Son Mühür / Arif Enes Durak - Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği Genel Başkan Erdem Çerçioğlu, iktidarın PKK terör örgütüne yönelik silah bırakma çağrısından bugüne geçen süreç ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’de terörle mücadelede yaşanan gelişmeleri değerlendiren Çerçioğlu, özellikle bazı siyasi aktörlerin 'barış' adı altında terör örgütü PKK ile aynı çizgide görünmesine tepki gösterdi.
"Sözde ‘silah bırakma’ tiyatrosunu bize barış diye yutturmaya çalışıyorlar"
Erdem Çerçioğlu, konuşmasında şehit ailelerinin yaşadığı acılara dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bugün burada, artık sabrımızın tükendiği bir noktada, milletimizin gözünün içine bakarak çok açık konuşmak zorundayım. Bu ülkede yıllardır gözümüzün içine baka baka şehit edilen evlatlarımızın kanı kurumamışken, utanmadan sıkılmadan, hain terör örgütü PKK’nın sözde ‘silah bırakma’ tiyatrosunu bize barış diye yutturmaya çalışıyorlar. Yeter artık, ne silah bırakması? Bu topraklara silah bırakan değil, kan döken indi”
"Adalet istiyoruz"
Çerçioğlu, ‘barış süreci’ olarak lanse edilen adımları eleştirerek, bu tür yaklaşımların şehitlerin hatırasını zedelediğini vurgularayak, “Silah bırakma tiyatrosu değil, adalet istiyoruz. Bu milletin anaları daha evlatlarının mezar taşını okşarken, siz hangi yüzle bu hainlerin ‘barış’ söylemlerine sarılıyorsunuz? Biz silah bırakma tiyatrosu istemiyoruz. Biz bu katillerden hesap sorulmasını istiyoruz. PKK’nın silah bırakması değil, teslim olması gerekir. Dağdan inmek değil, mahkemeye çıkmak gerekir” dedi.
"Teröriste yumruğu vurmaktır milliyetçilik"
Çerçioğlu, bazı siyasi partilerin açıklamalarına ve PKK’nın silah bırakma çağrılarının olumlu karşılanmasına da tepki göstererek, “Ama ne yazık ki, asıl ihanet, bu teröristlere alan açanlar eliyle geliyor. Bugün, milliyetçi olduğunu iddia eden bir siyasi partinin lideri, şehitlerimizin kemiklerini sızlatan açıklamalar yapabiliyor. Teröristlerin silah bırakmasını olumlu bulan, hatta bu süreçte adeta perde arkası destek sunan bir anlayış, artık bu milletin vicdanında hiçbir meşruiyeti kalmamış bir anlayıştır. Milliyetçilik, sözle olmaz. Kürsülerde ‘Vatan, millet’ demekle olmaz!. Milliyetçilik, şehitlerin hatırasına sahip çıkmakla olur. Gazilere vefa göstermekle olur. Teröristle el sıkışmak değil, teröriste yumruğu vurmaktır milliyetçilik" ifadelerini kullandı.
"Barış, katille tokalaşmak değildir"
Konuşmasında siyasi hesaplarla yapılan hamleleri hedef alan Çerçioğlu, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:
“Şimdi soruyorum, bir dönem ‘vatan için ölürüz’ diyenler, bugün vatanı bölenlerle nasıl yan yana düşebilir? Bu halk aptal değil. Bu halk unutmaz. Siyaset uğruna, sandık kaygısıyla, teröristlere göz kırpan herkesin maskesi düşmüştür. Biz Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği olarak çok net konuşuyoruz. Hiçbir siyasi çıkar, hiçbir oy hesabı, bir şehidin kanından daha kıymetli değildir. Barış, katille tokalaşmak değildir"
"Hesap istiyoruz"
Açıklamasının sonunda devlete düşen sorumluluğu da hatırlatan Çerçioğlu, “adalet” ve “hesap” çağrısında bulunarak, “Silahı bırakıp sokağa çıkan teröriste sessiz kalan, o teröristle aynı masaya oturan, bu milletin düşmanıdır. Biz bu ihaneti asla kabul etmiyoruz. Bu saatten sonra kimse bizden sağduyu, sabır, anlayış beklemesin. Bize şehit verdikten sonra barış masası kuranlara artık karnımız tok. Devletin görevi teröristle anlaşmak değil, teröristle mücadele etmektir. Adalet istiyoruz. Onur istiyoruz. Hesap istiyoruz. Bu vatanı koruyan mehmetçik varken, bu milletin anaları hala yas tutarken, kimse bize teröristin vicdanından, pişmanlığından bahsetmesin" dedi.
"Biz, vatan için gazi olanların safındayız"
Türkiye genelinde tüm siyasi partilere ve yetkililere seslenen Çerçioğlu, son sözlerini şu cümlelerle bitirdi:
“Buradan bütün Türkiye’ye, bütün siyasilere, hatta o dağdan inen katillere de sesleniyorum. Biz affetmeyeceğiz, unutmayacağız. Yüzünüzdeki maskeyi milletin önünde düşüreceğiz. Son olarak şunu net bir şekilde ifade ediyorum. Biz neye inandığımızı, kim olduğumuzu unutmadık. Biz, bayrak için ölenlerin safındayız. Biz, vatan için gazi olanların safındayız. Biz, teröristlerle oturulan her masayı devirecek kadar kararlıyız. Ve unutulmasın, barış, katille tokalaşmak değildir. Barış, adaletin yerini bulmasıdır. Şehitlerimize sözümüz var, onların kanını yerde bırakmayacağız. Bu milletin alnına sürülmek istenen bu kara lekeyi, hep birlikte sileceğiz"