Son 30 yılını İzmir araştırmalarına adayan Kent Gözlemcisi ve Yazar Orhan Beşikçi Son Mühür Tv’de Hasan Tahsin Kocabaş’ın konuğu oldu. Özellikle Basmane tarihiyle ilgili çalışmalarıyla dikkati çeken Beşikçi bölgenin bugünkü tablosundan duyduğu rahatsızlığı vurguladı. Definecilerin sadece eski İzmir evlerini değil türbeleri bile talan ettiğine dikat çeken Orhan Beşikçi bölgedeki muhrtarlar bile hangi evde kim kalıyor bilmiyor. Bölge tarihinin en kötü dönemini geçiriyor, denetim şart hatırlatmasında bulundu.

İşte Orhan Beşikçi’nin konuşmasından öne çıkan detaylar…

Sadece 9 Eylül değil 10 Eylül de kutlanmalı…

Cumhuriyetin ilk yıllarının izlerini Basmane sokaklarında görebilirsiniz. Biz sadece 9 Eylül’ü değil 10 Eylül’ü de kutlayalım dedik. Çünkü o tarihte Mustafa Kemal’in kente girişini kutlamak istedik. Bu kutlama neden gelenek haline gelmedi bunu da düşünmek gerek. Seneye Tunç Soyer’in de desteğiyle kutlanacağını düşünüyorum.

Doktor vagonu kaderine terk edilmişti…

Olympiakos, Aston Villa'ya gol oldu yağdı: El Kaabi şov yaptı! Olympiakos, Aston Villa'ya gol oldu yağdı: El Kaabi şov yaptı!

Cumhuriyeti kutlamak her yurttaşın görevi. Uşak’ta kaderine terk edilen gittiği köye sağlık hizmeti götüren vagonu yeniden tarihimize kazandırdık. Doktor vagonlarının dışında sineme, kütüphane hatta bakkal vagonları bile var. Cumhuriyet okullarının hepsinde bir piyano vardı. Meteoroloji araç gereçleri vardı.

Basmane tarihinin en kötü dönemini yaşıyor…

2005’te Tarihi Kentler Birliği’nden ödül kazanan Oteller Sokağı’nda şu an kaçak tadilatlar yapılıyor. Denetimsizlik had safhada. Özellikle oteller çok denetimsiz. Kaçak göçmenlerle birlikte kaçak oteller de görmeye başladık. Basmane tarihinin en kötü döneminde olduğunu söyleyebilirim. Büyükşehir’in tabii ki dikkatini çekiyor. Bölge tarihinde çan’ın, ezan’ın hazan’ın aynı anda iç içe yaşadığı bir yer. Savaş yıllarında işgal edilmiş bir kent. İşgal edenler çiçeklerle gelmediler. İşgalin karanlık yüzü de var ve bu pek söylenmiyor.

Kültür envanterimiz bile yok…

Farklı kültürlere ait kültürel mirası korumamız gerekiyor. İzmir çok iyi araştırılmış bir kent değil. Taşınmaz kültür envanterimizin bile olmadığını söyleyebilirim. Bizim giremediğimiz yerlere defineciler giriyor. Bütün eski İzmir evlerine Rum evi gözüyle bakıyorlar maalesef kazılar yapıyorlar. Bırakın İzmir’in eski evlerini üzülerek söylüyorum türbeleri kazıyorlar. İplikçi İsmail Dede türbesini böyle tahrip ettiler.

Basmane artık bu yükü kaldıramıyor…

Önümüzdeki günlerde Basmane’yle ilgili bir kitap hazırlığım var. Kasım ayında çıkartacağız. Bir kilisenin temel taşlarını bulduk, yakında onu açıklayacağız. Rahmetullah Çelebi efendinin evinin başına gelenler bizi gerçekten üzüyor. Bölgedeki muhtarlarla konuşun onlar da çok şikayetçi. Hangi evde kim yaşıyor onlar da bilmiyor. Basmane İzmir’in misafirhanesidir dedik ama Basmane artık bu yükü kaldıramıyor.

Editör: Bünyamin Dobrucalı