İZMİR HABERLERİ

İzmir’de ebru sanatına çocuk kalbi değdi!

Okul öncesi öğretmeni Başak Yılmaz’ın yürüttüğü projede çocuklar ve aileleri, ebru başta olmak üzere geleneksel sanatları birlikte deneyimlerken hem kültürel mirası keşfediyor hem de aile bağlarını güçlendiriyor.

Abone Ol

İzmir’de okul öncesi öğretmeninin öncülüğünde başlatılan bir çalışma, küçük yaştaki öğrenciler ile ailelerini geleneksel Türk sanatlarının renkli dünyasında buluşturuyor. Konak’taki Yapıcıoğlu İlkokulu’nda görev yapan öğretmen Başak Yılmaz’ın yürüttüğü “Çocuk Kalbinden Türk Sanatına: Okul Öncesi Eğitimde Geleneksel Sanatlarla Kültürel Mirasın Aktarımı” adlı proje, hem kültürel mirasın aktarımına katkı sağlıyor hem de çocukların sanatla bütünleşmesine imkan tanıyor. Geçen yıl hazırlanan ve yaş grubuna uygun etkinliklerle motor becerilerini desteklemeyi amaçlayan sanat kitabı, bir lise öğrencisinin çizimleriyle zenginleştirildi. Bu yıl projenin kapsamı genişletilerek ailelerin de katıldığı aylık atölye çalışmaları düzenlenmeye başlandı. Böylece minikler, ebru başta olmak üzere çeşitli geleneksel sanatları aileleriyle birlikte deneyimleme fırsatı bularak kültürel değerlere daha yakından temas ediyor ve aynı zamanda aile içi bağlar güçleniyor.

Yaratıcı yollardan anlattılar

Okul öncesi öğretmeni Başak Yılmaz, öğrencilerin geleneksel sanatlarla yeterince erken tanışmadığını, bunun da kültürel aidiyet gelişimini olumsuz etkilediğini belirterek projenin bu ihtiyaca çözüm üretme amacıyla ortaya çıktığını söyledi. Milli kültürün çocuklara küçük yaşta aktarılmasının önemine vurgu yapan Yılmaz, etkinlik kitabını hazırlarken uzun bir planlama sürecinden geçtiğini ifade etti ve “Minyatür, tezhip, çini ve ebru sanatları soyut olduğu ve detay gerektirdiği için çocuklara bunları anlatmanın yaratıcı yollarını düşünmeye başladım. Bunun üzerine araştırmalar yaptım ve ortaya bir kitap çıktı. Bu kitabı da lisede grafik tasarım öğrencisi Elif’ten destek alarak yaptık. Bu çizimlerin hepsini basite indirgedik ve çocuklarımıza somut bir örnek oluşturduk.” dedi. Ailelerin projeye dahil edilmesinin hem çocukların öğrenmesini pekiştirdiğini hem de aile içi mutluluğu artırdığını anlatan Yılmaz, sözlerini “Aile eğer iyi bir şekilde gelişirse çocuklarıyla beraber çok daha mutlu şekilde yaşar. O yüzden ailelerimizle birlikte atölyeler yapmaya başladık. Bu ay ebru atölyemiz vardı. Aileler buraya çocuklarıyla geliyorlar, ebru çalışması yapıyorlar. Yaparak, yaşayarak somut olarak deneyimliyorlar. Bu şekilde çocukların çok mutlu olduğunu düşünüyorum. Çocuklarda ülkemize, kültürlerine karşı aidiyet duyguları gelişiyor, köklerini, kültürel mirasımızı tanıyorlar. Buradaki çoğu anne belki de daha önce bu sanatı hiç yapmadılar. Onlar da çocuklarıyla beraber 4-6 yaş grubunda ilk kez bunu deneyimleme fırsatı buldular.” sözleriyle sürdürdü.

‘Kendisini daha özgüvenli hissetti’

Loading...

Atölyelere katılan veliler de deneyimlerinden memnun kaldıklarını dile getiriyor. İlk kez ebru çalışması yaptığını söyleyen Hazal Can, etkinliğin kendisine hem keyif verdiğini hem de çocuğuyla birlikte özel bir an yaşama fırsatı sunduğunu belirtti. Can, “Çocuklarla beraber eğlenmiş olduk. Kendi kültürümüz ve geleneklerimizi yapmak güzel oldu. Çocuğum da bu etkinliklerden sonra renkleri daha iyi tanıdı, estetik duygusu gelişti. İçindeki yetenek ortaya çıktı. Kendisini daha öz güvenli hissetti. Bunları görmesi okulu daha çok sevmesini sağladı” ifadelerini kullandı.

Annesiyle aynı çalışmada yer aldı

Etkinliklere katılan öğrenciler de yaşadıkları heyecanı dile getiriyor. Beş yaşındaki Reyyan Erdoğan, annesiyle aynı çalışmada yer almanın kendisini mutlu ettiğini belirterek, “Boyaları kullandık, çizim yaptık ve şekil verdik. Ablam da bizimle geldi. Okula gelmeyi çok seviyorum, ilk defa böyle bir etkinlik yaptım” diye konuştu.