Suriye’nin güneyinde yer alan ve Dürzilerin yoğun olarak yaşadığı Süveyda vilayetinde yaşanan çatışmalar, hem bu topluluğun siyasi duruşunu hem de dini kimliğini yeniden gündeme taşıdı. İsrail’in Şam’a düzenlediği hava saldırıları ve Suriye İçişleri Bakanlığı’nın ateşkes açıklamasıyla birlikte, Dürzilerin dini lideri Hikmet el-Hicri, anlaşmayı reddettiklerini açıkladı. Bu gelişmenin ardından “Dürziler kimdir, Dürzilik nedir?” soruları kamuoyunda merak konusu oldu.
Dürziler Kimdir?
Dürziler, 11. yüzyılda Mısır’daki Fatımi Halifesi el-Hakim bi-Emrillah döneminde ortaya çıkan, İslam kökenli ama zamanla ondan ayrılan ezoterik bir dini topluluktur. Dürzilik inancı, İsmaililik mezhebinden etkilenmiş olsa da, farklı dini yorumları ve gizli öğretileriyle bağımsız bir yapıya dönüşmüştür.
Bugün Dürziler; Lübnan, Suriye, İsrail ve Ürdün başta olmak üzere Orta Doğu'nun farklı bölgelerinde yaşamaktadır. Ayrıca göçlerle birlikte Batı ülkelerinde de küçük Dürzi topluluklar oluşmuştur.
Dürziler Hangi Dine Mensuptur?
Dürziler, köken olarak İslam içinden çıkmış olmalarına rağmen, geleneksel İslam inancından önemli ölçüde farklılık gösteren bir dine sahiptir. İnançlarının merkezinde, Fatımi Halifesi el-Hakim bi-Emrillah’ın ilahi bir varlık olduğu inancı yer alır.
Bu inanç doğrultusunda, 1017 yılında Hamza bin Ali tarafından sistematize edilen Dürzilik, sadece belirli kişilere açık olan ve dışa kapalı bir öğretidir. Dini bilgiler ve öğretiler, topluluk içerisindeki seçkin kişilere öğretilir; dış dünyaya açıklanmaz.
Dürzilik Nedir?
Dürzilik, gizemli yapısıyla bilinen ve inanç esasları gizli tutulan bir dini sistemdir. Kutsal metinleri ve ibadet biçimleri yalnızca iç grubun erişimine açıktır. Dürziliğe göre Tanrı'nın farklı çağlarda farklı şekillerde tecelli ettiği kabul edilir. El-Hakim bi-Emrillah, bu tecellilerden biri olarak kabul edilir.
Dürzilikte reenkarnasyon inancı da bulunur. Ruhun ölümden sonra başka bedenlerde yeniden dünyaya geldiği inancı, Dürziliğin temel taşlarından biridir.
Dürzü Ne Demek?
“Dürzü” kelimesi, halk arasında zaman zaman aşağılayıcı veya küçümseyici bir anlamda kullanılsa da bu kullanım, topluluğun gerçek kimliğini yansıtmaz. Türk Dil Kurumu’nda bu kelimenin net bir tanımı bulunmamaktadır. Genellikle toplum kurallarına uymayan ya da kaba davranışlar sergileyen kişiler için halk arasında kullanılır. Ancak bu, kelimenin tarihsel ve kültürel anlamıyla ilgisizdir.





