Son Mühür- Sonar Araştırma Başkanı Hakan Bayrakçı’nın bir televizyon programında paylaştığı veriler, seçmen davranışları ve partilerin güncel oy eğilimlerine ilişkin dikkat çekici bulgular ortaya koydu. “Terörsüz Türkiye” olarak ifade edilen yeni sürece yönelik toplumsal yaklaşım, parti tabanlarındaki kırılmalar ve lider figürler üzerinden şekillenen tartışmalar, araştırmanın ana başlıklarını oluşturdu.
Sürece en yüksek destek DEM Parti tabanından
Bayrakçı, kamuoyunda “ikinci açılım” olarak da nitelendirilen sürece yönelik desteğin, beklenenin aksine en yüksek oranda DEM Parti seçmeninden geldiğini belirtti. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin süreci destekleyen açıklamalarına; DEM Parti, ardından MHP ve AK Parti seçmenlerinin görece daha yüksek oranda olumlu baktığı ifade edildi.
AK Parti seçmeninde daha temkinli bir tutumun hakim olduğu, buna karşın genel desteğin sürdüğü, ancak yaklaşık yüzde 10’luk bir seçmen kaymasının bulunduğu vurgulandı.
DEM Parti seçmeninin yönelimi
Araştırmada DEM Parti seçmeninin gelecek seçimlerdeki tercihine dair veriler de paylaşıldı. Kendini DEM Partili olarak tanımlayan katılımcıların yüzde 18,8’i iktidara oy verebileceğini ifade ederken, yüzde 49,4’lük kesimin muhalefeti desteklemeye daha yakın olduğu görüldü.
Bayrakçı, sürecin iktidar partileri tarafından başlatılmış olmasına rağmen, DEM Parti tabanında iktidara yönelimi gösteren güçlü bir eğilim bulunmadığını dile getirdi.
Demirtaş’ın serbest bırakılmasına toplumda sınırlı çoğunluk desteği
Programda Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılmasına yönelik kamuoyu tutumu da ele alındı. Katılımcıların yüzde 45,3’ü Demirtaş’ın serbest bırakılması gerektiğini belirtirken, bu görüşün parti sınırlarını aşan bir tabana yayıldığı ifade edildi.
Bayrakçı, Demirtaş’ın siyasi konumunun Abdullah Öcalan’dan farklı değerlendirildiğini ve geçmişte izlediği çizginin geniş kitlelere hitap eden bir “Türkiye partisi” anlayışına dayandığını söyledi.
MHP son 25 yılın en düşük seviyesinde ölçüldü
Araştırmanın en dikkat çekici sonuçlarından biri MHP’ye ilişkin oldu. Son ölçümlerde partinin oy oranının yüzde 4,4 olarak tespit edildiği ve bunun son çeyrek yüzyılın en düşük seviyesi olduğu açıklandı.

Oy kaybının temel nedenlerinden biri olarak, MHP tabanının “Terörsüz Türkiye” sürecine verilen desteği bütünüyle benimsememesi gösterildi.
İmamoğlu’na yönelik “casusluk” iddiası inandırıcı bulunmadı
Ekrem İmamoğlu ve çalışma ekibine yönelik ortaya atılan “casusluk” suçlamaları da araştırma kapsamında seçmene soruldu. Katılımcıların yüzde 53,8’i bu iddiayı inandırıcı bulmadığını ifade ederken, yüzde 24,7’lik kesim iddianın doğru olabileceğini düşündüğünü belirtti.
Bayrakçı, iktidar seçmeninin bir bölümünün dahi bu iddialara kuşkuyla yaklaştığını, açılan çok sayıdaki davanın seçmen nezdinde güven sorunu yarattığını söyledi.
Seçmen yerelde adaya odaklanıyor, CHP yüzde 35–36 bandında
Yerel seçim dinamiklerine ilişkin değerlendirmelerde ise seçmen davranışının giderek aday merkezli hale geldiği belirtildi. Katılımcıların yüzde 53,7’si oy verme kararında adayın belirleyici olduğunu söylerken, partinin etkisinin yüzde 14 seviyesine kadar düştüğü kaydedildi.
Sonar Araştırma’nın güncel verilerine göre CHP’nin oy oranı yüzde 35–36 aralığında ölçülürken, Zafer Partisi yaklaşık yüzde 4, Yeniden Refah Partisi ise yüzde 2–2,5 bandında bulunuyor.





