Son Mühür- Türkiye, hayvan hastalıkları konusunda yeni bir alarm seviyesine ulaştı. Kurban Bayramı öncesinde başlayan şap salgını, hayvan hareketleriyle birlikte hızla yayıldı. Ülke genelinde birçok hayvan pazarı kapatıldı. CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, durumu TBMM Genel Kurulu’nda gündeme taşıyarak hem üretici hem de tüketicinin ciddi bir tehdit altında olduğunu vurguladı.

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın verilerine atıfta bulunan Gürer, 2024 yılı içinde 146 büyükbaş hayvanın şap hastalığı nedeniyle öldüğünü, 1500 hayvanın ise farklı nedenlerle şartlı kesime gönderildiğini açıkladı. Aynı dönemde hayvanlara 146 milyon doz aşı yapıldığını belirten Gürer, “Bu kadar aşı yapılmasına rağmen hastalıkların önüne neden geçilemiyor?” diye sordu.

“Şap krizi mutfağa sıçradı!”

Gürer, mevcut tabloyu “hayvancılıkta yapısal sorunların ve yetersiz müdahalenin bir sonucu” olarak değerlendirerek, özellikle bayram öncesi artan hayvan hareketliliğinin yeterli kontrol sağlanmadan gerçekleştiğini ifade etti. “Hayvansal üretimde yaşanan bu kriz, sadece üreticiyi değil, milyonlarca yurttaşın mutfağını da doğrudan etkiliyor,” dedi.

Gürer, hayvan hastalıklarının yalnızca sağlık sorunu değil, aynı zamanda ekonomik bir tehdit olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:

“Et ve süt fiyatlarında yeni zamlar kapıda. Hastalık nedeniyle hayvan varlığı azalıyor, üretici zarar ediyor, tüketici ise artan fiyatlara katlanmak zorunda kalıyor. Sorun, ne kadar hızlı kontrol altına alınırsa o kadar hafif atlatılır. Ancak denetim ve aşılama sistemli hale getirilmezse, bu tablo tekrarlanır.”

“Şap krizi geçici değil!”

Hayvancılığın sürdürülebilirliği için Tarım ve Orman Bakanlığı’nın daha etkin ve uzun vadeli politikalar geliştirmesi gerektiğini belirten Gürer, şunları söyledi:

“Geçici çözümler yerine, sürekli ve planlı bir aşılama stratejisine ihtiyaç var. Ayrıca karantina ve kesim uygulamaları yeterli değil; sahada denetim mekanizması zayıf. Bu sistemle hem üretici kaybediyor hem tüketici.”

Şap salgını, sadece hayvan sağlığı değil, ülke ekonomisi ve gıda güvenliği açısından da ciddi bir sınav niteliğinde. Gürer’in çağrısı, krizin sadece bayramlık bir sorun olmadığını, kalıcı yapısal çözümlere ihtiyaç duyulduğunu bir kez daha ortaya koydu.

Kaynak: HABER MERKEZİ