Son Mühür- İsrail, pazar günü Suudi Arabistan, Türkiye, Katar, Mısır, Ürdün ve Birleşik Arap Emirlikleri dışişleri bakanlarının Ramallah’a gerçekleştirmeyi planladığı ziyarete izin vermeme kararı aldı. İsrail basınında yer alan haberlere göre, karar, üst düzey bir İsrailli yetkili tarafından doğrulandı.
Yetkili, ziyaretin Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı'nın başkanlığında gerçekleşeceğini ve Filistin Yönetimi'nin bu teması, "bağımsız Filistin devleti kurulması yönünde uluslararası desteği artırmak" amacıyla kullanmayı hedeflediğini ifade etti.
Ramallah'ta tarihi temas planı vardı
Times of Israel’in aktardığına göre, söz konusu dışişleri heyeti, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile Ramallah’ta görüşmeyi planlıyordu. Ancak İsrail, bu ziyaretin gerçekleştirilmesine izin vermeyeceğini bildirerek bakanların Batı Şeria’ya girişlerini engelleme kararı aldı.

İki devletli çözüm için BM'de yeni girişim
Öte yandan, Suudi Arabistan ve Fransa’nın öncülüğünde gelecek ay Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nde düzenlenecek bir uluslararası konferansta iki devletli çözüm yeniden gündeme getirilecek. Fransa’nın, konferans sürecinde Filistin devletini tanımayı değerlendirdiği belirtiliyor.
İsrail hükümeti ise bu yöndeki diplomatik girişimlere karşı, Batı Şeria’da yeni yerleşim birimleri inşa etmek gibi adımlarla yanıt vermeyi planlıyor.
ABD'den vize başvurularında sosyal medya taraması

Bu gelişmelerin yanı sıra, Amerika Birleşik Devletleri'nde öğrenci vizelerine dair yeni bir uygulama yürürlüğe girme hazırlığında. ABD Dışişleri Bakanlığı kaynaklarına göre, öğrenci vizesi başvurularında sosyal medya hesapları daha detaylı şekilde incelenecek. Yeni yönerge, özellikle İsrail karşıtı paylaşımlar içeren içeriklerin vize reddi gerekçesi olabileceğini ortaya koyuyor.
Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun imzasını taşıyan belge ile tüm ABD büyükelçilikleri ve konsolosluklarına gönderilen talimatta, sosyal medya geçmişi tam olarak değerlendirilene kadar yeni vize randevularının ertelenmesi istendi. Uygulama, "terörle mücadele" ve "antisemitizme karşı duruş" gibi gerekçelere dayandırılsa da, hangi içeriklerin antisemitik olarak değerlendirileceğine dair açık bir tanım yapılmadı.
Yeni prosedür, ifade özgürlüğü bağlamında uluslararası kamuoyunda tartışmalara neden oldu.





