Türkiye genelinde sayıları 200 bini aşan motorlu kuryeler, dijital platformların dayattığı puanlama sistemi nedeniyle her gün ölümle burun buruna çalışıyor.

Teslimat süresine göre verilen puanlar, kuryelerin kazancını, çalışma hakkını ve sistemde kalıp kalamayacağını belirlerken; yavaş kalan cezalandırılıyor, puanı düşen ise tamamen sistem dışına itiliyor.

Pandemiyle büyüyen sektör, ağır bedeller doğurdu

Kurye 3

Pandemi döneminde hızla büyüyen online sipariş sektörüyle birlikte motorlu kurye sayısında ciddi artış yaşandı.

Kent yaşamının vazgeçilmez bir parçası haline gelen kuryeler, görünürde “hız yapan, kural tanımayan” kişiler olarak eleştirilse de bu tablonun arkasında ağır bir çalışma baskısı bulunuyor. Kuryeler, müşteri memnuniyeti ve işveren beklentileri arasında sıkışmış durumda.

Puanlama baskısı

Kurye platformlarında her teslimat sonrası verilen puanlar, sadece günlük kazancı değil, kuryenin geleceğini de belirliyor.

Trafik kurallarına uyarak ilerleyen kuryeler, siparişi geç ulaştırdıkları gerekçesiyle düşük puan alabiliyor. Hız yapanlar ise hem kendi hayatlarını hem de trafikteki diğer yurttaşların güvenliğini riske atıyor.

Düşük puan, sektörden dışlanma anlamına geliyor

Kurye 4

Teslimat puanları artık sadece tek bir platformla sınırlı değil. Uygulamalar arasında dolaşan bir referans sistemine dönüşen puanlama mekanizması, bir platformda düşük puan alan kuryenin başka bir şirkete başvurduğunda da reddedilmesine neden oluyor.

Bu durum, geçimini yalnızca bu işten sağlayan binlerce kuryeyi bir anda işsiz ve borçlu bırakabiliyor.

4 yılda 224 kurye hayatını kaybetti

Resmi verilere göre, 2021-2025 yılları arasında Türkiye genelinde 224 motorlu kurye, trafik kazalarında yaşamını yitirdi.

Kaynak: İHA