Son Mühür- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Adıyaman’da halk buluşmasında vatandaşlarla bir araya geldi.
Konuşmasında Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere’ye yönelik yolsuzluk iddialarına sert tepki gösteren Özel, “Bu şehir Tutdere’den razı. İftira ile onu durduramazsınız.” dedi.
Konuşmasına kasket hikayesiyle başlayan Özel, “Bunu bana Adıyamanlı bir amca verdi, ‘Bu şekilde konuşacaksın’ dedi. Ben de onun sesi olacağım.” ifadelerini kullandı.
“Depremde ilk haber Adıyaman’dan geldi”
6 Şubat depremlerine dikkat çeken Özgür Özel, “İlk yıkım haberini Adıyaman’dan aldık. Adıyaman yerle bir olmuştu. İki ay boyunca burada kaldım.” dedi. Deprem sonrasında belediyecilik anlamında önemli adımlar atan Abdurrahman Tutdere’nin halk tarafından sahiplenildiğini belirten Özel, “Bu şehir onu seçti, çünkü halk kendisini görüyor.” diye konuştu.
“Tutdere’ye iftira atanlar, halka iftira atıyor”
Tutdere’ye yönelik rüşvet iddialarını gündeme taşıyan Özel, bu iddiaların asılsız olduğunu şu sözlerle savundu:
“Ortada ne bir görüşme kaydı var, ne bir belge. Alacaklı olduğunu söyleyen kişi tüm parasını almış, ihale bile AK Partili belediye döneminden kalma. Tutdere ise yeni ihale açmak yerine işi belediye işçilerine vererek kamuyu kara geçirmiş.”
Ev hapsine alınan Tutdere’ye elektronik kelepçe takılmasını eleştiren Özel, “Bir belediye başkanını ayağına kelepçe takarak evde tutmak, şehre hizmet etmesini engellemek akıl tutulmasıdır.” dedi.
“Tutdere, bu şehrin onurudur”
Abdurrahman Tutdere’nin kısa sürede belediye hizmetlerinde fark yarattığını söyleyen Özel, yapılan çalışmaları şöyle özetledi:
98 parkın yenilenmesi ya da sıfırdan yapılması,
5 yeni kütüphane,
Kreş ve halk ekmek fabrikası kurulumu,
255 bin ton asfalt dökümü,
AFAD’ın su götüremediği yerlere su temini.
Memnuniyet oranının yüzde 67 olduğunu belirten Özel, “Anketlerde Türkiye ikincisi çıktı. Birileri bu başarıyı hazmedemedi.” dedi.
“Kürt’üyle Türk’üyle, Adıyaman bir arada”
Adıyaman’da siyasi ayrım yapılmadan destek verildiğini vurgulayan Özgür Özel, “Solcusu da sağcısı da, Kürt’ü de Türk’ü de Tutdere’ye sahip çıktı. Adıyamanlılar 48 derece sıcakta meydanı doldurduysa, bu bir mesajdır.” dedi.
“19 Mart süreci bir siyasi darbedir”
Konuşmasında 19 Mart sürecini de hatırlatan Özel, “Partimiz 47 yıl sonra birinci oldu. Bunun ardından iktidar yargı eliyle darbe girişiminde bulundu.
Ekrem İmamoğlu’nu gözaltına alarak bir mesaj vermeye çalıştılar. Ama biz birbirimizin yüzüne bakabilen, halkına hesap verebilen bir partiyiz.” dedi.
“İktidar kendi içinde çöküyor”
AK Parti iktidarının kendi içindeki çatışmalara işaret eden Özel, “İletişim Başkanı fırça yedi. Yerine geçmek için RTÜK Başkanı kulis yapıyor. TRT değişecek, AA değişecek. Cadı kazanı gibi birbirlerini yiyorlar.” ifadelerini kullandı.
“Depremzede hala konteynerde yaşıyor”
AK Parti'nin deprem bölgelerinde verdiği konut sözlerini tutmadığını belirten Özel, “Adıyaman’da konutların sadece yüzde 42’si teslim edilmiş. 2,5 yılın sonunda hala 100 kişiden 60’ı konteynerde. Gölbaşı’nda konut teslim edilmiş ama oturulamıyor, altyapı yok.” dedi.
“Don felaketi çiftçiyi vurdu, destek sözü tutulmadı”
Özel, Adıyaman’da tarımsal üreticilerin yaşadığı don felaketine de dikkat çekti. “Ceviz, badem, fıstık, üzüm zarar gördü. Destek sözü verildi ama Kasım ayına ertelendi. Çiftçinin gücü kalmadı.” ifadelerini kullandı.
“Kardeşlik köprüsünü birlikte kuracağız”
CHP'nin terörün bitmesi ve barışın sağlanması sürecine katkı sunmaya hazır olduğunu dile getiren Özel, “Kürtlerle Türklerin el ele verdiği Adıyaman örneği ortada. DEM Partisi’ne ya da başka bir partiye ihtiyaç duymadan kardeşliğimizi inşa ederiz.” dedi.
“AK Parti’nin hesabı tutmayacak, halk kazanacak”
“Erdoğan artık halkı korkutarak iktidarda kalamaz” diyen Özgür Özel, şunları söyledi: “Geri adım atmam. Bir kelime eksik konuşmam. Bir santim eğilmem. Bu millet sana da diz çökmez. Sandığı getirin, hodri meydan! Adayımız hazır: Ekrem İmamoğlu. Millet kazanacak, halk kazanacak.”
“Adıyamanlılar birbirine emanet”
Konuşmasını duygusal bir çağrıyla sonlandıran Özgür Özel, Adıyamanlılara şöyle seslendi: “Kürtleri Türklere, Türkleri Kürtlere; Romanı, Pomak’ı, Laz’ı birbirine emanet ediyorum. Biz kazanacağız. Türkiye kazanacak.”
