Son Mühür / Alper Temiz - Tokat İdare Mahkemesi’nin 2025/716 esas sayılı dosyasında, Yazıcık Belediyesi’nin MAPEG’e karşı açtığı bentonit madeni ruhsat iptal davası kapsamında 3 Ekim 2025 tarihinde keşif yapıldı. Mahkeme, yerinde inceleme ve bilirkişi tespitleriyle dava konusunu ayrıntılı biçimde değerlendirdi. Keşif sırasında bilirkişilere, yeminli olarak oy ve görüş bildirme yükümlülükleri hatırlatıldı ve incelemenin kapsamı detaylı biçimde açıklandı.
Mahkeme heyetinde, Ziraat Mühendisi, Çevre Yüksek Mühendisi, Harita Yüksek Mühendisi, Maden Yüksek Mühendisi ve Şehir Plancısı görev aldı. Ancak keşiften önce bazı bilirkişiler, tarafsızlık ve bilimsel yetersizlik gerekçesiyle reddedildi. Yazıcık Belediyesi Avukatı İsmail Hakkı Atal, reddedilen bilirkişiler arasında akademik kurumlarla maden şirketleri arasında protokoller bulunan kişilerin bulunduğunu vurguladı ve tarafsız rapor vermelerinin mümkün olamayacağını belirtti.
Doğaya ve halk sağlığına etkiler tartışılıyor
Dava konusu madencilik ruhsatı, Yazıcık Beldesi’nde doğa açısından kritik alanları kapsıyor. Ruhsat sahasının yüzde 38’i ormanlarla kaplı, bölge dünya çapında endemik bitkilere ev sahipliği yapıyor ve heyelan riski yüksek bir bölge ile Kuzey Anadolu Ecemiş fay hattı üzerinde yer alıyor. Av. Atal, “Yazıcık’ta üretilen domates kilogramı 100 TL iken, kedi kumu için kullanılacak bentonit madeninin çıkarılması planlanıyor. Bu alanın korunması hem doğa hem de halk sağlığı açısından hayati öneme sahip” dedi.
Av. Atal, ruhsat sahası içindeki endemik bitkilerden Hacıgölü nilüferinin koparılmasının cezasının 557 bin TL olduğunu, buna karşın şirketin 900 bin TL bedelle ruhsat aldığını belirterek, “MAPEG yöneticileri, AKP iktidardan düştüğünde işledikleri suçlardan dolayı yargılanacaktır” ifadelerini kullandı.

Bilimsel ve hukuki süreçler öne çıkıyor
Keşif sırasında, bilirkişilere raporlarını ayrıntılı ve gerekçeli biçimde hazırlamaları, raporların mahkemeye iki suret ve CD formatında sunulması gerektiği bildirildi. Mahkeme, bilimsel ve objektif değerlendirmelerin dava sonucunu belirlemede kritik rol oynayacağını açıkladı. Av. Atal, keşfin Türkiye’de doğa koruma ve halk sağlığı açısından önemli bir örnek teşkil ettiğini vurguladı.






