İzmir'in deneyimli kalemi Hasan Tahsin Kocabaş Radyo Ege'de 90 Saniye programında mesleki yaşamıyla ilgili çarpıcı gelişmeleri aktardı.

İşte Hasan Tahsin Kocabaş'ın açıklamaları...

KASIM GELDİ, SEÇİM YAKLAŞIYOR BAŞKANLAR!

Yine aynı sözle gireceğim konuşmaya. Biliyorum “konuşsam tesiri yok” ama “sussam” gerçekten “gönlüm razı değil”. Razı değil zira kızsalar da CHP seçmeni yurttaş gazeteciyim.

2014 yerel seçiminde İzmir’de, tabanda AKP ve cemaat birlikteliğinin her yönden gücüne rağmen, CHP’li Aziz Kocaoğlu’na kurulan büyük kumpasa rağmen İzmirliler, yüreklerinin sesine uyup Aziz abiyi başkan seçtiler... Mayıs ayı geldiğinde bir anda yayın yaptığım TV’de profesyonel bir başka kumpasla önce mesleğimden, sonra onurla taşıdığım sarı basın kartımdan oldum. Onca yıl hem eleştirip hem de desteklediğim Aziz abinin davetiyle de haziran ayı itibarıyla başkan danışmanlığına resmen ve meclis onayıyla tayin oldum. Aziz abiyle beş yılı harala gürele yaşadım ki bunları bu aralar kâğıda geçiriyorum. Ama şunu bilin bu beş yıl, yıllarca bazen acımasızca eleştirdiğim belediyeyi, bir de içeriden tanıma şansı sağladı bana. 

2019 seçimindense, büyük kavgayla dost olduğumuz, aydın insan, yüreği güzel insan Tunç Soyer İzmir’in beşinci büyükşehir belediye başkanı çıktı. Ben de artık asli mesleğime dönmeyi düşünürken Başkan Soyer “dur” dedi... 2014’te yılların dostu, ağabeyi, sırdaşı Abdül Batur da Narlıdere’den Konak’a başkan oldu.

Ne kadar sevinmiştim. Narlıdere’yi, Narlıdere yapan başkan şimdi Konak’a da asırların reva gördüğü haksızlığı giderecekti.

Soyer’in yüreği ve ufku, Batur’un deneyim ve projeciliği İzmir’e muhteşem bir beş yıl yaşatacaktı...

Peki bugün?

Bugünü de yarın anlatayım... Neden? Çünkü susan dilsiz şeytandır! İki başkan da bu beş yılda iyi niyetlerinden dolayı istismar edildiklerini anlamadılar. Bense her şeye rağmen ikisinin de başkanlığa devam etmesini istiyorum. Daha sırada hedefe konan halkkonut var!

Yarın ola hayrola...

 

Editör: Bünyamin Dobrucalı