İzmir’de yaşayan emekli Halk Eğitim Merkezi eğitmeni Sevgi Uslu (60), kızının evine getirdiği yavru kediyle başlayan hayvan sevgisini, sokak hayvanlarına yardım etme amacına dönüştürdü. Uslu, pazar yerlerinde ikinci el kıyafet ve eşya satarak elde ettiği gelirle sokaktaki canlara bakıyor.
Kızıyla Başlayan Hayvanseverlik Hikayesi
Sevgi Uslu, 18 yıl önce kızı Dilan Uslu'nun eve getirdiği yavru kediyle hayvanlara olan ilgisini keşfetti. Yavru kedinin bakımıyla başlayan süreç, zamanla sokak hayvanlarına yardım etme çabalarına dönüştü. Uslu, kendisini sokak hayvanları için bir umut kaynağı haline getirdi.
Sevgi Uslu'nun kızı Dilan Uslu (30) 18 yıl önce eve yavru bir kedi getirdi. Kedinin bakımını üstlenen Sevgi Uslu, hayvan sevgisiyle o yıllarda tanıştı. Daha sonra farklı zamanlarda 1'i engelli, 4 kedi daha sahiplenen Uslu, sokak hayvanları için de harekete geçti. Çevresinden ve hayvanseverlerden ikinci el kıyafet, ev araç gereci ve takı-toka toplayan Sevgi Uslu, ilk olarak kendi evine yakın bir pazar yerinde tezgah açıp, sokak hayvanları yararına satmaya başladı. Elde ettiği gelirle sokak hayvanlarını besleyen Uslu, daha fazla sokak hayvanına ulaşmak için Buca, Tepecik, Halkapınar ve İZBAN durakları gibi noktalarda tezgah açmaya başladı. Eşyaları kendi imkanlarıyla taşıyıp, satan Uslu, "Yavru kedi evimize girdikten sonra hayvanlara olan bakış açım değişti, farkındalığım arttı. İlerleyen zamanlarda içlerinden biri engelli olmak üzere 5 kedi sahiplendim. Hepsiyle birlikte mutlu yaşıyoruz. Ancak onların mutlu olmaları yeterli değil. Sokakta çok fazla yardıma ihtiyacı olan, aç canlar var. Yaklaşık 4 yıl önce hayvansever dostlarım ve aile bireylerimin bana verdiği ikinci el kıyafetleri pazarlarda satıp oradan elde ettiğim gelirle onları beslemeye başladım" ifadelerini kullandı.
'Konteynerlerin kenarlarından ekmek topluyorum'
Kediler için kuru mama, köpekler için tavuk alıp pişirdiğini dile getiren Uslu, "Konteynerlerin kenarlarından ekmek topluyorum. Elimden geldiğince kendi mahallemdeki ve çevremdeki hayvanlara yetişmeye çalışıyorum. Veteriner ücretleri yüksek olduğu için hepsini ayrı ayrı veterinere götürmem mümkün olmuyor. Çünkü pazardan yaklaşık 150 TL kazanıyorum. Bu nedenle veterinere danışarak gözleri enfeksiyon kapmış olan kedilere göz damlası alıyorum. Öksürdüklerinde antibiyotik şurup alıyorum. Veteriner tarafından uygun görülen ilaçları eczaneden kendi bütçemle alarak düzenli verip birçok hayvanı iyileştirdiğim oldu. Canların hayatlarını bir şekilde de olsa kolaylaştırabilmek için elimden gelen çabayı gösteriyorum. Ailemin de desteğiyle bu canlara yardımcı olmaya çalışıyorum" dedi.
'Sanki kendi aralarında iletişim kuruyorlar'
Sevgi Uslu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kapımın önünde 15-20 tane kedi var. Sanki kendi aralarında iletişim kuruyorlar. Hiç tanımadığım hayvanlar da mama saatlerinde geliyorlar, yemeklerini yiyip gidiyorlar. Dışarıya çıktığımda sürekli yanımda mama taşırım. Karşıma çıkan canlara bir avuç mama koyarak yoluma devam ediyorum. Bu şekilde ruhumu besleyerek huzur buluyorum. Midemizi doyurduğumuz gibi ruhumuzu da doyurmamız gerekiyor. Benim ilgi alanıma da hayvanlar nasip oldu ki çok mutluyum. Hava şartları uygun olduğu sürece insanların yoğun olduğu Şirinyer'de, Buca'da, Tepecik'te, Halkapınar'da, İZBAN'da beni görebilirler. Sattığım şeyler ise kullanılabilir, insanların da rencide olmadan satın alabileceği palto, mont, kazak, elbise, toka ve ev araç gereçleri gibi birçok eşya. Birilerinin ihtiyacını karşılayacak şeyleri uygun fiyatlarla veriyorum. Ticari bir amacım olmadığı için ürün 200 TL değerinde de olsa ben 50 TL'ye, 70 TL'ye satıyorum. Mama stoklarım tükenmeden yenilerini almak için bir an evvel paraya dönüşmesi ve mama kumbarasının birikmesi için çabalıyorum. Ayrıca barınakların düzenlenmesini ve yasanın geri çekilmesini istiyoruz."
