Gece lambasıyla uyumanın masum bir alışkanlık olmadığına yönelik uyarılar giderek artıyor. Uzmanlar, loş ışığın bile vücudun normal uyku ritmini bozarak stres hormonlarını yükseltebildiğini belirtiyor. Bu durumun kan şekeri dengesi başta olmak üzere birçok biyolojik süreçte olumsuz sonuçlara yol açabileceği ifade ediliyor.

Işığa maruz kalarak uyumak beyni gece moduna geçirmiyor

Uzmanlara göre uyku sırasında ışığa maruz kalan beyin, karanlıkla gelen dinlenme moduna geçmekte zorlanıyor. Bu durum stres hormonlarının beklenenden yüksek salgılanmasına neden oluyor. Artan stres hormonları ise karaciğerin daha fazla glikoz üretmesine yol açarak kan şekerinin yükselmesine zemin hazırlıyor.

Yükselen stres hormonları sağlığı zincirleme etkiliyor

Kronik stresin hem uyku kalitesini hem de metabolik dengeyi doğrudan etkilediği belirtiliyor. Uzmanlar, gece lambasıyla uyuyan kişilerde sabah yorgun uyanma, nedensiz sinirlilik, tatlı isteğinde artış ve konsantrasyon güçlüğü gibi belirtilerin daha sık görülebildiğini ifade ediyor. Uyku bölünmeleri ve insülin direncine yönelik risklerin de bu tabloya eşlik edebileceği belirtiliyor.

Diyabet hastaları için risk daha yüksek olabilir

Endokrinoloji uzmanları, özellikle diyabeti bulunan kişilerin yatak odasında gereksiz ışıklardan kaçınması gerektiğini vurguluyor. Gece boyunca artan stres hormonlarının, sabah açlık şekerinin normalden yüksek ölçülmesine neden olabileceği ifade ediliyor. Bu nedenle diyabet hastalarının uyku ortamını mümkün olduğunca karanlık tutması öneriliyor.

Uyku ortamı karanlık olmalı

Uzmanlar, sağlıklı bir uyku için odanın karanlık tutulması gerektiğini belirtiyor. Işık kullanmak zorunda kalanlar için ise loş, göz yormayan bir seçenek tercih edilmesi, ışığın doğrudan yüze gelmeyecek biçimde yerleştirilmesi ve telefon ile televizyon ışıklarının tamamen kapatılması öneriliyor. Gerekli durumlarda uyku göz bandı da destekleyici bir seçenek olarak gösteriliyor.

Kaynak: Haber Merkezi