Rusya'da demokratik süreçlerin işleyişi, yaklaşan başkanlık seçimleriyle birlikte tekrar tartışma konusu oldu. Financial Times'ın haberine göre, muhalif adaylar üzerindeki baskıların artması, Putin yönetiminin siyasi muhalefeti bastırmaya yönelik taktiklerinin bir yansıması gibi görünüyor. Boris Nadezhdin ve İlya Yashin gibi muhalif seslerin dile getirdiği endişeler, Rusya'nın demokratik geleceği hakkında ciddi soru işaretleri uyandırıyor. Bu yazıda, Rusya'daki siyasi atmosferin seçimler öncesindeki seyrini inceleyeceğiz.
Rusya'da Seçim Atmosferi Gerginleşiyor
Rusya'da 15-17 Mart tarihlerinde gerçekleşecek olan başkanlık seçimleri öncesinde muhaliflerin üzerindeki baskının arttığı bildiriliyor. Financial Times kaynağına göre, seçimlerin yaklaşmasıyla birlikte muhaliflerin karşılaştığı baskı giderek yoğunlaşıyor.
Muhaliflerden Boris Nadezhdin, Financial Times'a yaptığı açıklamada, "Benim hareketim, aldığım destek, Kremlin'in beklediği stratejiyi tamamen yok etti. Pek çok insanın barışı savunan, Putin'i ve siyasetini eleştiren bir adayı açıkça desteklemeye hazır olduğu ortaya çıktı" ifadelerini kullandı.
Hapisteki bir diğer muhalif İlya Yashin ise kamuya açık bir mektupta, "Onu sadece öldürmekle kalmadı, seçimlerden hemen önce, kimsenin Putin'in karıştığından şüphe duymaması için onu öldürüyormuş gibi yaptı" şeklinde yazdı.
Aralık ayında Rus yetkililer, yüz binlerce Telegram takipçisine sahip eski bir TV gazetecisi ve savaş karşıtı aday olan Ekaterina Duntsova'nın oy pusulasında görünmesi için gerekli imzaları toplamasını bile yasakladı.
Tek savaş karşıtı aday olan Nadezhdin'i seçimden çıkardı
İki ay sonra, merkezi seçim komisyonu, çok sayıda geçersiz imzayı gerekçe göstererek, geriye kalan tek savaş karşıtı aday olan Nadezhdin'i seçimden çıkardı. Bu durum, Putin'e rakip olan beş kişiden ikisinin de yarıştan çekilmesine neden oldu.
Rusya'da seçim öncesi muhaliflerin karşılaştığı baskılar, uluslararası toplumun dikkatini çekmeye devam ederken, ülkenin politik atmosferindeki gerginlik giderek artıyor.
