GÜNDEM HABERLERİ

Şamil Tayyar'dan Sadettin Saran'la ilgili açıklama: ''Başsavcılık suç vasfını değiştirdi. Bu, Fenerbahçe'nin gücüdür''

Gazeteci, yazar ve eski AK Parti milletvekili Şamil Tayyar, ''Başsavcılık, Saran’ı mahkemeye sevk ederken suçun vasfını değiştirdi, bu karar Saran’ın değil, Fenerbahçe’nin gücüdür, tebrik ederim'' şeklinde bir açıklama yaptı.

Abone Ol

Son Mühür - Eski AK Parti milletvekili, gazeteci ve yazar Şamil Tayyar, Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran’ın uyuşturucu soruşturması kapsamında sevk edildiği mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına ilişkin, "Başsavcılık suç vasfını değiştirdi. Bu karar Fenerbahçe'nin gücüdür" değerlendirmesinde bulundu.

Adli kontrol ile serbest bırakıldı

Uyuşturucu testinin pozitif çıkmasının ardından “uyuşturucu madde temin etme”, “uyuşturucu kullanımını kolaylaştırma” ve “uyuşturucu kullanma” iddialarıyla dün başkanlık makamında gözaltına alınan Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran, Çağlayan Adliyesi’nde ifade verdi. Saran, adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, pazartesi ve perşembe günleri olmak üzere haftada iki gün imza vermesine karar verildi.

'Tutuklanacak' demişti

Şamil Tayyar, dün yaptığı açıklamada Sadettin Saran’ın tutuklanacağını öne sürerek “itirafçı” olması gerektiğini ifade etmişti. Saran’ın serbest bırakılmasının ardından ise bu kararın Fenerbahçe’nin gücü nedeniyle verildiğini söyledi.

Tayyar’ın yeni sosyal medya paylaşımı şöyle:

"Sadettin Saran, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Bu karar, Saran’ın değil, Fenerbahçe’nin gücüdür, tebrik ederim.

Saran’ın uyuşturucu testi pozitif çıktıktan sonra ikinci kez gözaltı kararı veren başsavcılık, Saran’ı mahkemeye sevk ederken suçun vasfını değiştirdi. Gözaltı kararında Saran uyuşturucu temini, kullanımı ve kolaylaştırmakla, mahkemeye sevk edilirken sadece uyuşturucu kullanmakla suçlandı. Haliyle tutuklama kararı çıkmadı.

Prensip olarak kaçma ve delil karartma şüphesi yoksa tutuksuz yargılamanın hep doğru olduğunu söylemişimdir. Bu durumda, benzer suçlamalara maruz kalmış Mehmet Akif ve Rümeysa’nın da tutuksuz yargılanması gerektiği kanaatindeyim.

Aksi halde kamu vicdani hırpalanır. Güçlünün korunduğu algısına yol açmamak gerekir."