Ücretlerinin eksik ödenmesi nedeniyle belediye işçilerinin çıplak ayakla eylem yapması hem İzmir hem de Türkiye gündemine oturmuştu. Yaşanan eylemle ilgili olarak pek çok açıklama gelirken, bir açıklama da DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın'dan geldi.

"Aynı zamanda bir onur isyanıdır!"

İşçilerin bu eyleminin haklı olduğunu vurgulayan Akın, "İzmir’de belediye işçilerinin sürdürdüğü “çıplak ayaklı yürüyüş”, aynı zamanda bir onur isyanıdır. Emekçiler, imzaladıkları sözleşmeye rağmen ek ödemelerini alamıyor, maaşlarını gecikmeli alıyor, borç içinde boğuluyor. Temel yaşam giderlerini karşılayamaz hâle getiriliyor. Üstelik 350’den fazla işçi havuza alınmış, aylarca belirsizlikte bekletilmiş, bazıları açıkça kapı önüne konmuştur. Bu, teknik bir süreç değil; açık bir şekilde iş ve ekmek gaspıdır. İşçilere düzensiz ödeme yapıldığı için faturalarını, elektrik-su paralarını ev kiralarını ödeyemiyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay da uzun görüşmeler sonrası bu meseleye ilişkin somut hiçbir söz söylemediği için de işçiler şimdi artık haklı olarak sokağa çıktılar ve çıplak ayakta yürüyorlar." ifadelerini kullandı.

Maddeler halinde sıraladı!

"Bu durum, yaşanan krizin sorumlusunu da işaret ediyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’nın haftalardır işçilere somut tek bir çözüm sunmaması; kimseyi dikkate almayan, eleştiriye kapalı, kendi partisinin yöneticilerine bile tavır alan tutumuyla birleştiğinde ortaya bir yönetim krizi çıkıyor. Bu durum artık sadece CHP’nin değil, İzmir halkının ortak sorunudur.
İşçilerin talepleri nettir ve tamamı meşrudur:
— Geciken ek ödemelerin ve ikramiyelerin derhâl ödenmesi,
— Çıplak ücret dayatmasının kaldırılması,
— Havuzdaki işçilerin işe iadesi,
— İşten çıkarmaların durdurulması,
— Düzenli, güvenilir bir ödeme sisteminin kurulması."

"İzmir adaleti, emeği ve liyakati hak ediyor!"

İzmir'in hak ettiklerini vurgulayan Akın, "Bugün İzmir’de iş barışı Belediye yönetiminin uygulamaları ile yok edilmiştir. İzmir Büyükşehir Belediyesinde halkla uyumlu, emeği koruyan bir yönetim düzeni kurulamamıştır. Mevcut yönetim, kaosu büyütmektedir. Krizin bedeli emekçiye ödetilemez. Belediyeyi yönetememenin bahanesi ekonomik durum olamaz. Çıplak ayaklı yürüyüş, emekçilerin çaresizliğinin değil; bu kente karşı sorumluluk taşıyan herkesin duymak zorunda olduğu bir adalet çağrısıdır. Biz, haksızlığa uğrayan işçilerin yanında durmaya, emeğin hakkını savunmaya, İzmir’in geleceğini keyfî yönetim anlayışına terk etmemeye devam edeceğiz. İzmir adaleti, emeği ve liyakati hak ediyor." dedi.

Kaynak: Haber Merkezi