İZMİR HABERLERİ

TTI İzmir’de turizm kentleri için “özel statü” çağrısı: Handikapları kaldıracak politikamız yok!

TTI İzmir’de konuşan Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel ve Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü, turizmde nüfus–bütçe dengesizliği, sezon yükü ve tanıtım sorunlarına dikkat çekti, turizm kentleri için ‘özel statü’ çağrısı yaptı.

Abone Ol

Son Mühür / Yağmur Daştan- Bu yıl 19’uncusu düzenlenen TTI İzmir "Uluslararası Turizm Ticaret Fuar ve Kongresi" sektörün önde gelen profesyonellerini bir araya getirmeye devam ediyor. Fuar sektör temsilcilerini buluşturarak yeni iş birlikleri ve projelere zemin hazırlarken; gerçekleştirilen seminerler, paneller, sunumlar ve workshop’larla sektör profesyonellerinin sesi olmayı hedefliyor. TTI İzmir’in ikinci gününde “ İlçelerin Kalkınmasında Turizmin Rolü” ele alındı. Moderatörlüğünü ÇEŞTOB Başkanı Orhan Belge’nin üstlendiği panelde, Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel ve Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü, turizmin ilçelerin kalkınmasındaki önemine dair dikkatleri çeken açıklamalarda bulundu. Daha önce panel programında yer alan Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli’nin son gün programa katılmaması dikkatleri çekti. Başkan Denizli’nin geçtiğimiz günlerde hastalanarak yoğun bakıma alınan Manisa Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay’ın yanında olduğu bilgisi verildi.

Başkan Günel: 4 ay içinde 12 aylık iş yapmamız gerekiyor

2019 yılından bu yana Kuşadası’nda belediye başkanlığı görevini üstlendiğini belirterek açıklamalarına başlayan Belediye Başkanı Günel, “Ekonomimizin yüzde 80’i turizm olan bir kentiz. Kuşadası olarak Türkiye’nin pek çok ilçesinin yaşadığı sorunlarla beraber bizi diğer kentlerden ayıran en önemli konu şu: Baktığımızda resmi nüfusumuz 130 bin. Aslında kışın asgari olarak yaşayan nüfus sayımız 200 ila 250 bin. Yaz nüfusu 1 milyon 200 bin. Kuşadası’nın ekonomisinin yüzde 80’i, Türk ekonomisinin yüzde 40’ı turizm. Fakat şu anda halihazırda turizmin getirdiği handikapları kaldıracak bir politika yok. Oysa Türkiye’de Kuşadası 32 ilden büyük bir turizm potansiyeline sahip. 130 bin nüfusa göre aldığı turizm payı ile hizmet etmeye çalışıyor. Bu diğer iller için de geçerli. Turizm kentlerinin özel statü ile gelir kalemlerinin doğru ayarlanması lazım. Sezon başladığında herhangi bir yere çivi çakma şansımız yok. 4 ay içinde 12 aylık iş yapmamız lazım ki turizm kenti kendini revize etsin. Bütün bunları bizim 130 binlik pay ile karşılamamızı bekliyorlar. Bu sürdürülebilir bir durum değil. Eğer Türkiye’nin turizm payını artırmak gibi bir hedefi varsa turizm kentlerinin özel bir statü ile ele alınması lazım” ifadelerini kullandı.

‘Dünyanın hiçbir yerinde belediyeler turizm yatırımı yapmaz’

