Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) ev sahipliğinde, T3 Vakfı ve TÜME’nin katkılarıyla düzenlenen Hayvancılık, Tarım ve Gıda Teknolojileri AR-GE ve İnovasyon Festivali (HAYTEKFEST 2025), Lavanta Tepesi Oteli’nde sektör temsilcilerini bir araya getirdi.
Bu yıl “Sürdürülebilir Kalkınma, Sürdürülebilir Hayvancılık, Tarım ve Gıda Teknolojileri” temasıyla gerçekleştirilen festivalde, hem gençlerin ve firmaların projeleri yarıştı hem de alanında uzman isimler panellerde tarımın geleceğini tartıştı.
“Çocuklarımız bu işleri yapacak mı?”
TÜME adına festivale katılan Özay, yaptığı açıklamada, kuruluşun tarımda teknoloji üreten firmaları, girişimleri, akademi ve kamu paydaşlarını buluşturarak sürdürülebilir üretim modelleri geliştirmeyi hedeflediğini söyledi.
Türkiye’nin tarımda dijital dönüşümü hızlandırması gerektiğine dikkat çeken Özay, şu ifadeleri kullandı:
“Dedelerimiz çiftçiydi, babalarımızın yarısı bu işlerle uğraşıyordu. Peki, bizim çocuklarımız tarım ve hayvancılıkla ilgilenecek mi? Belki yüzde 5’i... Ama bizim gıdaya ihtiyacımız var. O halde üretimi nasıl sürdüreceğiz? Biz bu soruya cevap arıyoruz.”
Gençlere teknolojiyle verimli üretimi öğretmek istediklerini belirten Özay, HAYTEKFEST’in bu anlamda önemli bir köprü görevi gördüğünü vurguladı.
Üretici de haklı, tüketici de
Tarımda teknolojiyi daha aktif hale getirmeyi amaçladıklarını belirten Özay, maliyet krizine dikkat çekti:
“Üretici ‘Sattığım ürün maliyetimi karşılamıyor’ diyor. Tüketici de ‘Ürün çok pahalı’ diye yakınıyor. Her iki taraf da haklı. Çözüm; üreticiyi daha verimli üretim yapabilir hale getirmekte. Bu da ancak teknolojiyle mümkün.”
Özay, dünyada su ve toprak kaynaklarının azaldığını, bu nedenle dijital tarıma geçişin artık kaçınılmaz hale geldiğini ifade etti.
TÜME’den “Otonom Çiftlik” projesi
TÜME’nin bir güç birliği oluşturmak istediğini vurgulayan Özay, geliştirdikleri “otonom çiftlik konsepti” hakkında bilgi verdi:
“Bu konseptte sağım robotu, buzağı besleme robotu, yem dağıtım aracı, hayvan takip sistemleri gibi teknolojiler birbiriyle entegre çalışacak. Türkiye’de bu ürünleri üreten firmalar var ama birbirlerinden habersizlerdi. Biz bu firmaları TÜME çatısı altında buluşturuyoruz.”
TÜME’nin hedefi, 40 otonom besi çiftliği kurarak teknolojiyi sahaya taşımak. Özay, bu çiftliklerde gençlerin eğitim alacağını, verimli üretim süreçlerini öğrenip sertifikalandırılacaklarını, ardından sahada uygulama fırsatı bulacaklarını söyledi.
Yapay zekâ destekli üretim dönemi
TÜME’nin özel sektör, üniversiteler ve çiftçileri bir araya getirerek yapay zekâ destekli üretim, akıllı sulama sistemleri ve otonom hayvancılık teknolojileri gibi alanlarda çalıştığını belirten Özay, tarım mesleklerinin de dönüşüm geçireceğini vurguladı:
“Artık zooteknist, veteriner ya da ziraat mühendisi yalnızca hayvanla veya toprakla uğraşmayacak; verileri analiz edecek. Tedaviyi, gübreyi, ekimi, sulamayı veriye göre yapacak.”





