Sahili’nde nesli tükenme tehlikesi altındaki caretta carettaları korumak için çalışmalar yürütüyor. Bu yıl 770 yuvadan 58 bin yumurtadan 40 bine yakın yavru denize ulaşmayı başardı.

DEKAMER Müdürü Prof. Dr. Yakup Kaska, 1988’den bu yana kesintisiz yürütülen koruma çalışmaları sayesinde yuva sayısının 200-300’lerden 800’e yaklaştığını söyledi. Kaska, “Denize gönderilen bin yavrudan sadece biri olgunlaşabiliyor. Bu nedenle yaralı bir kaplumbağayı kurtarmak, binlerce yavrunun korunmasıyla eşdeğer bir katkıdır.” dedi.

Bugüne kadar 630 yaralı kaplumbağanın 380’inin denize döndüğünü belirten Kaska, bu kaplumbağaların bir kısmının uydu takip cihazlarıyla izlendiğini ifade etti. “Tuba” adlı caretta carettanın ikinci kez denize bırakıldığını ve 7 bin kilometrelik yolculuğunun ardından şu anda Bodrum açıklarında bulunduğunu kaydetti.

Küresel ısınma yavruların cinsiyet dengesini bozuyor

Kaska, küresel ısınmanın caretta carettaların üremesini doğrudan etkilediğini vurguladı. “Yüksek sıcaklık dişiliğe sebep oluyor. Son yıllarda yuvadan çıkan yavruların yüzde 90’ı dişi. Bu durum uzun vadede üreme dengesini tehdit ediyor.” dedi.

Bilim insanlarının bu duruma karşı çözüm arayışında olduğunu belirten Kaska, “Gölgelendirme ve serin kuluçka uygulamalarıyla erkek yavruların da gelişebildiğini biliyoruz.” ifadesini kullandı.

Kaska, yumurtaların gelişim sürecinde sıcaklığın belirleyici rol oynadığını belirterek, “Yumurta yüksek sıcaklıkta gelişirse dişi, düşük sıcaklıkta gelişirse erkek birey oluşuyor. Yani 45 günlük gelişim döneminde, özellikle 15 ila 30’uncu günler arasındaki sıcaklık yavrunun cinsiyetini belirliyor.” bilgisini paylaştı.

Prof. Dr. Kaska, caretta carettaların korunmasında hem bilimsel verilerin hem de iklim değişikliğine karşı alınacak önlemlerin hayati önem taşıdığını sözlerine ekledi.

Kaynak: Haber Merkezi