Son Mühür- Berivan Kaya/ Çiğli Belediyesi’nde işlerine son verilen 6 kadın işçi, Ankara'ya vardı. İşçi kadınlar, 10 gün boyunca devam eden yürüyüşün ardından Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Merkezi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.
Basın açıklamasını gerçekleştiren Hale Ören Özdinçer Bizler, "Çiğli Belediyesi’nde yıllarca emek verdikten sonra hiçbir gerekçe gösterilmeden işten çıkarılmış 16 kadın işçiyiz. Tam 11 aydır, hakkımızı arıyoruz. Sesimizi duyurmak için çalmadık kapı bırakmadık. Ama sesimize sağır kalındı, emeğimize sırt dönüldü" dedi.
Aynı düzenin tanıkları!
Dün kıdem tazminatı istediği için Çalık Holding'in güvenlik görevlileri tarafından darp edilerek öldürülen Erol Eğrek'ten bahseden Özdinçer, "Bu yüzden yola çıktık. İzmir’den Ankara’ya, 10 gün boyunca omuz omuza yürüdük. Bugün buradayız. Sadece bir tabelanın önünde değil; bu ülkenin vicdanının karşısındayız. Herkesin bizi duyması için, başka çaremiz kalmadığı için buradayız. Bu basın açıklamasını yapmak için farklı bir gündem isterdik. Ama ne yazık ki bugün, 10 yıl çalıştığı kurumdan yalnızca tazminat hakkını istediği için dövülerek hayatını kaybeden Erol Eğrek’in acısıyla , Beşiktaş belediyesinde aynen bizim gibi işten çıkarılan arkadaşlarımız sorumluluğuyla , Altındağ Belediyesinde kapıda direnen hakkını isteyen sınıf kardeşlerimizin inadı ile konuşmaya başlıyoruz. Bu ülkede bir işçinin hakkını istemesi hâlâ ölümle, dışlanmayla, yoksullukla karşılık bulabiliyor. İşte biz de aynı düzenin tanıklarıyız" dedi.
İnancımızla geldik
İşlerine geri dönmek istediklerini belirten Özdinçer, "Hakkımızı aradığımız için kapı önüne konulduk. Ne bir mahkeme kararı, ne bir denetim raporu… Sadece sessizce hazırlanmış bir listeye yazıldık. Ve geçimimizi, geleceğimizi, emeğimizi bir anda kaybettik. Bugün Ankara’da, CHP Genel Merkezi’nin önünde yalnızca işimizi değil, aynı zamanda görülmeyi, duyulmayı, anlaşılmayı talep ediyoruz. Bizim mücadelemiz sadece bireysel değil. Belediye şirketlerinde çalışan yüz binlerce işçinin sesi olduğumuzu biliyoruz. Kadın emeğinin hâlâ güvencesiz, görünmez ve değersiz sayıldığı koşullarda, bu yürüyüşü adalet için attık. Ne kırdık, ne döktük. Sadece yürüdük. Ayaklarımızla değil, inancımızla geldik. Bugün buradan, CHP yönetimine, belediye başkanlarına ve tüm kamuoyuna çağrımızdır: Biz 16 kadın işçi, işimizi geri istiyoruz. Daha fazla zaman kaybetmeden, daha fazla mağduriyet yaratmadan, bu yanlıştan dönülmesini istiyoruz" ifadelerini kullanıldı.
Sesimiz yeni duyuldu!
Özdinçer açıklamasının devamında, "İşe iade edilmek, sadece bir maaşa kavuşmak değildir. Bu, emeğin hakkını teslim etmektir. Bu, kadınların çalışma hayatında eşit yurttaş sayılmasının bir gereğidir. Biz, yorgunuz ama yılgın değiliz. Kararlıyız ama kırgın değiliz. Birlikte yürüdük, birlikte direndik, şimdi birlikte üretmek için geri dönmek istiyoruz. Bizim hikâyemiz burada bitmiyor. Belki bir yürüyüş tamamlandı ama sesimiz daha yeni duyuldu. Bu nedenle diyoruz ki: “Yolun sonunda değiliz… Sözün başındayız.” Ve bu sözümüz, yalnızca bugün için değil, gelecekte ayağa kalkacak bütün emekçiler içindir. İşçiyiz, kadınız, hakkımızı istiyoruz. Ve bu hak teslim edilene kadar buradayız" dedi.
