Kasım 2020’de Menemen Belediyesi’ne yönelik yürütülen “zimmet ve irtikap” iddialarıyla tutuklanan ve İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden uzaklaştırılan, geçtiğimiz yılın Temmuz ayında ise tahliye edilen Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy, geçtiğimiz hafta art arda yaptığı açıklamalarla gündemde büyük yankı uyandırmıştı.
Aksoy, eski partisi CHP’de disipline verilmesi, belediyeye yönelik operasyon ve hakkında hazırlanan dosyalara ilişkin aralarından CHP İzmir İl Başkanı Deniz yücel'in de bulunduğu CHP’li bazı isimleri işaret ederek flaş iddialarda bulunmuştu.
Öte yandan; İl Başkanı Yücel bugün TR35 ekranlarında yayınlanan Gün Ortası programında Aksoy'un iddialarına tek tek yanıt verdi.
“BİRİLERİ BİR ŞEY İDDİA ETTİ DİYE...”
Aksoy, ilk olarak göreve geldiği ilk günden itibaren yaptığı çalışmalardan bahsetmiş ve belediyenin mülkiyetinde bulunması gereken 172 gayrimenkullerin Menemen Belediyesi eski Başkanı Tahir Şahin’in kurucusu olduğu Menemenspor üzerinden 3. şahıslara aktarıldığını iddia etmişti. Kılıçdaroğlu’nun konuya ilişkin yargıyı işaret ettiğini ve kendisinin de konuyu yargıya taşıdığını söylemişti. Aksoy, konuyu yargıya taşımasının ardından Başkan Yücel’in kendisinin İl Başkanlığı'na davet ettiğini söyleyerek orada CHP Genel Başkan Yardımcıları Seyit Torun ve Oğuz Kaan Salıcı’yla bir görüşme gerçekleştirdiğini söylemişti. Aksoy, görüşmede, 3 ismin kendisine “eski belediye başkanının üstüne gitme” dediklerini iddia etmişti.
Aksoy’un ilk iddiasına sert bir dille yanıt veren Yücel, “Ben ahlaki değerlerini yitirmiş birinin açıklamalarıyla ilgilenmiyorum Birileri bir şey söyledi ya da iddia etti diye ona cevap verme durumumuz söz konusu değil. Sadece şunu söyleyeyim. O dönemde ve süreçte Menemen Belediyesiyle ilgili tarafımıza birtakım iddia ve şikâyetler geldi bunlar birtakım belgelerle birlikte geldi. Dönemin belediye başkanını biz davet ettik. Kendisini uyardık, kendisine sorduk ve kendisinden bilgi istedik. Hiçbir şekilde tatminkar bir yanıt alamadık. Bu uyarı ve görüşmeler 3-4 kez oldu. Neticede ikna edici ve tatminkar bir yanıt alamadığımız için ve iddiaları ciddi gördüğümüz için CHP’nin MYK kararıyla bir disiplin soruşturması başlattık. Disiplin soruşturması yargısız infaz, ceza ya da partiden ihraç demek değildir. Ama disiplin soruşturması başlatınca kendini aklamak, savunmak, anlatmak yerine partiden istifa etmeyi tercih etti Dolayısıyla partiyle bağı kalamamış bir kişinin birtakım tutarsız ve soyut iddialarıyla ilgili herhangi bir yanıt vermek ona hak ettiğinden fazla değer vermekten farksızdır” dedi.
“HAYAL ALEMİNDE YAŞIYOR HERHALDE”
Aksoy ayrıca, yapılan görüşmelerin birinde Menemen’de büyük tartışmalara neden olan milyarlık Seyrek arazisi üzerine kendisiyle pazarlık yapıldığını iddia etmişti. Aksoy, CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan ve beraberinde 3 kişinin kendisine gelerek araziye ilişkin ihalenin açık teklif usulü olmaması ve “kişilerarasında halledilmesini” istediklerini iddia etmişti.
