Son Mühür- Akdeniz’in kıyısında, huzurun ve tarihin iç içe geçtiği eşsiz bir yer düşünün. Doğal güzellikleriyle göz kamaştıran bu özel bölge, sadece berrak suları ve sıcacık güneşiyle değil, aynı zamanda geçmiş medeniyetlerin izlerini taşıyan kalıntılarıyla da büyülüyor. Turkuaz renkli koyları, kıyıya serpiştirilmiş köyleri ve tekneyle ulaşılabilen antik kalıntılarıyla adeta zamanın dışında bir yolculuk sunuyor. İşte o yolculuğun adresi Kekova...
Sessizliğin içindeki batık şehir: Doğayla tarihin kesişimi
Bu kıyı parçası, sular altında kalmış antik yapılarıyla "Batıkşehir" olarak da anılıyor. 1990'dan bu yana SİT alanı ilan edilerek koruma altına alınan bölge, UNESCO Dünya Mirası Aday Listesi’nde yer alıyor. Depremler sonucu bir kısmı suya gömülen bu alan, bugün cam tabanlı teknelerle gezilen eşsiz bir açık hava müzesine dönüşmüş durumda.

Cam gibi deniz, kayalara yaslanmış tarih
Bölgeye adım attığınızda ilk olarak sizi kıyıda yer alan Tersane Koyu karşılıyor. Suyun altında görülebilen kilise kalıntıları, taş merdivenler ve eski dönemlere ait odalar; bölgenin köklü tarihini gösteriyor. Burada yüzme ya da dalış yapmak yasak olsa da, teknelerin altındaki cam paneller sayesinde bu eşsiz miras gözlemlenebiliyor.
Ulaşım: Sadece karayolu yetmez, denizle tamamlanır

Bu benzersiz destinasyona ulaşım karayolu ile sınırlı değil. Öncelikle Antalya’ya ulaşmanız gerekiyor. Şehir merkezinden Kaş’a geçip oradan kalkan günlük tekne seferleriyle bölgeye erişilebiliyor. Karayoluyla gelenler ise Kaş üzerinden Üçağız köyüne ulaşıp buradan deniz yolculuğuna çıkıyor.
Doğal güzellikler ve keşif dolu aktiviteler
Bu eşsiz koy sadece tarihiyle değil, doğasıyla da büyülüyor. Kuş sesleriyle uyanmak, çam ağaçları eşliğinde yürüyüş yapmak, güneşin batışını deniz kıyısında izlemek burada günlük hayatın bir parçası. Ayrıca kano turları, tekne gezileri, tarihi kalelere yapılan yürüyüşler ve doğal mağaralara düzenlenen ziyaretlerle tatilinizi dolu dolu geçirebilirsiniz.
Damağınızda kalacak lezzetler

Yöreye özgü lezzetler arasında katkısız, ev yapımı dondurmalar öne çıkıyor. Şeker ilavesi olmadan hazırlanan limonlu, şeftalili ve muzlu dondurmalar ziyaretçilerin favorisi. Deniz ürünlerinin taptaze sunulduğu sahil restoranlarında gün batımını izlerken zeytinyağlı mezelerin ve yerel tatların tadını çıkarabilirsiniz. Gözlemelerden pidelere, zengin kahvaltı sofralarından ev yemeklerine kadar her damak zevkine hitap eden seçenekler mevcut.
Kaleköy ve Üçağız: Bölgenin sessiz tanıkları
Antik liman kasabası Üçağız ve taş yapılarıyla dikkat çeken Kaleköy, bölgenin otantik ruhunu yansıtan iki önemli durak. Bu yerleşimlerde konaklama seçenekleri mütevazı pansiyonlardan butik otellere kadar uzanıyor. Teknelerle kolaylıkla ulaşılabilen Kaleköy’de yer alan tarihi kale, ziyaretçilerine muhteşem bir manzara sunuyor.





