İzmir'in gündemini mercek altına alan usta gazeteci Hasan Tahsin Kocabaş Radyo Ege'de 90 Saniye programında yine çarpıcı konulara parmak bastı.
İşte Hasan Tahsin'in açıklamaları...
SADECE KENDİLERİ İNSAN...
İzmir’in tarih ve kitap kültürüne kene gibi yapışmış herşeyologları, duyuyorum ki bir yandan panik olurken diğer yandan da hakkımda türlü iftiralar uyduruyorlarmış. Tipik İngiliz kumpas kuruculuğu yani...
Neyse bu herşeyologların İstanbul’dan ithal çakma yayıncısı, İzmir’in 100. Yıl coşkusuna öyle bir limon sıktı ki, ayrıntılara ulaştıkça kendimi zor tutuyorum.
Hatırlarsınız İzmir tarihinin kalpaklı müftüsü Rahmetullah Efendi konusunda çok hassasım, Miralay Fethi bey konusunda da. Bu ithal herşeyolog, benim faşist olduğumu, belediyedeki görevim sırasında bulduğum kitapların hiç de uygun olmadığını söyleyip durmuş. Peki Orhan Beşikçi, Nejat Yentürk, Günver Güneş, Yaşar Aksoy, Siren Bora, Tufan Atakişi, Mevlüt Çelebi, Müslime Güneş, Engin Berber, Esra Özsüer, Yücel Yiğit, Yaşar Ürük de mi faşist?
Ama tezgâh başka... yerli herşeyolog İzmir’in tüm tarihini kendi bildiğini sanıp özellikle Konak Belediye Başkanını kandırmış. Kendine benzettiği bir arkeologla çene suyu çorba tekrarları yapıyorlar bilmem ne hanede... Sadece kendi kitapları yayınlansın, kendi dostları abat olsun. Ama yakında size bir beyin kanaması olayı anlatacağım da duyun bu şahsın marifetlerini... Ya ithal herşeyolog? Onun derdi de tanış olduğu ne kadar İstanbullu çer çöp varsa İzmir’e yanına getirsin, güç olsun... Ama yemezler ithal herşeyolog, yakında ihraç edildiğini görecek İzmir!