Merkez Bankası’nın beklentilerin aksine sürpriz bir kararla faizde 100 baz puanlık indirim kararı almasının yankıları sürüyor. İzmir ekonomi Üniversitesi akademisyenlerinden Prof. Dr. Coşkun Küçüközmen MB’nin aldığı karar ve piyasaların bu karara verdiği tepkileri Son Mühür’e değerlendirdi. 
‘’Merkez Bankası bugün beklenmedik şekilde faizde 100 baz puanlık indirime gitti. Reel anlamda enflasyon ve faiz oranı arasındaki fark ilk kez 66.6 gibi büyük bir rakama çıktı’’ hatırlatmasında bulunan Küçüközmen, ‘’Niçin böyle bir şey yaptı Merkez Bankası?’ diye sordu ve ekledi ‘’Para Politikası Kurulu toplantısında bir takım saptamalar var. Küresel enflasyonda görülen belirsizlikler ve artışlara atıfta bulunuyor. Bir başka konu faiz kararları açıklandığında döviz kuru ne olacak sorusu var. Tabii ki burada döviz kurunun artması beklenen bir şey. Ama bunun göze alınarak böyle bir düşüşe gitmenin göze alınması ve neticede bir yerlerden net hata ve noksan kaleminde görüyoruz döviz girişine işaret ediyor ama bu ne kadar olacak, nasıl olacak bilemiyoruz. Çünkü bu sene için 182,5 milyar dolar ya da önümüzdeki yıl için kısa vadeli borç var çevrilmesi gereken. Bunun üçte birlik kısmı riskli bir kısım. Merkez Bankası’nın bu süreçte kullanılabilecek 30-35 milyar dolarlık bir rezervi olduğunu dikkate aldığımızda ilave bir o kadar daha paraya ihtiyacı olduğu aşikar. 
FAİZ NEDEN İNİYOR?
Prof. Dr. Coşkun Küçüközmen ‘’Faiz niçin iniyor? Belki, yeni ekonomi modeli deniyor her ne kadar o ekonomik modelin planlarını henüz bilmiyorsak da bu süreçte sıkıntı şurada, belki büyümeyi desteklemek için böyle bir indirime gidildi. Merkez Bankası daha düşük bir rakamdan borç verip bankaların da bu yola kredi faizlerini düşürmesini mi bekliyor? Ya da öyle bir durumu mu öngörüyor? Şu an için anlamak zor. Ekonomiye destek olmak için sembolik bir düşüşe gittiğini söyleyebiliriz’ hatırlatmasında bulundu.
ANLIK TEPKİLERE BAKMAK SAKINCALI
‘’Dolar kurunun 18.13 liraya kadar yükselip, ardından 18.04 liraya indiğine’ işaret eden Küçüközmen ‘’ tabii bu anında tepki alımı ve tepki satımlarına güvenerek piyasa hakkında kesin karar vermek oldukça sakıncalı. Bu noktada birazcık beklemekte fayda var. Ama gerçek olan şey şu, riskleri biriktiriyoruz. Yani riskler öteleniyor. Tabii ki bir takım şeyleri biriktirme ve ötelemenin sonuçları var. Yani kilo almak gibi ya da diyet gibi, veya olması gereken bir tedaviyi geciktirmek gibi şu an çok kolay bir şekilde halledebileceğiniz bir şey değil. Gelecekte daha yüksek bir maliyette yapabiliyor olabilirsiniz. Neticede işin özeti bir bedel ödenmesi durumu söz konusu. Ve bu bedel, o veya bu şekilde ödenecek. Bu ne kadar sürdürülebilir, nereye kadar gidebilir bilmiyorum’’ dedi.


NEYE BAKMAMIZ LAZIM?
Sadece bir faiz kararına bakarak yorum yapmak çok rasyonel değil hatırlatmasında bulunan Prof. Dr. Coşkun Küçüközmen  ‘’Neye bakmamız lazım? İşte Kur Korumalı Mevduat aşağı yukarı 60 milyar TL’lik bir yük getirdi. TL olması sebebiyle en azından idare edilebilir, yönetilebilir diyelim. Ama bu devam ediyor. Buna da bakmak lazım. Buradan gelecek olan yük enflasyona mutlaka yansıyacaktır bir şekilde. Yapılan bu işlemlerde rasyonellik var mı? Hangi açıdan baktığınıza bağlı. Biz buradan baktığımızda bir rasyonellik göremiyoruz ama belik Merkez Bankası veya ekonomi yönetimi tarafından bakıldığında model çerçevesinde bir rasyonellik söz konusu olabilir. Yarından sonrasını görmek lazım ama piyasa tepkisel davranışıyla birazcık da olsa tavrını belli etti. Uluslararası anlamda Türk Tahvillerinin risk primi CDS birden bire artış gösterdi, bakalım o nereye kadar çıkacak? Merkez Bankası Para Piyasası Kurulu’nun bugün yapmış olduğu faiz indirimine ilişkin kurul kararı açıklamaları tabiiki piyasalar tarafından hemen değerlendirildi. Yarın önemli, haftanın son iş günü. Pazartesi bakalım nasıl bir piyasaya uyanacağız? Onu da hep birlikte göreceğiz. Ne diyeyim, başarılar diliyorum, herkese, bu ülkede yaşayan herkese’’ mesajı verdi.

Editör: TE Bilişim