Son Mühür/ Merve Turan- Son günlerde İzmir'i derinden etkileyen yıkıcı orman yangınlarının ardından, İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu (İEKKK), İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay'ın ev sahipliğinde olağanüstü bir toplantı gerçekleştirdi. Tarihi Havagazı Fabrikası'nda bir araya gelen kurul üyeleri, yangınlar başta olmak üzere doğal afetlere karşı kentin, özellikle kırsal ve kentsel yerleşim alanlarının direncini artırmanın yollarını kapsamlı bir şekilde ele aldı. Başkan Tugay, acil atılması gereken adımları vurgulayarak, "Bütün köylerimizi yangın riski açısından inceleyip, ona göre yeniden yapılandırmak, yangın riski yüksek olan evleri yangına karşı dirençli hale getirmek lazım. Belediyemizin imkanları doğrultusunda çalışma yapacağız" ifadelerini kullandı.
Yangın sonrası durum değerlendirmesi ve acil tedbirler
İEKKK Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer'in açılışını yaptığı toplantıda, yangınlardan en çok etkilenen köyler ve burada yaşayan yurttaşlar için yapılabilecek destek çalışmaları ana gündem maddesi oldu. Kırsal bölgeler ile kentsel yerleşim alanlarının afetlere karşı dayanıklılığının nasıl artırılacağı üzerine fikir alışverişinde bulunuldu.
Başkan Dr. Cemil Tugay, toplantıdaki konuşmasında yangınlara karşı alınması gereken proaktif tedbirlere dikkat çekti. Tugay, "Yangın riskinin yüksek olduğu kırsal alanlarla yerleşim birimlerinin ilişkilerini acilen yeniden gözden geçirmemiz lazım. Kent-kırsal alan ve yerleşim birimi-ormanlık alan ilişkisinin, yangın riski açısından detaylıca yeniden değerlendirilmesi hayati önem taşıyor. Eğer bunu göz ardı etmeye devam edersek, ne yazık ki daha fazla evimiz, köyümüz ve değerli alanlarımız yanabilir. Binaların ve diğer yapıların yangınlara karşı dirençli hale getirilmesi için somut adımlar atmak gerekiyor. Özellikle yangın riski taşıyan evlerin çatılarını ve dış cephelerini yangına dayanıklı malzemelerle güçlendirmek, tüm köylerimizi bu açıdan inceleyip yeniden yapılandırmak, şehrimizin geleceği için konuşulması ve uygulamaya geçirilmesi gereken elzem konular" şeklinde konuştu.
Köylerin geleceği ve sosyoekonomik destek vurgusu
Yangınlarda zarar gören köylerin hızla onarılması ve restore edilmesi gerektiğinin altını çizen Başkan Tugay, bölgedeki sosyal ve ekonomik zorluklara da değindi. Tugay, "Köylerimiz genellikle dar gelirli vatandaşlarımızın yaşamlarını sürdürdüğü yerler. Yangınlar sonucunda bu insanlar evlerini, damlarını, ağıllarını kaybettiler. Bahçeleri, zeytinlikleri, tarlaları kül oldu. Şu anda hem barınma hem de gelir kaynakları açısından büyük sıkıntı yaşıyorlar. Oradaki yaşamın normale dönmesi için acil barınma ve diğer temel ihtiyaç sorunlarının giderilmesi şart. Kırsal yaşamın sona ermesi, tarımsal ve ekolojik açıdan ülkemize ve toplumumuza ciddi zararlar verir. Bu nedenle köylerimizi korumamız, geliştirmemiz ve hatta sosyal yaşamlarını canlandıracak adımlar atmamız gerekiyor. Kırsal bölgelerin stratejik planlaması ve sosyoekonomik desteklenmesi büyük önem taşıyor. Daha yaşanabilir köyleri nasıl inşa edebileceğimiz üzerinde çalışmalıyız" ifadeleriyle köylerin önemine vurgu yaptı.
