Geçtiğimiz ay Sakarya’nın Taraklı ilçesinde başlayarak rüzgarın etkisiyle Bilecik’in Gölpazarı ve Osmaneli ilçelerine sıçrayan büyük orman yangını, arkasında derin izler bıraktı. Üç gün boyunca havadan ve karadan sürdürülen yoğun müdahaleyle güçlükle kontrol altına alınabilen yangın, özellikle Köprücek, Tongurlar ve Soğucakpınar köylerinde büyük tahribata yol açtı. Yangın sonrasında bu köyler “Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi” ilan edilirken, evi tamamen yanan vatandaşlar için konteyner kentler kuruldu.
Evsiz kalan ailelere sıcak bir yuva: 28 konteyner kuruldu
Yangında evlerini kaybeden ailelerin barınma ihtiyacını karşılamak üzere, devletin ilgili kurumları tarafından hızlıca harekete geçildi. Gölpazarı’na bağlı Köprücek köyüne 10, Osmaneli’nin Soğucakpınar köyü Kaşıkçı Mahallesi’ne ise 18 adet konteyner yerleştirildi. Geçici olarak bu konteynerlerde yaşamaya başlayan aileler, her ne kadar kendi evlerinin yokluğunu hissetseler de, sunulan olanaklardan ve desteklerden memnun olduklarını dile getiriyor.
“Evimiz de, ahırımız da yandı... Ama canımız sağ”
Kaşıkçı Mahallesi’nde konteynerde kalan Ülker Turhan, yaşadıkları o zorlu günü unutamıyor. Yangın çıktığında tarlada olduğunu belirten Turhan, haberi dayısının oğlundan alır almaz köye koştuklarını, hayvanları kurtarmaya çalışırken yangına yakalandıklarını anlattı:
“Evimiz gitti, ahırımız gitti, ne varsa kül oldu. Yıllardır biriktirdiğimiz ne varsa—buğdaylar, balyalar, eşyalar—hepsi yandı. 200-250 çuval buğday evin altındaydı, onlardan da eser kalmadı. Yalnızca hayvanlarımızı salarak kurtarabildik, şu an onları sağlam kalan bir beton evde barındırıyoruz.”
“Konteynerde yaşıyoruz ama yalnız bırakılmadık”
20 gündür konteynerde yaşadıklarını belirten Ülker Turhan, yaşadıkları kayba rağmen umutlarını kaybetmediklerini söyledi. Geçici yaşam alanlarının donanımlı olduğunu ve temel ihtiyaçlarının karşılandığını belirten Turhan, şunları aktardı:
“Burada şu an 18 hane yaşıyoruz. Elbette kendi evimizin yerini tutmaz ama şartlar iyi. Elektriğimiz var, anten bağlandı, sadece televizyonumuz eksik. Onun dışında Allah’a şükür, devletimiz sağ olsun, ihtiyaçlarımız karşılanıyor. Hiçbir şeye muhtaç değiliz.”
Afetin ardından dayanışma büyüdü
Köylerde yaşanan büyük yıkım sonrası bölge halkı kenetlenirken, kamu kurumları ve yardım kuruluşları da seferber oldu. Gıda, giysi, hayvan yemi ve temel ev eşyası gibi yardımlar hızla ulaştırıldı. Aynı zamanda uzun vadeli çözüm için kalıcı konut planlamalarının da yapıldığı bildirildi. Yetkililer, yangının yarattığı travmanın izlerinin zamanla silineceğini ancak alınan derslerle geleceğe daha hazırlıklı olunması gerektiğini vurguladı. Öte yandan köylerde yaşayan yurttaşlar, doğanın yeniden canlanması ve kaybettikleri evlerin yeniden inşa edilmesi için sabırla beklemeyi sürdürüyor.