Aksoy’un Seyrek ile ilgili “pazarlık” iddialarını “hayal alemi olarak” tanımlayan Yücel, “Hayal aleminde yaşıyor herhalde. Hukuki süreç ayrıdır. Savunma hakkı kutsaldır. 3 milletvekili meselesi… Aykut Erdoğdu, Ensar Ayketin, Cavit Arı… Aykut Erdoğdu hesap uzmanıdır. Ensar Aytekin mali müşavirdir, Cahit Arı hukukçudur. Biraz önceki iddialarla ilgili Genel Merkez’in görevlendirmesiyle İzmir'e geldiler. Bahsedilen iddialar (Seyrek Arazisi) hiç konuşulmadı. Onlar hayal mahsulü. O iddialarla ilgili bu konunun muhataplarıyla bir tahkikat, mülakat yapıldı. O tahkikat yapıldı, dönemin belediye başkanı, bazı bürokratlar hatta dönemin belediye başkanının avukatı da çağrıldı. Ona da soruldu. Çünkü birtakım iddialarla ilgili herhangi bir usulsüzlük olmadığına dair düzenlediği raporlar vardı. Bunlar soruldu raporlandı ve neticede bu tahkikat sonrasında disiplin süreci başladı. Türkiye Cumhuriyeti’nin emniyet teşkilatı, savcılık makamı, mahkemeleri, hakimleri, birileri bir şey istedi diye hareket etmez. Ortada ciddi, somut ve belgeli iddialar var. Bunlar bize ulaşıyor, Genel Merkez’e ulaşıyor. Biz çağırıp konunun muhatabından bilgi istiyoruz. Tatmin ve ikna edici bir bilgi ya da savunma alamıyoruz, bunu birkaç kez yapıyoruz. Ama sonuçta ikna ya da tatmin edici açıklama gelmezse, CHP, temiz toplum, temiz ve ahlaklı siyaseti savunan bir siyasi parti olarak tavır almak zorundaydı ve o tavrı aldı. Bir çuval soğan var. İçinde bir tanesi çürük. Siz o çürük olanı oradan çıkarıp atmazsanız büyün çuvalı çürütür. Bazen bazı adımları atmak gerekir. CHP bir adım atmıştır. Temiz toplum, temiz ve ahlaklı siyaset adımı. Bunun daha ötesi yoktur. Kim ne konuşursa konuşsun bizim ilgi alanımızda değil” diye konuştu.
“BİR KİŞİ EKSİK YA DA FAZLA OLMUŞ HİÇBİR ŞEY FARK ETMİYOR”
Aksoy’un cezaevine gönderilme haberin basında çıkan haberlerden öğrendiğini, o dönemde mensubu olduğu partinin kendine haber vermediğini ve Yücel’in kendisine ilişkin yargıya taşınan dosyadan haberdar olduğu söylemlerine de yanıt veren Başkan Yücel, “Bize her yerden bilgi gelir. Biz bunları değerlendirir ve paylamamız gerekenleri paylaşırız. Süreç bir şekilde ilerler. Anayasamıza göre masumiyet karinesi vardır. Mahkumiyet kararı kesinleşmeden o kişi suçsuzdur. Hukukta delil yetersizliğinden beraat de vardır. Ama hukuki süreç ayrıdır. Bunu siyasi olarak gündeme getirip bunu magazin programı, realty şov, Televole edasıyla kanal kanal gezmek ayrıdır. Biz ilgilenmiyoruz. Bizim gündemimiz, sorumluluklarımız ve hedeflerimiz bellidir. Buna yönelik çalışmalar yapıyoruz. CHP’ye, Genel Başkanına, genel başkan yardımcılarına, milletvekillerine, il ya da ilçe başkanlarına iftira atan, hakaret eden ve asılsız iddialarda bulunan bir yapı var zaten. Bir kişi eksik ya da fazla olmuş hiçbir şey fark etmiyor” ifadelerini kullandı.
