Türk siyasetinde önemli bir yere sahip olan, bıraktığı izlerle her zaman hatırlanan Alpaslan Türkeş, 27 yıl önce bugüb vefat etti. Peki, Alpaslan Türkeş kimdir? İşte, Alpaslan Türkeş'in hayatı...
ALPASLAN TÜRKEŞ KİMDİR?
Türkeş'in hayatı oldukça etkileyici. Pınarbaşı ilçesinin Yukarı Köşkerli köyünde Koyunoğlu ailesine mensup olan Türkeş, Sultan Abdülaziz'in fermanıyla ailesiyle birlikte Kıbrıs'a sürgün edildi ve burada doğdu. İlk eğitim yıllarında Türklük ve Türkçülük şuuruyla yetişti ve Osman Zeki Bey tarafından "Alparslan" olarak isimlendirildi. İstanbul'a yerleştikten sonra askeri eğitim aldı ve Harbiye'den mezun oldu. 1944'te Muzaffer Şükriye ile evlendi ve çocukları oldu. Ardından, Nihal Atsız ve Nejdet Sançar ile "Irkçılık-Turancılık" davasından yargılandı ve hapishanede zaman geçirdi. ABD'de askeri eğitim aldı ve NATO Türk Temsil Heyeti üyeliğine atandı. Türkiye'ye döndükten sonra Almanya'ya Atom ve Nükleer Okulu'na gönderildi ve başarıyla mezun oldu.
27 MAYIS DARBESİ
27 Mayıs 1960'ta Milli Birlik Komitesi'nin ülke yönetimine el koyduğunu duyuran bildiriyi radyoda okuyan Türkeş, ihtilal hükümetinde Başbakanlık Müsteşarlığı görevini üstlendi. Bu dönemde Devlet Planlama Teşkilatı, Devlet İstatistik Enstitüsü ve Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü gibi kurumları kurdu. Ancak, Milli Birlik Komitesi içinde yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle, 13 Kasım 1960'ta Türkeş ve "ondörtler" olarak bilinen arkadaşları emekliye sevk edildi ve sürgüne gönderildi. Türkeş, Türkiye'nin Hindistan Büyükelçiliği müşaviri olarak sürgüne gönderildi. 1963 yılında Türkiye'ye dönen Türkeş, dava arkadaşlarıyla birlikte "Huzur ve Yükseliş Derneği"ni kurdu ve ardından Talat Aydemir'in darbe girişimine karıştığı iddiasıyla tutuklandı. Mamak Askeri Cezaevinde 4 ay hücre hapsi cezası aldıktan sonra yargılandı ve beraat etti.
CKMP GENEL BAŞKANLIĞI
1965 yılında Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi'ne (CKMP) katılan Türkeş, partinin Büyük Kurultay'ında Genel Başkanlığa seçildi ve aynı yıl yapılan genel seçimlerde Ankara milletvekili oldu. 1969'da CKMP'nin adı Milliyetçi Hareket Partisi olarak değiştirilirken, Türkeş o yıl yapılan genel seçimlerde Adana milletvekili olarak seçildi. Türkeş, 31 Mart 1975 - 13 Haziran 1977 ve 1 Ağustos - 31 Aralık 1977 tarihleri arasında Süleyman Demirel başkanlığında kurulan koalisyon hükümetlerinde MHP Genel Başkanı olarak Başbakan Yardımcılığı ve Devlet Bakanlığı yaptı. Türkiye'de 1968 yılından itibaren Marksist ve komünist gençlik hareketlerinin üniversitelerde yer almaya başlamasıyla Türkeş, gençlere Türk toplumculuğu ve milliyetçiliği hakkında seminerler verdi. Bu gençler kısa sürede "Dokuz Işık" etrafında örgütlendi.
2 EYLÜL DARBESİ
12 Eylül 1980'deki askeri darbenin ardından 3 gün sonra teslim olan Türkeş, önce Uzunada'da daha sonra Ankara Askeri Dil Okulu'nda ve hastalandığı dönemde Mevki Hastanesinde toplamda 4,5 yıl hapis cezası çekti. Bu süreçte Türkeş ve 218 ülkücünün idamı istendi. Ancak Türkeş, 9 Nisan 1985'te tahliye edildi ve beraat etti. 1987'de siyaset yapma yasağının kalkmasının ardından Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) olağanüstü kongresinde partinin Genel Başkanı oldu. Türkeş, 1991 yılındaki genel seçimlerde MÇP'nin RP ve IDP ile yaptığı seçim ittifakı sonucunda Yozgat milletvekili seçildi. 1992'de 12 Eylül'ün kapattığı partilerin tekrar açılabilmesine ilişkin değişikliğin ardından MHP'nin son kurultay delegeleri, MHP'nin isim ve amblemini MÇP'nin kullanabilmesine karar verdi. Bu çerçevede 1992'de yapılan MÇP'nin 4. Olağanüstü Kurultayında partinin adı MHP olarak değiştirildi ve amblemi üç hilal olarak belirlendi.
Alparslan Türkeş, 4 Nisan 1997'de geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını yitirdi.
