Dışişleri Bakanı Hakan Fidan resmi ziyarette bulunduğu Lübnan'da, mevkiidaşı Abdallah Buhabib ile kameraların karşısında geçti. İsrail-Filistin arasındaki sürece ilişkin değerlendirmelerde bulunan Fidan, "Uzun yıllardır oluşturdukları algıyla hem kendilerine hem de dünyaya yalan söylediklerini görüyoruz, artık buna bir son verme zamanı geldi" dedi.
"İNSANİ YARDIMLARIN ULAŞTIRILMASI KONUSUNDA YOĞUN BİR TEMAS İÇİNDEYİZ"
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın İsrail-Filistin çatışmasının başlamasının ardından yoğun diplomasi trafiği devam ediyor. Son olarak Lübnan'ı ziyaret eden Fidan'ın konuşmasından satır başları şu şekilde: " Gazze'de devam eden dramın durdurulması, sivil halkın etkilenmemesi için alınacak tedbirleri görüşüyoruz. Özellikle Gazze'deki nüfusa insanı yardımların ulaştırılması konusunda bölge ülkeleriyle yoğun bir temas içindeyiz. Türkiye olarak başta Mısır olmak üzere yakın iş birliği yürütüyoruz.
Barış için nasıl adımlar atılabilir onun için çalışıyoruz. Bu savaştan daha büyük bir savaş da çıkabilir, tarihi bir barış da olabilir. Cumhurbaşkanımız da barış için çalışmalar yapıyor. Neredeyse uluslararası bir kabul haline gelmiş iki devletli bir çözüm için dünyanın bu konuda adım atması gerekir.
Filistin Devleti'nin kurulması ertelendikçe bölgeye barış gelmeyecektir. Son olaylar bunun kanıtlayıcısı olmuştur. Yarın Cidde'de İİT Dışişleri Bakanları olağanüstü toplantısı yapılacak. Türkiye olarak ikili ve çoklu görüşmelerde gerçekleri söylemekten geri durmuyoruz. Suriye'de kalıcı bir siyasal çözüm için neler yapılabilir bunu da görüşüyoruz.
Şu ana kadar Filistin Devleti'ne giden yolda aranan çözümlerin yeterli olmaması ve bu konuda çözüm yollarını tartıştık. Uzun yıllardır oluşturdukları algıyla hem kendilerine hem de dünyaya yalan söylediklerini görüyoruz, artık buna bir son verme zamanı geldi. Yapılan haksızlıkların ve zulmün kılıflara sokulmaktan vazgeçilmesi lazım. Bizim uluslararası topluma çağrımız, bildiğiniz gerçeklere uygun şekilde davranmanız. Yapılanın ne olduğunu siz de iyi biliyorsunuz biz de biliyoruz.
Türkiye olarak her türlü kolaylaştırıcı ve insanı rolü oynama konusunda Sayın Cumhurbaşkanımızın prensibi var. Şu ana kadar çeşitli ülkelerden vatandaşlarının salıverilmesi konusunda talepler aldık. Özellikle yabancıların ve sivillerin bırakılması konusunda çabalarımız devam ediyor. Kalıcı barışın sağlanması için çabalarımız devam edecek.
Birisinin toprağını işgal ediyorsunuz, evine el koyuyorsunuz, yıkıyorsunuz, dışarı atıyorsunuz sonra bir başkasını getirip oraya koyuyorsunuz.Buna da yerleşimci diyorsunuz. Bunun adı hırsızlıktır. Bunun artık bu şekilde ifade edilmesi lazım.
"HEM KENDİLERİNE HEM DÜNYAYA YALAN SÖYLÜYORLAR"
Şu ana kadar Filistin Devleti'ne giden yolda aranan çözümlerin yeterli olmaması ve bu konuda çözüm yollarını tartıştık. Uzun yıllardır oluşturdukları algıyla hem kendilerine hem de dünyaya yalan söylediklerini görüyoruz, artık buna bir son verme zamanı geldi. Yapılan haksızlıkların ve zulmün kılıflara sokulmaktan vazgeçilmesi lazım. Bizim uluslararası topluma çağrımız, bildiğiniz gerçeklere uygun şekilde davranmanız. Yapılanın ne olduğunu siz de iyi biliyorsunuz biz de biliyoruz.