2015 yılında Kuşadası’na ortalama 900 bin turist geldiğini aktaran Başkan Günel, “2022’den itibaren kruvaziyer turizmde her yıl kendi rekorumuzu kırdık. Daha önceki yıllarda gemiler bıçak gibi kesilirdi, tüm paydaşlarımızın desteği ile Kuşadası’nda gemi turizmi kış aylarında dahi devam ediyor. Eskiden ekim sonu gibi biten süreç aralık ayına kadar devam ediyor ve mart ayında yeniden başlıyor. Pandemide fark ettik ki dünyada 150 milyonu geçkin dijital göçebe var. Bununla ilgili bir proje yaptık; hem konaklama ve tatil hem de çalışma mekanı. Büyük bir mekan kurduk ve bu konuda ödül aldık. Bunlar vasıtasıyla turizmin uzaması için çabaladık. Belediye olarak turizm yatırımı yapıyoruz, aslında yapmamak lazım. Dünyanın hiçbir yerinde belediyeler turizm yatırımı yapmaz, yoksullukla mücadele etmez ama biz yapıyoruz. 2026’da dört zincir otel faaliyete geçiyor ve 3 bin 500 nitelikli yatak daha ekleniyor” dedi.

‘Artık herkes tatilini cep telefonundan planlıyor’

Turizm ilçelerinde dijital tanıtımların önemine de vurgu yapan Başkan Günel, şunları aktardı: “Yıllardır fuarlara katılıyoruz, geldiğimiz noktada gördük ki dijital tanıtım fuarlar kadar önemli. Artık herkes tatilini cep telefonlarından planlıyor. Dünyanın dijitalleştiği yerde buna ayak uydurmak lazım. Kişisel turizm planlarına yönelik tanıtım politikası geliştirmek lazım. Belediye olarak ekonomik destek verdik ve ilk defa oldu. Dijital mecraya harcanan para fiziksel olarak fuarlara harcadığımızın çok üzerinde. Alternatif pazarlara ilerlemek lazım. Örneğin, bir toplantımızda uzak doğu pazarlarına açılmamız gerektiği söylendi. Aydın öyle bir kent ki etrafında 24 antik kent olan başka bir yer yok. Ancak biz deniz, kum turizmi yapıyor; daha ötesini hedeflemiyoruz. Oysa turizm destinasyonlarımızı büyütebilir, geliştirebilir ve tanıtımlarını artırabiliriz. Mecraların geliştirilip hedef kitlelerin de genişletilmesi lazım.”

Ünlü: Bir alıyor ama bunu yediye paylaştırmak zorunda kalıyoruz

Marmaris’in Türkiye’nin önemli destinasyonları arasında yer aldığının altını çizen Başkan Acar Ünlü de “Rekabet, dünyada arttıkça büyük bir yarış içindeyiz. Bu yarışta var olabilmek adına hep birlikte çalışıyoruz. Gece gündüz nüfusunu farklı yaşayan il ve ilçelerimizde zor bir durum var. Bir alan ama bunu yediye paylaştırmak zorunda olan belediye başkanlarıyız. Bizim kentlerimiz evlerimizin misafir odası. Eskiden evlerimizde misafir odaları vardı, misafir gelince temiz düzenli olsun ki mahcup olmayalım derdik. Bizim ilçelerimiz de böyle destinasyonlar. Bizler çok hızlı değişen bir dünya ile rekabet ediyoruz. Bu süreçte ilk koşulumuz ekonomimizin güçlü olması. Yıllar sari hizmetler artık döndürülemez hale geliyor. Allah’tan Marmaris’te büyükşehir yasasından önce büyük işler yapılmış. Bugün biz bırakın bunları yapmayı, belediyelerde maaş öderken bile zorlanıyoruz. Türkiye’de turizm beldeleri çok daha hayati bir önem taşıyor. Marmaris’te merkezi planlanmış ama kırsal mahalleleri planlanmamış bir ilçeyiz. Bu çok büyük bir problem. Ancak bu da geleceğin sorunlu şekilde şekillenmesine neden oluyor. Bugün herkesin severek gittiği Bozburun, Söğüt yarınlarda sorunlu destinasyonlar olarak karşımıza çıkabilir” uyarısı yaptı.

