İZMİR HABERLERİ

Yapı-Yol Sen TİS sürecinde masaya yumruğunu vurdu: Sahte sözleşme yaparsanız her türlü eylemi yaparız!

Yapı-Yol Sen İzmir Şubesi, 2026–2027 TİS süreci öncesinde yaptığı basın açıklamasında düşük maaş, liyakatsizlik ve sahte sözleşme dayatmasına karşı tepki gösterdi. 'TİS masası sokakta kurulacak' diyen sendika, talepler karşılanmazsa üretimden gelen güç de dahil her türlü eylemi yapacaklarını ilan etti.

Abone Ol

Son Mühür/Gamze Eskiköy- Yapı-Yol Sen İzmir Şubesi, 2026-2027 yıllarını kapsayacak 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmeleri öncesinde bir basın açıklaması yaparak kamu emekçilerinin ekonomik ve sosyal taleplerini paylaştı. Şube Başkanı Ergün Küçükkaya tarafından okunan açıklamada ücret politikaları, çalışma koşulları ve sendikal haklar başta olmak üzere 21 maddelik talep listesi kamuoyuna duyuruldu.

“Kamu emekçileri yoksulluğun pençesinde”

Küçükkaya, yaşanan ekonomik kriz nedeniyle kamu emekçilerinin temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini belirterek, “2026-2027 yıllarını kapsayacak 8. Dönem Toplu- Sözleşme görüşmeleri 1 Ağustos’ta başlıyor. Biz de Yapı-Yol Sen olarak bugün Toplu Sözleşme sürecinin startını veriyoruz. Bildiğiniz gibi uzunca bir süredir ülkemizde emekçiler, emekliler, işçiler, çiftçiler, esnaflar; yani ekmeğini alın teri dökerek kazanmaya çalışanlar hükümetin kendi eliyle yarattığı ekonomik krizin etkisiyle inim inim inletiliyor. TÜİK’in sahte enflasyon rakamlarıyla maaşlarımız her gün eriyor. Milyonlarca kamu emekçisi açlık sınırının hemen üzerinde, yoksulluk sınırının çok altında maaşlarla yaşamak zorunda bırakılıyor. Bugün geldiğimiz noktada; Kamu emekçileri kirasını ödeyemiyor. Kamu emekçileri düşmeyen gıda enflasyonu nedeniyle yeterli beslenemiyor. Özelleştirdiğiniz eğitim sisteminde kamu emekçileri çocuklarına nitelikli eğitim veremiyor. Kamu adına vatandaşlara Kamu hizmeti veren Kamu Emekçileri yoksulluğun pençesindedir” dedi.

“Sahte sözleşmelerin parçası olmayacağız”

Emeklilik sistemine, mülakat düzenine ve sendikal hakların gaspına da tepki gösteren Küçükkaya, kamu işvereninin yarattığı tabloyu eleştirdi. Küçükkaya, “Seyyanen zamlarla, ek ödemelerle Emekliliğe esas taban maaşımızı kuşa çevirdiniz. Bu yetmiyormuş gibi emeklilik bağlama oranlarını sürekli düşürerek milyonlarca kamu emeklisini açlığa mahkûm ettiniz. 2008 sonrası işe başlayan bir kamu emekçisi 30 yıl çalıştıktan sonra emekli olduğunda çalışırken aldığı maaşın ancak dörtte birini alabilecek. Yarattığınız bu emeklilik sistemiyle milyonlarca emekliyi açlığa mahkûm ettiğiniz gibi çalışan kamu emekçileri için emekliliği imkânsız hale getirdiniz” diye belirtti.

Sözlerini kamu yönetiminde 'liyakat sisteminin çökmesiyle' sürdüren Küçükkaya, ‘yandaşlık’ düzenini şu cümlelerle hedef aldı:

“Bugünkü kamu idaresi liyakati ve mesleki başarıyı yok sayan, mülakat sistemini ve açıktan atamalarla kamu idarecisi olmanın tek şartının yandaşlık olduğu bir sistemle yönetiliyor. Seçim sürecinde bizzat Cumhurbaşkanı tarafından mülakatın kaldırılması yönünde söz verildiği halde gerek kamuda işe alımlarda gerekse görevde yükselme sürecinde mülakat adaletsizliği devam ediyor. Sözün bittiği, bıçağın kemiğe dayandığı yerdeyiz. Baskıyla, korkuyla örgütlediğiniz, yandaşınız olan, kendilerine utanmadan sendika diyen besleme örgütlerinizle yaptığınız sözüm ona.."

