İzleme süresi 3 dakika olan Mutasyon filminin, yaklaşık altı ayda çekildiğini dile getiren Yönetmen Tahsin İşbilen, kısa filmlerin kendine özgü dinamikleri olduğundan söz etti. Kısa film ve uzun metraj filmlerin arasındaki farkın, şiir yazmakla roman yazmak kadar farklı olduğunun altını çizen İşbilen, “Kısa film, sizin kısa sürede olayı rafine ederek, soyutlayarak, kısaca sanat yaparak vermeniz gereken bir şeydir. Kısa sürede vurucu bir şey anlatacaksınız. Karakteri derinleştirecek bir vaktiniz yok” diye konuştu.
Uzun metrajda ticari kaygı
İşbilen, kısa filmlerin, uzun filmlere göre daha özgür bir alan yarattığını, çünkü uzun metraj filmlerin, sinema salonlarında gösterime girdiği, aynı zamanda büyük bütçeler gerektiğini dile getirdi. İşbilen, “Kısa filmler, ticari alanda değil. Bu da anlatım özgürlüğü getiriyor. Yaratıcı ve kısa sürede yapacağınız filmlere dönüşüyor. Türkiye’de kısa film, öğrencilerin öğrenmek için çektikleri film olarak biliniyor” ifadelerini kullandı.
Festivalde dağıtımın önemi
Türkiye’de, kısa film festivallere katılım süreci hakkında bilgili kişilerin nadirliğinden yakınan İşbilen, festivale çıkma sürecindeki ‘dağıtımın’ önemini açıkladı.
İşbilen, ‘distribution’(dağıtım) sürecini şöyle anlattı:
“Biz tüm filmerin yapım sürecinden sonra, festivallere katılımı önemsedik. Ne yazık ki, bizim ülkemizde festivallere nasıl katılınır, ‘distribution’ nasıl halledilir yetkin bir kişi yok. İran’da yönetmen Mirabbas Khosravinezhad’dan rica ettik. Arkadaşlar filmleri bitirdiler, Festival yolculuğunu bize anadilinde anlattı. Basın dosyaları nasıl hazırlanırdan tutun, sinopsis nasıl olmalı, filmin seçkeye girmesine kadar her şeyi anlattı. Filmin iyiliği festivale katılımda yüzde 20 etkilidir. Dağıtımın bölümü bu işin yüzde 80’ini oluşturur. Arkadaşları bu atölyeyle, projeyi tamamladılar”