Ulusal dayanışma çağrısı ve afet bilançosu
Ödemiş'in yangından etkilenen kırsal mahallelerinde çektiği yürek burkan fotoğrafları kurul üyeleriyle paylaşan Başkan Tugay, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin kendi imkanları doğrultusunda çalışmalara devam edeceğini belirtirken, tüm kurum ve vatandaşları dayanışmaya davet etti. Tugay, "Burada hepimizin dayanışmaya ve iş birliğine ihtiyacı var. Böyle devam ederse ormansız kalacağız. Bütün Türkiye'nin bu konuya odaklanması gerekiyor. Yangının yayılmasını ve büyümesini önlemek en kritik nokta. Hepimizin şapkasını önüne koyarak, bu şehri ve bu ülkeyi kurtarmak, felaketleri samimi bir şekilde durdurmak için ne gerekiyorsa yapması lazım. Çözüm için hep birlikte adım atmalıyız. Özellikle yerleşim birimlerinin yangına dirençli hale getirilmesi hayati öneme sahip" diyerek sorumluluk çağrısı yaptı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar, toplantıda belediyenin yangın bölgelerindeki faaliyetleri hakkında detaylı bir sunum gerçekleştirdi. Ayatar, yangınların tarım alanları ve ormanlık bölgeler üzerindeki yıkıcı etkilerini sayısal verilerle ortaya koydu: "Aliağa'da yanan alanın yüzde 80'i tarım arazisiydi. Foça'da toplam zarar gören alanın yüzde 88'i tarım arazisi. Menemen'de ise yanan alanın yüzde 86'sı tarım alanı niteliğindeydi. Menderes'te neredeyse yanan alanın tamamı orman statüsündeydi. Seferihisar'da toplam yanan alanın yüzde 13'ü tarım, yüzde 44'ü ise orman statüsündeydi. Çeşme'de yanan alanın yüzde 69'u tarım, geri kalanı orman statüsünde olup kıyı ekosistemi ve önemli doğa alanları ciddi şekilde etkilendi. Ödemiş'te ise yanan alanın yüzde 54'ü tarım, geri kalanı orman statüsündeydi." Bu veriler, yangınların ekolojik ve ekonomik boyutunun ne kadar büyük olduğunu gözler önüne serdi.
Uzmanlardan Yangına Dirençli Kırsal Yerleşimler İçin Stratejiler
İzmir Planlama Ajansı (İZPA) Genel Müdür Vekili Aykut Uçar da "İzmir İçin Yangına Dirençli Kırsal Yerleşimler: Krizden Dirence Geçiş" başlıklı sunumuyla önemli bilgiler paylaştı. Uçar, yangın sonrası süreçte sadece fiziki yapıların değil, kırsal yaşamın sosyal ve kültürel sürekliliğinin de yeniden inşa edilmesi gerektiğine dikkat çekti. "Mekânsal aidiyet, birlikte yaşama pratikleri ve topluluk bağları korunmalı" diyen Uçar, ekosistemin iyileştirilmesi, doğanın kendini yenileme kapasitesinin desteklenmesi ve ekolojik dengenin yeniden kurulmasının temel bir adım olduğunu vurguladı.
Yangına dayanıklı yapı malzemeleri ve tasarım uygulamalarının önemini de belirten Uçar, "Yanmaz çatı kaplaması, yangına dirençli dış cephe malzemeleri, çift camlı pencereler ve otomatik sprink sistemleri gibi teknikler, yapısal güvenliği önemli ölçüde artırır ve yangının yerleşim alanına zarar verme riskini azaltır" dedi.
Kurumlar arası koordinasyon ve destek çağrısı
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar da toplantıda ormanların korunması için kurumlar arası koordinasyonun hayati önemine değindi. Yorgancılar, İzmir'deki yangın bölgelerinde yaraların sarılması için her türlü desteği sağlamaya hazır olduklarını ifade etti. "Bir an önce yangın bölgelerini ayağa kaldırmamız gerekiyor" diyen Yorgancılar, bu süreçte herkesin sorumluluk alması ve "taşın altına elini koyması" gerektiğinin altını çizdi.
İzmir'de yaşanan yangın felaketi, kentin afetlere karşı hazırlıklı olma ve dirençli yapılar oluşturma ihtiyacını bir kez daha gündeme getirdi. İEKKK toplantısı, bu konudaki acil eylem planlarının ve uzun vadeli stratejilerin belirlenmesi adına önemli bir adım oldu.