“TİS masası meydanlarda kurulacak”

Yapı-Yol Sen İzmir Şube Başkanı Ergün Küçükkaya, mücadeleyi sadece masa başında değil sokakta da sürdüreceklerini vurguladı:

“Bugünden itibaren tüm işyerlerini, ülkemizin tüm meydanlarını, tüm caddelerini tüm sokaklarını TİS masası haline getireceğiz. Yine sahte sözleşmelerle haklarımızı gasp etmeye kalkışırsanız, üretimden gelen gücümüzü kullanmak dahil olmak üzere her türlü eylemi yapacağımızı şimdiden ilan ediyoruz.4688 sayılı yasayla kamu emekçilerine giydirdiğiniz deli gömleğini yırtıp atacağız"

Küçükkaya, örgütlü oldukları kurumlarda yaşanan yapısal sorunlara da dikkat çekerek, bu dönem öne çıkaracakları 21 maddelik TİS taleplerini şöyle sıraladı:

1- En düşük memur maaşının yoksulluk sınırına çekilmesini, enflasyon dikkate alınarak kamu emekçilerinin maaşlarının her ay güncellenmesini istiyoruz.

2- Gelir vergisinin %10’a çekilerek kalıcı olarak sabitlenmesini istiyoruz.

3- Tüm ek ödemelerin emekliliğe esas taban maaşına yansıtılmasını ve emeklilik bağlama oranının en az %85 olarak belirlenmesini istiyoruz.

4- Kamuda ilk işe alımda ve tüm görevde yükselme süreçlerinde mülakatın kaldırılmasını, adil bir kamu yönetimi sistemi istiyoruz.

5- Örgütlü bulunduğumuz işyerlerinde yoğun olarak istihdam edilen teknik elemanların yıllar içinde uğradıkları kayıpların karşılanmasını istiyoruz.

6- Kamuda kadına yönelik her türlü şiddete, istismara, tacize ve ayrımcılığa karşı sıfır toleransla sendikamızın da içinde bulunacağı kamusal nitelikli ‘Kadın Birimi’ kurulmasını istiyoruz.

7- Tüm çalışanlara 3600 ek gösterge tanımlanmasını, buna uygun adil bir ek gösterge sistemi istiyoruz.

8- Sadaka niteliğindeki toplu sözleşme tazminatı yerine tüm kamu emekçilerine yılda iki kez bir maaş tutarında ikramiye istiyoruz.

9- Tüm kamu emekçilerine yılda bir kez giyim yardımı verilmesini istiyoruz.

10- KHK ile ihraç edilen tüm kamu emekçilerinin derhal göreve iade edilmesini istiyoruz.

11- Karayolları Genel Müdürlüğü çalışanlarına yaptıkları görevin zorluğu, mali ve hukuki sorumluluğu göz önüne alınarak ‘Karayolları Tazminatı’ ödenmesini istiyoruz.

12- Yol yapımı, karla mücadele ve Yol Kontrol Denetim istasyonlarında çalışmakta olan personele ilave ek ücret istiyoruz.

13- Karayolları Genel Müdürlüğü’nde fiilen vekaleten sürdürülen tüm idareci kadrolar için görevde yükselme sınavı açılmasını istiyoruz.

14- Her türlü felakette insan üstü çabalar harcayan AFAD personelinin, insanca yaşayacak ücrete kavuşması için ‘AFAD Tazminatı’ istiyoruz.

15- Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı merkez ve taşra teşkilatlarında çalışan tüm kamu emekçilerine çalıştıkları her 360 gün için 90 gün fiili hizmet zammı istiyoruz.

16- Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Milli Emlak Genel Müdürlüğü personelinin merkez ve taşra teşkilatında yaptıkları işin fiziksel ve hukuki sorumluluğu göz önüne alınarak ‘Çevre Şehircilik Tazminatı’ ödenmesini istiyoruz.

17- Kontrol hizmetlerinde ve kamu taşınmazlarının tespitinde görev yapan tüm personele ilave ücret ödenmesini istiyoruz.

18- Tapu-Kadastro işyerlerinde iş yükü son 7 yılda yaklaşık 2 kat artmasına rağmen çalışan sayısı düşmüştür. Bu işyerlerinde iş yükü fiziksel angarya ve mobbing olarak adlandırılabilecek bir hale dönüşmüştür. Tapu-Kadastro işyerlerinde başta çalışan sayısının iki katına çıkarılması olmak üzere gerekli önlemlerin alınmasını istiyoruz.

19- Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü merkez ve taşra teşkilatında görev yapan personel aynı işi yapmasına rağmen farklı ücret ve kadrolarla çalıştırılmaktadır. Eşit işe eşit ücret ilkesi doğrultusunda meslek kadrosu tanımlanmasını istiyoruz.

20- Yerel yönetim hizmetlerinin finansmanında en önemli kamu kurumu olan İller Bankasının özelleştirilmesi büyük bir hatadır. Kamusal Hizmet veren bir İller Bankası ve İller Bankası emekçilerine iş güvencesi istiyoruz.

21- İller Bankası iş yerimizde aynı eğitim düzeylerinde aynı işi yapmasına rağmen farklı statülerde istihdam edilerek farklı ücretler alan kamu emekçileri için Eşit işe eşit ücret istiyoruz.”