Türkiye’yi acıya boğan deprem felaketi sonrası gözler yıkılan binalarla ilgili yapı denetimlerine çevrildi. Son Mühür Tv’de ‘Gün Başlıyor’ programına konuk olan Yapı Denetim Kuruluşları Birliği Başkan Yardımcısı Deniz Baran Çelik, ‘’Yapı denetiminin 1999 depreminde yaşadığımız büyük acıdan sonra gündeme gelen bir konu olduğunu söyledi. ‘’Yapı Denetimi Kanunu dediğimiz 4708 sayılı kanunla başlayan bir süreç. Binanın sağlamlığını kontrol eden protokoller bütünlüğünü oluşturuyor’’ hatırlatmasında bulunan Çelik, 2000 yılından önce böyle bir denetim yok muydu? Elbette vardı. Yapılan inşaat ruhsatını aldıktan sonra projeyi yapan teknik personel tarafından yerinde yapılıyordu. Biz o dönemde bunlara fenni mesuliyet diyorduk. Yapı denetim kuruluşlarının devreye girdiği 2000’den sonra yapılarda kullanılan malzemelerin kalitesinin de ölçümüyle yapılmaya başladı’ dedi. Vatandaşları binalarını başta zemin olmak üzere sorgulamaya çağıran Deniz Baran Çelik, yapı denetim firmaları olarak projenin tüm detaylarını kontrol ettiklerini vurguladı.
İşte Deniz Baran Çelik’in açıklamalarından öne çıkan detaylar...
KALİTESİZ MALZEME
Hasar tespit çalışmasında bulunan teknik arkadaşlarımız o zamanki koşullara göre kullanılan malzemelerin oldukça kalitesiz, gerekli standart ve yönetmeliklere uygun olmayan malzeme tipinde olduğunu gözlemledi.
DAHA ÇOK 36 YAŞ ÜSTÜ BİNALAR HASAR ALIYOR
Ne tür yapıların hasar aldığını incelediğimizde yaş aralığının 36 yıl olduğunu gördük. Yapı denetimi firmalarnın denetlediği yapılarda yüzde 99’luk bir başarı sağladığını gözlemledik.
NE OLURSA OLSUN!
Vaandaşımızın bilmesi gereken en önemli şey şu olmalı, binası hem projesine göre hem de projesinde yazan malzemenin kalitesine göre denetleniyor. Bir şantiyeye giren malzemenin ne olursa olsun kontrolden geçtiğini vatandaşlarımı unutmasın. Kötü bir malzemeyle karşılaştığımı anda mutlak surette o malemeyi şantiyeden uzaklaştırıyoruz.
BİZ NEREDE DEVREYE GİRİYORUZ?
Bir arsaya bina yapılmak istendiği zaman proje ekibinin hazırladığı proje belediyelerin imar müdürlüğüne sunulur. Belediye bu projeyi uygun bulursa vatandaşımız bu binayı yapmaya başlar. Bu noktada yapı denetim firmaları şöyle devreye girer. Bir havuz sistemi var. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bu havuzdan bir firmayı izin alan projeye atıyor. Atanan firma daha proje aşamasındayken kontrollere başlar. Bi bu kontrolleri yaparken projeyi yapan teknik personelle de bir araya geliyoruz. Sıkıntıların çözümü için birlikte, ortak hareket ediyoruz. Projenin son halini belediyeye ulaştırıyoruz. Bu aşamada belediyenin de bir kontrolü oluyor. Vatandaşımız şunu bilsin, belediyelerimide ve ypı denetim firmalarımıda binanın inşaatı başlamadan sürekli bir kontrol mekanizması var. Tüm şartlar sağlanmışsa belediye tarafından bir ruhsat kesiliyor. Bu aşamada yapı denetim kuruluşu inşaatın başlanacağı alanda gerekli güvenlik önlemlerinin alınmasını sağlıyor, projeye uygunluk, elen malzemelerin kalitesinin uygunluğu, inşaatın bitimine kadar tüm kademelerinde yapı denetimi kuruluşu bizzat inşaatın başında durarak kontrol ediyor. İnşaatın başında sürekli durmamız kanunen uygun değildir.

BİZ ONAY VERDİKTEN SONRA
Biz her aşamayı kontrol ediyoruz, onay verdikten sonra diğer aşamaya geçiyor. Yapı bittikten sonra yapı kullanma izin belgesi alır. Vatandaşlarımız bunu oturma raporu olarak bilirler. Bu rapordan sonra da yapı denetimi firmasının hizmeti bitmez. 15 yıl boyunca karşılaşılacak bir sıkıntıdan dolayı kanuni sorumluluk bu firmalar için devam eder.
TAŞIYICI SİSTEM ÇOK ÖNEMLİ
Taşıyıcı sistemde bir değişiklik yapılmışsa bizim önerimiz derhal ilgili belediyeye başvurulmasıdır. Yapıya böyle bir müdahale deprem anında öngöremeyeceğimiz bir deprem hasarına yol açabilir. Binanın dış görünüşüne, estetiğine önem verdiğimiz gibi taşıyıcı sistemine de önem vermeliyiz. Vatandaşlarımız yapılarını sorgulasınlar. Önce binalarımızın zeminlerine bakmalıyız.
YÜZDE 1,5’UĞUNA DENK GELİR
Yapı denetim sisteminin maliyeti tüm inşaatın yüzde 1,5’uğuna tekabül eder. 2000’den önce yapılan binalar bu hizmeti alamadı. Bu tarihten önce yapılan binası olan vatandaşların öncelikli olarak binanın zeminini kontrol ettirmesi gerekiyor.
BİZİM SORUMLULUĞUMUZ VAR
Yapı Denetim firmalarının çok büyük sorumluluğu vardır. Teknik personel ‘bilerek ve isteyerek taksirle ölüme sebebiyet vermekten’ yargılanırlar. Bu çok ciddi bir maddedir. Bi yapı denetimi faaliyetine bşlamdan önce başka hiçbir faaliyette bulunmayacağımızı kanunen taahhüt ederiz. Kontrol ettiğimiz yapılarda bizden kaynaklı bir hata, kusur ortaya çıkması durumunda taksirle ölüme sebebiyet vermeden yargılanırız. Hepimiz yaptığımız işin sorumluuğunun farkındayız.





