Son Mühür/ Osman Günden- İzmir’in huzur dolu ilçesi Güzelbahçe, toplumsal değerleri ve yerel kalkınmayı harmanlayan eşine az rastlanır bir projeye imza attı. Güzelbahçe Belediyesi tarafından hayata geçirilen "Mandalinanı Tart, Parasını Kutuya At" uygulamasıyla, ticaretin merkezine denetim mekanizmaları değil, karşılıklı güven ve dürüstlük yerleştirildi. Yerel üreticinin el emeği olan mandalinaların vatandaşlarla aracısız buluşmasını sağlayan bu sistem, modern kent yaşamında unutulmaya yüz tutan dayanışma ruhunu ve komşuluk hukukunu yeniden canlandırmayı hedefliyor.
Aracısız ticaret ve toplumsal güven deneyi
Güzelbahçe’nin bereketli topraklarında yetişen mandalinalar, belediyenin öncülüğünde ilçenin merkezi noktalarına kurulan stantlarda yerini aldı. Ancak bu stantların başında herhangi bir satıcı veya görevli bulunmuyor. Vatandaşlar, ihtiyaç duydukları miktarda mandalinayı kendileri tartıyor ve belirlenen tutarı stanttaki kutuya bırakıyor. Herhangi bir kamera veya kontrol mekanizması olmaksızın işleyen bu süreç, bir alışveriş modelinden ziyade Güzelbahçe halkının birbirine olan sarsılmaz güvenini simgeleyen bir toplumsal deneye dönüşmüş durumda.
Başkan Mustafa Günay: Bu bir satış değil, vicdan mesajıdır
Uygulamanın felsefesini açıklayan Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa Günay, sistemin sadece ekonomik bir döngüden ibaret olmadığını vurguladı. Temel amaçlarının dürüstlüğü ve emeğe saygıyı toplumsal hafızada tazelemek olduğunu belirten Başkan Günay, vicdanın en büyük denetleyici olduğunu ifade etti. Sistemin işleyişinde vatandaşın özgür iradesine ve dürüstlüğüne güvendiklerini söyleyen Günay, Güzelbahçe’de paylaşma kültürünü büyüterek hem üreticinin hakkını koruduklarını hem de tüketicinin adil bir şekilde taze ürüne ulaştığını dile getirdi.

Yerel üreticiye doğrudan destek, halkçı belediyecilik
Projenin ekonomik boyutu, yerel üreticinin emeğinin değerini bulması üzerine kurgulandı. Aracıların devreden çıkarılmasıyla birlikte çiftçinin kazancının artması sağlanırken, vatandaşların da daha ekonomik fiyatlarla doğal ürünlere erişimi kolaylaştırıldı. Sosyal belediyecilik anlayışının bir tezahürü olan bu model, ilçedeki yerel tarımın sürdürülebilirliğine katkı sunarken aynı zamanda Güzelbahçeli olmanın getirdiği "güvenilir olma" kimliğini de güçlendiriyor. İlçe sakinleri, belediyenin kendilerine duyduğu bu güven karşısında projeyi büyük bir sahiplenme ve memnuniyetle karşıladı.
Paylaşmanın ve dürüstlüğün yeni adresi
Güzelbahçe’de sokaklara taşan bu dayanışma dalgası, yerel yönetimlerin sadece fiziksel projelerle değil, insani değerlerle de kenti yönetebileceğini kanıtlıyor. "Mandalinanı Tart, Parasını Kutuya At" uygulaması, ilçenin dört bir yanında takdir toplarken; dürüstlüğün ve paylaşmanın her türlü ticari kaygıdan daha kıymetli olduğu mesajını veriyor.