‘Turizmin tek başına etkisi yok ama önemli bir zıplatıcı’

Her turizm destinasyonunun hayalinin 12 ay boyunca hizmet vermek olduğunu söyleyerek devam eden Ünlü, “Bu yüzden kentimizde turizmin 12 aya yayılması ile ilgili çalışmalar yapıyoruz. Mayıs aylarında başlayan festivaller, yazın deniz, güneş, kum üçlüsünün hakim olduğu turizm, sonbaharda gastronomi turizmi ile ilgili çalışmalarımız var. Dünyadaki yeni yıl festivalinden de pay almak istiyoruz. Kongre turizmi önemli bir araç ama bizim diğer alanlarla ilgili çalışmalarımız da var. 65 yaş turizmi de bizim için çok önemli bir hedef. Marmaris’in 65 yaş üstü turizm yapacak insanlar için alternatif olduğunu düşünüyoruz. Marmaris mesafeleri kısa, istediğiniz yere kolayca ulaşabileceğiniz yer. Biz kongreden ziyade 65 yaş turizmi ve kendi turizm özelliklerimizi kullanmayı hedefliyoruz. Bizimle uyumlu turizm model ve şekillerini hayata geçirmeye çalışıyoruz. Marmaris’te turizm kaç ay, otellerimiz mart ayında açılır kasım sonuna kadar devam eder. Kasımdan sonra mart ayına kadar koyduğumuz alternatif programlarla bu süreci uzatmaya çalışıyoruz. Turizmin tek başına kentleri değiştiren bir etkisi olduğunu düşünmüyorum ama çok büyük bir zıplatıcı etkiye sahip. Bizim amacımız, turizme insanlar geliyor ama biz orada yaşıyoruz. 96 bin yaşayan insanımız var. Ana ekonomisi turizm olan Marmaris’i yaşanabilir, sürdürülebilir bir kent haline getirmek” ifadelerini kullandı.

“Yurtdışında PR firmalarıyla çalışmalar yapacağız”

Turizmde dijitalleşmeye adapte olmak gerektiğini ifade eden Ünlü, “Eskiden fuarlar çok önemliydi hatta tek önemli noktaydı ama bugün öyle değil. Bunu çözmemiz lazım. Ana destinasyonlarımızda tanıtım faaliyeti yapacak PR firmaları bulma noktasına geldik. Bizim adımıza bu işleri 12 ay boyunca sürdürecek firmalar bulacağız. Bir ülkenin yaşayanını onlardan daha iyi anlatanı bulamayız. Bu dönem yapmayı planladığımız sistem bu olacak. Hedef ülkelerimizde bulduğumuz PR firmaları ile Marmaris’in tanıtılmasını hedefliyoruz” diye konuştu.

Başkan Belge: Ekonominin jeneratörüyüz

Panelde katılımcılara seslenen ÇEŞTOB Başkanı Belge de şu ifadeleri kullandı: “1980’lerde turizme bacasız sanayi dedik, 90’larda yabancı turistlere ağırlık verdik. Türkiye tüm turizmi elinde tutan bir yer. Kapadokya, Aydın, Marmaris, Ege hepsi çok farklı. Biz, ekonominin jeneratörüyüz. Çeşme, Marmaris, Kuşadası, Bodrum gerçekten ekonomiye can veren ve onun nabzını tutan yerler. Çeşme’de sezon uzunluğu sizden çok farklı ve birçoğu yerli pazar. Çeşme’de yeni yönetimle turizmde iyi bir sinerji yaşadık. Ancak turizmde giden şeyleri geri getirmek kolay değil. 2000 yılında Alaçatı’nın iç pazara yönelmesiyle bu süreç bitti. İç turizmin önemi kadar iç pazarın çok önemi var. Bu noktada da tanıtımlar öne çıkıyor. Turizm çeşitlendi, artık deniz, kum, güneş değil. Dubai’de fuara gittim bana Alaçatı Ot Festivali’ni sordular. Bunu daha da fazla hedefliyoruz. Çeşme, Marmaris, Kuşadası, Bodrum, Kapadokya hepsi bizim. Birinin gelişmesi hepimizi etkiler. Türkiye söz konusu ise gerisi teferruat. Ne yaparsan yap, aşk ile yap.”